Güncelleme Tarihi:
Nesne İlişkileri Kuramı, erken nesneler ile olan ilişkilerin, sonraki dönem insan ilişkilerinde belirleyici olduğunu savunan bir teoridir.
Nesne İlişkileri Kuramı Nedir Ve Temel Kavramları Nelerdir?
Nesne İlişkileri Kuramı, İngilizcesi "Object Relation Theory" olarak geçen ve psikodinamik ekol içindeki 3 ana kuramdan birisidir. Bu kuramın merkezinde, erken çocukluk dönemi bağlanması yatmaktadır. Nesne İlişkileri Kuram, bebeklik ve çocukluk yaşantılarının yetişkin yaşamındaki etkilerini gösterir denilebilir. Nesne ilişkileri kuramı, insan davranışını, insan ilişkilerini, psikopatolojisini anlamaya yönelik psikodinamik (ebeveynler, bakıcılar) ile olan ilişkilerimizin sonraki ilişkilerimizde de belirleyici olduğunu savunur.
Nesne İlişkileri Kuramı, Freud'un "pleasur seeking" (zevk arayışı) yerine, bağlanılacak nesne "object seeking" arayışını koyan ve odağında erken çocukluk dönemi bağlanmasının olduğu teoridir. Bu kurama göre; anne baba ile bebek arasındaki ilişki içselleştirildikten sonra ileri ki yaşamda diğer gerçek veya fantezideki ilişkilerinde bu kalıp yinelenir.
Nesne İlişkileri Kuramı'nın kurucusu olarak Melanie Klein kabul edilmektedir. 1882-1960 tarihlerinde yaşamış olan Melani Klein Viyana'da doğmuştur. Freud'dan sonra psikanaliz tarihinde etkili olmuş kuramcılardan kabul edilen Melani Klein psikanalizi çocuklarda gözlenen ruhsal bozukluklarda kullanmaya başlayan ilk analistlerdendir.
Nesne İlişkileri Kuramı'nın Temel Kavramlarını şu başlıklar altında izah etmek mümkündür:
Çocuklarda gözlenen ruhsal bozukluklarda psikanalizi kullanmaya başlayan ilk analistlerden birisi Melanie Klein'dır.
Nesne İlişkileri Kuramı okulunun kurucusu Melanie Klein kabul edilir.
Nesne İlişkileri Kuramında "Eros" yani yaşam ile "Thanatos" ölüm dürtüleri temel yürütücü olarak ele alınmaktadır.
Bu kuramda, yani "Nesne İlişkileri Kuramı"na göre bebek içgüdüsel olarak onu bekleyen anneden haberdar olarak dünyaya gelmektedir.
Analitik Kuram yeni kavramlar getirmiş olan Nesne İlişkiler Kuramı'nın getirdiği bu kavramlar "yansıtma", bölme", "iç yansıtma", "yansıtmalı özdeşim" ve "bilinçdışı fantezidir.
Melanie Klein'ın kuramına göre "ölüm içgüdüsünün negatif gücüyle başa çıkabilmek için ego kendini böler."
Bu kuramın kurucusu olan Melanie Klein, ileriki yıllarda "bölme mekanizmasının dışavurumu" olarak borderline patolojilerin ortaya çıktığını öne sürmektedir.
Bu kuramın temel mekanizmalarında "yansıtma mekanizması" ise bebeğin ruhsal yapısının temel unsurudur.
Nesne İlişkileri Kuramı'nın temel mekanizması olan yansıtmanın "içe yansıtma" hali; bebeğin çeşitli duyusal deneyimlerle nesneyi iyi ya da kötü nesne olarak algılamasıdır.
Başka bir temel kavram olan "yansıtmalı özdeşim" de ise; bebek temel olarak kötü yönlerden kurtulmaktan çok ona hükmeteme, kontrol etme amacı taşır
Melanie Klein bu kuramını açıklarken üzerinde durduğu en önemli unsur "meme-bebek ilişkisi"dir. Çünkü Nesne İlişkiler Kuramı'na göre ilk oluşan nesne memedir. İşte doğduğu andan itibaren ve devamında bebeğin ve daha sonra çocuğun içselleştirdiği nesneler, zamanla çocuğun benliğinin bir parçası haline gelir. Tam da bu noktada çocuğun bu nesnelerle olan ilişkisinin kalitesi gelecekte nasıl davranacağını belirler. Yani Nesne İlişkileri Kuramı'na göre nesne ilişkisi annenin memesi-annesiyle ilişkisi olmaktadır.
Nesne İlişkileri Kuramının Temsilcileri Ve Örnekleri
Nesne İlişkileri Kuramı'nın kurucusu Melani Klein'dan etkilenen Winnicott, Guntrip ve Fairbairn olmuştur. Bunun yanında Mitchelle, Greenberg ve Ogden de diğer önde gelen Nesne İlişkileri Kuramı temsilcileridir. Fairbairn, İskoç bir psikanalit olup "kendililik ve nesne dünyasıyla ilgili" detaylı değerlendirmelerde bulunmuştur. Diğer bir kuram temsilcisi olan Fairbairn ise libidonun yapışkanlığının bağlanma ve nesne ilişkisi kurmaya yaradığını belirtmektedir.