Milli Eğitim Bakanlığı Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Şamlıoğlu: Özel okul öğrencisinde hedef yüzde 15

Özel öğretim sektörü özellikle son birkaç yılda ciddi ivme kazandı. Bu büyümede hükümetimizin ve bakanlığımızın ortaya koyduğu iradenin rolü oldukça önemli. 1.471 dershane özel okula dönüştü ki, bunlardan da 1.225’i lise olarak faaliyete başladı. Diğer kısmı ise özel öğretim kurslarına, özel öğrenci etüt eğitim merkezlerine veya diğer özel öğretim kurumlarına dönüştü. Hâlihazırda 8 bin 16 özel okul (2 bin 752 okul öncesi, 1.274 ilkokul, 1.414 ortaokul, 2 bin 576 lise) ve 11 bin 312 diğer olmak üzere 19 bin 328 özel öğretim kurumu ve 3 bin 882 özel öğrenci yurduyla ciddi bir sektörel büyüklüğe sahibiz.

315 BİN 586 ÖĞRENCİYE DESTEK

Buralarda okumak isteyenlere verilen eğitim ve öğretim desteği, özel okulculuğun büyümesinin yanı sıra devlet okullarımızın yükünün hafifletilmesini de amaçlayan bir uygulama. 2014-2015 öğretim yılından itibaren süren bu destekle, özel okullarımıza şu ana kadar 2 milyar 103 milyon 135 bin 237 TL ödedik ve halen 315 bin 586 öğrencimiz bu destekle özel okulda eğitimine devam ediyor. Teşvik sayesinde, hem alt ve orta gelirdeki birçok aileye özel okullarda eğitime erişim imkânı sağladık, hem de özel okullarımızın doluluk oranlarını artırdık. OECD’nin ‘Evrensel Temel Beceriler Raporu’nda Türkiye’de eğitimin gelişiminden ve olumlu değişimlerden bahsedilirken teşviklere de güçlü bir vurgu yapılıyor. Bakanlığımızın, özel okulculuğun büyümesi için ciddi bir iradesi ve hâlihazırda yüzde 7.6 olan özel okula devam eden öğrenci oranını 2023’e kadar yüzde 15’e taşıma hedefi var. Buna ulaşmak için en büyük araçlardan biri eğitim desteği.

SENEYE BELLİ ORANDA ARTIŞ OLACAK

Teşvikle 2014-2015 öğretim yılında okul öncesi için 2 bin 500, ilkokul ve temel lise için 3 bin, ortaokul ve diğer liseler için ise 3 bin 500 TL ödeme yaptık. 2015-2016 yılında bu rakamlar okul öncesi için 2 bin 680, ilkokul ve temel lise için 3 bin 220, ortaokul ve diğer liseler için 3 bin 750 TL’ye yükseltildi. Bu yıl için ise rakamlar okul öncesi için 2 bin 860, ilkokul ve temel lise için 3 bin 440, ortaokul ve lise için 4 bin TL oldu. Önümüzdeki yıl da belirli oranda artış olacağını öngörüyoruz. Bakanlığımız teşvik uygulamasını önemsiyor. Özel sektörün payının arttırılması yönündeki öncelikli politikalarımız çerçevesinde desteğin kapsamının da genişletilmesi için çalışıyoruz. Genç ve eğitimi önemseyen bir nüfusumuz var. Bu talebin her geçen gün yükselmesi, devletin maddi ve manevi sorumluluğunu da aynı oranda artırıyor. Nüfus artış hızımız ve ekonomik büyümemiz dikkate alındığında, özel sektörün eğitim alanına yatırım yapmasını ve buna niyet eden girişimcilerin desteklenmesini kaçınılmaz olarak görüyoruz. Zira arazi, bina, demirbaş yatırımları, her yıl artan oranda ekonomik işlem hacimleri, sektörel büyüklüklerinin yanı sıra öğrenci maliyetlerini üstlenmeleri, istihdam yaratmaları ve vergilerle, devletin üzerindeki kamu hizmeti verme yükünü önemli ölçüde hafifletiyorlar. Ayrıca oluşturdukları rekabet ortamıyla eğitimin niteliğinin artmasına da güçlü destek veriyorlar. Bu, devlet okullarını da tetikleyen bir rekabet. Program geliştirme kabiliyeti, özgün ve üretken mekanizmalarıyla yeni modeller geliştirmede de eğitim sistemimize ciddi katkılar sunuyorlar.

YATIRIMCILARI TEŞVİK EDİYORUZ

Özel okula dönüşen dershanelere Hazine taşınmazları üzerinde irtifak hakkı tesisine yönelik çalışmamız var. Organize Sanayi Bölgeleri’nde (OSB) teşvik ettiğimiz özel mesleki ve teknik eğitim okullarına bu yıldan itibaren OSB dışında açılacak özel mesleki ve teknik eğitim okullarını da ekledik. Beşeri sermayenin ekonomiye katkısının artırılması için yatırımcılarımızı teşvik ediyoruz. Niteliksel gelişmeleri için de çalışıyoruz. Kalite Geliştirme Sistemi ile sivil inisiyatifin de süreçte olduğu bir model üzerinde çalışıyoruz. Bunu uzun vadede teşvikle iç içe geçirerek bütünlük oluşturmayı hedefliyoruz. Okulların rekabete dayalı denetim talep eden bir mekanizmayla daha da güçleneceğini düşünüyoruz. Özel okullarımızın sorunlarını çözme noktasında proaktif bir süreç izliyoruz. Çalıştaylar, sempozyumlar, seminerlerle sürekli onlarla bir araya geliyoruz. Gelişmesi ve güçlenmesi için hızlı hareket etmeye, yaşanan tıkanıklıkları anında çözmeye gayret ediyoruz. Mevzuatımızı, sınırlılıklar üzerine değil okullarımızın özgürlük alanlarını arttırmak için kurguluyoruz. Ayrıca bakanlık olarak “Daha fazla neler yapabiliriz?” düşüncesiyle özel okulculuğun dünya uygulamalarını da yakından takip ediyoruz.

‘Şişirilmiş not’a para cezası

Zaman zaman özel okullar için öğrencilere ‘şişirilmiş not’ verildiği iddiaları çıkıyor. Bu kapsamda bazı yaptırımlar bulunuyor. Bilindiği gibi 2016 sonunda özel öğretim kurumlarına uygulanan cezalarda revizyona gidildi. Önceki düzenlemede yer alan geçici ve sürekli kapatma yaptırımları yerine idari para cezaları öngörüldü. Özel okulların şişirilmiş not gibi haksız uygulamalarının tespiti halinde bu madde kapsamında gerekenleri yaparız.

1.021 özel okul açıldı

15 Temmuz darbe girişimi, birçok anlamda ülkemiz için bir dönümnoktası oldu. Bu çerçevede yayımlanan 667 sayılı KHK kapsamında 1.060 özel okul, 846 özel yurt ve 351 diğer özel öğretim kurumu olmak üzere toplam 2 bin 257 kurumun ruhsatları iptal edildi, kapatma işlemleri gerçekleştirildi. Kapatılan kurumların büyük bir bölümü 2016-2017 öğretim yılından itibaren resmi okul olarak milletimize hizmet vermeye başladı. Şunu özellikle vurgulamak isterim, kapanan bu okullara rağmen özel okula devam eden öğrenci sayımızda bir azalma meydana gelmedi. Nitekim 2 Eylül 2015 ile 2 Eylül 2016 tarihleri arasındaki bir yıllık periyotta 1.021 özel okulumuz resmen açılarak faaliyetine başladı. Yaşanan olaylara rağmen özel okulculuğumuzun oldukça dayanıklı bir yapıya sahip olduğu da görüldü.