Güncelleme Tarihi:
Modern yönetim teorisi lider ve yönetici durumunda olan üst düzey görevlilerin çalışmalarını iyileştirmelerine katkı sağlayan bir sistem olarak ifade edilmektedir.
Modern yönetim teorisi, yönetim sistemlerinin gelişmesini sağlayarak yöneticilerin işlerini kolaylaştıran ve çeşitli iyileştirmelerin bulunduğu bir uygulama olarak belirtilmektedir. Modern yönetim teorisinde açık ve kapalı olmak üzere iki farklı sistem söz konusu olmaktadır. Açık sistemlerde başarılı olmak kalabilmek için çevre ile etkileşim halinde olmak gerekirken kapalı sistemlerin böyle bir etkileşime ihtiyaçları yoktur. Açık sistemler daha fazla tercih edilen sistemler olarak ifade edilmektedir.
Açık sistemler çevrenin etkisinde kalarak onunla etkileşim halinde olmaktadırlar. Çünkü varlıklarını devam ettirmek için çevreye ve onlarla iletişim halinde olmaya ihtiyaç duymaktadırlar. Yöneticilik ya da liderlik yapan kişilerin çevreye ihtiyaçlarının olmadığı durumlarda kapalı sistemlere yönelecekleri de ifade edilmektedir. Ancak çevreyle kurulan olumlu ve olumsuz ilişkiler alınan kararları etkilediği için açık sistemler sıklıkla kullanılmaktadır.
Modern Yönetim Teorisi Yaklaşımı Özellikleri
Modern yönetim teorisi sahip olduğu sistemlerden açık sisteminin kullanılmasını daha işlevsel bulan bir yönetim teorisi olmaktadır. Açık sistem yaklaşımlarında üç önemli durum söz konusu olmaktadır. Bunlardan birincisi grupların nasıl bir çevre içinde yer aldıkları olmaktadır. İkincisi ise grupların birbiri ile olan alt sistem bağlantılarının nasıl olduğu olurken üçüncüsü ise farklı sistemler arasındaki etkileyişimin düzeyi olmaktadır. Modern yönetim teorisine göre açık sistemler şu özelliklere sahip olmaktadır:
- Çevreden gelen girdiler sistemin çalışmasına etki etmektedir.
- Sisteme alınan girdiler bir dönüşüm geçirerek farklı bir hal almaktadır.
- Açık sistemler çalışmanın sonunda bir ürün ortaya koymaktadırlar.
- Açık sistemlerden çıkan ürünler arasında girdiyi çıktıya dönüştürme işlemi bir döngü içinde devam etmektedir.
- Açık sistemler fazladan depoladıkları girdiler sayesinde sistemin devam etmesini sağlamaktadırlar.
- Açık sistemlerde bir kodlama mekanizması bulunmaktadır. Bu sayede sistemin hatalarını düzelterek geribildirim elde edilmesine olanak sağlamaktadır.
- Açık sistemler sistemin dinamik bir şekilde ilerlemesini sağlamaktadır.
- Açık sistemlerde başarıyı yakalamak için birden fazla yola başvurmak mümkün olmaktadır.
Modern yönetim yaklaşımında ele alınması gereken konulardan biri de durumsallık yaklaşımı olmaktadır. Bu yaklaşım klasik ve neo klasik yönetim anlayışında en iyi sonuca ulaşma yolunda her zaman geçerli olan yönetim ilkelerinin olamayacağını savunmaktadır. Durumsallık yaklaşımı değişen koşullar değişen bir yönetim anlayışını öngörmektedir fikrini savunmaktadır. Bu nedenle yönetimin her şeyden önce farklılaşan bu koşullara ulaşmaya çalışması gerekmektedir. Her koşullara uyum sağlayan bir yönetim anlayışının olduğundan bahsetmek oldukça zor olmaktadır. Çevre koşulları sürekli olarak değiştiği için yönetim anlayışları da zamanla farklılaşabilmektedir. Durumsallık yaklaşımı bir koşulda başarıyı yakalamış bir yönetim anlayışının her zaman başarılı olamayacağını göz önünde bulundurmak gerektiğini vurgulamaktadır. Bu yaklaşımda başarılı olmak için farklı yönetim yaklaşımlarına ihtiyaç duyulmaktadır.
Modern yönetim anlayışında grupların değişen koşullara uyum sağlaması ve insanların memnun edilmesinin önemsendiği görülmektedir. Bu nedenle modern yönetim yaklaşımları farklılıkları ile birbirini bütünlemektedir. Modern yönetim anlayışında bulunan yaklaşımlar bir yöntemi değil bir yönetim felsefesinin olduğunu ortaya koymaktadırlar.