Güncelleme Tarihi:
İki yıl önce Elazığ’ın Arıcak ilçesine bağlı Başçavuş köyüne sınıf öğretmeni olarak atanan Özlem Erdoğan, 1’inci sınıfları okutmaya başladığında görme engelli olan öğrencisi Caner Oğuz’u fark etti. Sınıfta ders işlendiği sırada Caner, ‘Öğretmenim ben ne zaman okuma yazma öğreneceğim?’ dedi. Bunun üzerine Erdoğan, Caner için Braille Alfabesi kursuna gitti. 30 saat kurs alan ve alfabeyi öğrenen Erdoğan, normal dersini işledikten sonra günde iki saat Caner'e özel ders vererek ona okuma yazma öğretti. İlk başlarda okula gelmek istemeyen ve kimseye güvenmeyen Caner'in okul ve öğretmeni hayatında vazgeçilmez oldu. Öğretmeniyle hayatı değişen Caner, öğretmen olmanın hayalini kurmaya başladı.
Çok mutlu olduğunu belirten Caner Oğuz, "Okuma yazmayı öğrendim. Öğretmenimi çok seviyorum. O bana her gün okuma yazma öğretiyor. Bende artık öğrendim. O bana söylüyor bende tek başıma yazıyorum" dedi.
ÖĞRENCİSİNİN SÖZÜ ETKİLEDİ, ÖZEL KURS ALDI
Caner’in ilk başlarda okula gelmek istemediğini belirten öğretmeni Özlem Erdoğan, “Bana ve arkadaşlarına hiç güvenmiyordu. Verdiğim bir şeyi eline almak istemiyordu. Daha sonrasında arkadaşlarına 1’inci sınıfta okuma yazma öğretirken, Caner bana ‘Öğretmenim ben ne zaman okuma yazma öğreneceğim?’ dedi. Bu sözü bana çok dokundu. Bende altı nokta alfabesini nasıl öğrenebilirim diye çeşitli yollara başvurdum ve sonunda 30 saat süren kursu aldım. 30 saatlik kurs aldıktan sonra Caner ile çalışmalara başladık. Ben yetişkinlere de okuma yazma kursu verdim, birleştirilmiş sınıfta okuttum ama Caner kadar çabuk öğrenen birisini görmedim. Çok akıllı bir öğrenci, verdiklerini hemen alıyor. 19’uncu sesteyiz. Çok iyi ve başarılı bir öğrenci. Bende öğrendiği için çok gururlu ve mutluyum. ‘Bende yapabiliyorum ve okuyabiliyorum’ diyor. Kendisine güveniyor. Artık okulu seviyor ve gelmek istiyor. Bu büyü başarı. Her gün gelmesi beni de mutlu ediyor” diye konuştu.
CANER'LE BİRLİKTE ANNESİ DE ÖĞRENDİ
Özlem öğretmenin oğlu için alfabe öğrendiğini söyleyen anne Melahat Oğuz ise şöyle konuştu:
“Özel olarak ders veriyor. Bize de öğretiyor. Evde ödev yaptırıyorum. Bilmediklerini soruyor, öğretiyorum. Onunla beraber bende çok şey öğrendim. Önceden çok sinirliydi ve sürekli ağlıyordu. Bazen ödevlerini bilmediği zaman sinirlendiği oluyor ama çok değişti. Çok olgunlaştı, laf dinlemeye başladı. Kendisine güveniyor, yaparım diyor. Bu öğretmen gidince ben ne yapacağım nerede okuyacağım Arıcak’a mı Elazığ’a mı gideceğim diyor. Elazığ’a gidemediğimize göre, Arıcak’ta da böyle bir eğitim yok. Sürekli bu öğretmenin gitmesini istemiyorum diyor.”
‘BİZİM İÇİN ÇOK SEVİNDİRİCİ’
Caner’in arkadaşlarıyla beraber çok güzel bir eğitim ortamıyla tanıştığını anlatan İlçe Milli Eğitim Müdürü Fethi Kılınç'da, "Öğretmemizin burada çok fedakarca davranışı söz konusu. Okul bittikten sonra öğrencimizle bire bir ilgilenmesiyle belli bir noktaya getirdi. Sıfırdan özel eğitim öğretmeni olmadan fedakarlığı sonrasında Braille alfabesini öğrenerek böyle bir sonuca ulaşması bizim için çok sevindirici oldu. Biz eğitimi şöyle düşünüyoruz. Eğitim bireyin mutlu olması süreci, geleceği değil şimdiyi yönetme sürecidir. Dolayısıyla biz öğrencimizin şuan ki süreç içerisinde ailesiyle beraber mutlu güzel ve çocukluğunu yaşamasını istiyoruz. Buna vesile olduğumuzu düşünüyoruz” diye konuştu.