Moralinizi bozmayın rehavete kapılmayın

Puan üzerinden değerlendirmeyin 
Kemal ÇAY Eğitim ve Rehberlik Uzmanı: YGS’nin etkileri hâlâ devam ediyor. Özellikle bazı veli ve öğrencilerin yaklaşımlarında, sanki bir derbi maç oynanmış, futbol yorumcuları ateşli şekilde skoru ve oyuncuları tartışıyorlar havası seziyorum. Oysa bu sadece ilk yarı. İkinci yarıyla arası sadece 15 dakika, bu sürede nefeslenip bir su içip hemen sahaya dönmek ve bizi başarıya götürecek taktikleri uygulamaya hazırlanmak gerekiyor.

Sonuçlara bakıldığında, başarı sıralarını baz almak gerekiyor. Veliler, artık puanlar üzerinden değerlendirmeler yapmayı bırakmalı. Bunu tercih süresinde uzun uzun ve en ince ayrıntısına kadar işleyeceğiz. Özellikle sınavı hedeflediği gibi gitmeyen adaylar, kalan dönemde LYS hazırlıklarını bırakmayı düşünüyor. Fakat soruların zorluğu tüm öğrenciler için söz konusu olduğundan bu zamandan sonra yapılacaklar daha anlamlı.

LYS bilgi arsızı bir sınav. Yani formülü oturtursan soruyu çözersin. Ezber gerektiren bir şeyler sorulur. Neyle karşılaşacağınızı önceden bildiğiniz için ne olacak tedirginliğinden çıkıp bir an evvel etkin bir çalışma maratonu içine girmelisiniz. Bilgi depolamalı, bol bol deneme çözmeli, sınava en fazla bir ay kalıncaya kadar konu eksiklerinizi kapatmalısınız. Çözdüğünüz denemeler üzerinden yanlış soruların analizini yapın. Öğretmenlerinizden yardım alın ve sınav tekniği, zaman kullanımı, basit pratik çözüm yöntemleri gibi konuları öğrenin.

Artık sınava giren tüm öğrencilerin ortalama yüzde 65’i üniversiteye yerleşme hakkı kazanıyor. En düşük puanı alanların bile yerleşebilecekleri birçok bölüm var. Kaldı ki artık YÖK kazandığın bölüm sonrasında bile birçok alandan yatay geçiş imkânı veriyor. Özellikle bu sene yayımlanan yönetmeliklerle öğrenciler lehine çok esnek bir durum söz konusu. Sakın rehavete kapılmayın, YGS sonuçlarının beklenildiği gibi olmaması, havaların ısınması, LYS konularının bilgiye dayanması gibi engeller hep oldu. Ben öğrencilerimdenşunu duymak istiyorum: “Elimden gelen her şeyi yaptım.” Buna kendiniz inandığınız sürece hiçbir engel karşınızda duramaz. Ya sınav tek aşamalı olsaydı, her şey YGS ile bitseydi. İki aşamalı sınav sistemi bize ciddi bir telafi imkânı sunuyor. Bir de bu pencereden bakın, pozitif düşünen mutlu bireyler olmak için çabalayın. Hâlâ başlayamamış olanlar varsa bugün tam zamanı.

Çalışmak için yaklaşık iki ayınız var
Emrah AYDIN Boğaziçi Temel Liseleri Rehberlik Koordinatörü: Eğer tercihinizi YGS puan türleriyle alan bölümlerden yana kullanmayacaksanız, şunu unutmayın:
En az iki sınava daha gireceksiniz. YGS’den iyi bir puan almanız sizi rehavete düşürmesin ya da tam tersi, “YGS çok kötü geçti, artık konuları toparlamam ve üniversiteyi kazanmam imkânsız” diye düşünmeyin. LYS’nin yerleştirme puanı üzerinde yüzde 60’lık etkisi oluyor. Hazırlanmak için iki ayınız daha var. Öncelikle LYS’nin bilgi ağırlıklı bir sınav olduğunu unutmayın. Konuları yüzeysel değil, daha detaylı çalışın. Özellikle kavramları, isimleri, eserleri, formülleri özümsemeden geçmeyin. İyi bildiğinizi düşündüğünüz konuları işaretleyin, yapabildiklerinizi bilmek motivasyonunuzu artırır. Eksiklerinizi ve çalışmanız gerekenleri de iki aylık süreye yayın.

Hedefinizdeki bölümü kazanmak için hangi dersten, yaklaşık kaç net yapmanız gerektiğini hesaplayın. LYS’de derslerin puan türlerine getirisi eşit değil. Örneğin biyoloji MF-3 puan türünde soru başına en fazla puan getiren ders iken, MF-4 puan türüne en az katkı sağlıyor. Dolayısıyla hedefinizdeki bölümü, bunun hangi puan türünden öğrenci aldığını ve en fazla puan getiren dersin hangisi olduğunu bilerek, çalışma programı oluşturun.

Deneme sınavlarında eksik olduğunuz konuları belirleyip ağırlık verin. Soru çözerken mümkün olduğunca farklı kaynaktan yararlanın. Eğer konu eksikleri fazla ise günlük çalışma sürenizin çoğunu konu anlatımına, az ise test çözümüne ayırın. Okul veya hazırlık kursları sonrası günde 3-5 saat, okulun ya da kursun olmadığı günlerde ise 7-8 saat çalışın. Ders çalışma süresi 45-50 dakikayı geçmesin ve mutlaka 10-15 dakikalık dinlenme molaları verin. Günde 7-8 saat aralıksız çalışmayın, mutlaka üç ya da dör oturumdan sonra 1-2 saatlik ara verin.

Her öğrencinin dinlenmeye, kültürel, sportif ve sosyal etkinliklere de zaman ayırması bu sürecin daha sağlıklı işlemesi açısından yararlı olur. Burada velilerin bakış açısı da önemli. Maalesef veliler, çocuklarının bu tip sosyal faaliyetlerini zaman kaybı olarak görebiliyor ve başarının sadece ders çalışarak kazanılacağını düşünebiliyor. Hâlbuki sportif ya da sanatsal etkinlik öğrencinin algı yollarını daha iyi açabilir. Çalışmanız bittikten sonra ya da iki seans arasında verilen uzun bir molada arkadaşlarınızla, sevdiklerinizle konuşmak, küçük bir yürüyüş yapmak belki de sizi diğer tüm faaliyetlerden dahafazla dinlendirip rahatlatabilir.

En güçlü silahımız; motivasyon!
Erdem KAHRAMAN Rehberlik/ Psikolojik Danışman: “İyi hissetmek kendimize olan borcumuzdur.” Bu sözü hayatımızın merkezine entegre edip iç sesimiz olarak konuşturduğumuzda duygularımızda, düşüncelerimizde ve davranışlarımızda olumlu yönlere bakabilme olanağı buluyoruz. Haziranda bizi karşılayacak LYS’ye “Merhaba” diyerek maratona kaldığımız yerden devam ediyoruz. Sonuçlar gerginlik ve heyecan yarattı. YGS’nin doğru anlaşılıp iyi analiz edilmesi; karar verme ve LYS süreci açısından çok önemli. YGS puanları açıklandıktan sonra karşınıza çıkacak seçeneklerin farkına varın ve kendiniz için en uygun olanı seçin:

a. Yeterli bir puan alıp ulaşmak istediğin sıralamaya yakınsan hedeflerin doğrultusunda planını yap ve LYS’ye çalışmaya başla çünkü zaman beklemez!

b. Hedeflerini ve beklentilerini karşılamayacak bir sonuç ile karşı karşıyaysan karar ver! Alternatiflerini değerlendir; unutma seneye tekrar YGS’ye hazırlanmak da bir seçenek ve sen artık daha bilinçlisin. 

c. Özel yetenek sınavı gerektiren bölümleri tercih edeceksen, onun için çabala!

d. Eğer mesleki eğitim veren bir liseden mezunsan ve YGS’de yeterli puan alamadıysan; sınavsız geçiş yapabileceğin ön lisans programlarını araştır ve kariyer planını oluştur!  YGS sonucu her ne olursa olsun;pozitif yönlerine odaklanabileceğimiz güçlü bir motivasyona ihtiyacımız var. İşte size LYS için bazı tavsiyeler:

- YGS ve LYS’yi 100 adımlık bir maraton olarak ele alalım. Şu ana kadar 40 adım ilerledik ve geriye 60 adımlık yol kaldı. Önce hedeflerimizi gözden geçirip doğru filtrelemeyi  yaparak hangi sınavlara hazırlanacağımızıbilmemiz gerekiyor. Hâla birkarara varamamışsan uzman desteğine başvurmayı ihmal etme.

- Ders bazında yüzdelik oranların hedeflediğin bölüme katkısını bilmen, çalışma planını oluştururken en önemli ipuçlarından biri olabilir. 

- YGS’de analiz, sentez düzeyinde sorularla karşılaştık. Bilgi tek başına yeterli değildi. Beraberinde ilişki kurma, muhakeme yapma, neden-sonuca dayandırarak çözüm yolu arama da cabası! Şimdi artık işimiz daha kolay. Bilgi ve kavrama düzeyini ölçecek sınava ait bilgileri unutmamak için sık sık tekrar yap.

- YGS’de yaptığın hataları tekrar etme, en verim aldığın çalışma saati aralığını keşfet. Öğrenme stiline en uygun çalışmayı bu saate göre planla. En kötü plan plansızlıktan daha çok işine yarayabilir.

- Aralıklı çalışmayı kendine ilke edin. Bilgiyi unutma. Eksikliklerini tespit ederek takviye çalışmanı geç kalmadan eyleme geçir.

- Henüz her şey bitmiş değil. Geçmiş yıllarda YGS’de 110 bin sıralama yapan LYS’yle bu sıralamayı 23 binlere çekebilen öğrenciden farkın yok. YGS’de 90 bin sıralama yapsa da umutlarını yitirmeyip TM-3’te 4 bin küsur sıralamaya çekerek hukuk fakültesi kazanan öğrencinin de vazgeçmediğini bilmeni isterim. 

Unutma, “İyi hissetmek kendimize olan borcumuzdur” ve motivasyon LYS’de en güçlü silahımızdır.