Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Erdem, UNICEF heyetini kabul etti
Güncelleme Tarihi:
Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Orhan Erdem, Suriyeli çocuklara yönelik faaliyetleri incelemek üzere Türkiye'yi ziyaret eden UNICEF İcra Direktörü Yardımcısı Justin Forsyth, UNICEF Türkiye Temsilcisi Philippe Duamelle ve beraberindeki heyeti kabul etti.
Bakanlığın Tevfik İleri Konferans Salonu'nda yapılan görüşmede Bakan Yardımcısı Erdem, Suriye'deki iç savaş nedeniyle 3 milyona yakın Suriyelinin Türkiye'ye sığındığını hatırlatarak "Keşke uluslararası politika o gün için gerekli duruşu ve desteği verseydi de bu olay bu hale gelmeseydi. Biz şu anda çok spesifik çareler peşindeyiz" dedi.
İç savaş nedeniyle 600 bin Suriyelinin öldüğünü 5 milyon Suriyelinin ise göç ettiğini belirten Erdem, "Göç, Türkiye'yi de oldukça etkiledi. Örneğin Kilis ilimizin kendi nüfusu 106 bin iken, 120 bin Suriyeli sığınmacı geldi. Dolayısıyla bir ilin nüfusundan daha fazla sığınmacı geliyor, ama o ilde hiçbir sıkıntı olmuyor, hiçbir ayrılık ve dışlanma yaşanmıyor. Bu da Türk halkının üstün meziyetlerinden biri" diye konuştu.
Türkiye'de şu anda 833 bin eğitim çağında Suriyeli çocuk bulunduğunu, bunlardan 497 binine eğitim verildiğini anlatan Erdem şöyle devam etti:
"UNICEF'le belki daha güçlü konuşmamız gereken konu, daha önce karar verilen okullarda öğrenci başı 30 lira olarak yardım edilmesi konusudur. Bu okullarımızda ikili eğitim yapılıyor, inşaat yapmak ve yeni sınıf açmak kolay değil. Bu okulların temizlik ve malzeme ihtiyaçları yanında yoğun eğitimden dolayı yıpranmaları söz konusudur. Dolayısıyla bu ihtiyaçları karışlamak üzere bu konuda desteklerini bekliyoruz."
"Türkiye, mülteci kampları konusunda en iyi olanı"
UNICEF İcra Direktörü Yardımcısı Justin Forsyth ise Türkiye'nin Suriyeli mülteci çocuklara yönelik gerçekleştirdiği çalışmaları görmek için geldiğini belirterek şunları söyledi:
"Gerçekten Suriyeli mültecilere temin etmiş olduğunuz hizmetlerin kalitesini gördüğümde çok etkilendiğimi söylemek istiyorum. Görevim gereği dünya üzerinde pek çok yerdeki mülteci kampını ziyaret etme fırsatı buldum ama Türkiye'deki gördüğüm en iyi olanlardı. Aynı zamanda Londra Konferansı'ndan bu yana kaydedilmiş ilerlemenin de çok ciddi olduğunu görüyorum. Hatta Londra Konferansı'nda koymuş olduğunuz hedeflerin çok daha üstüne çıkmış vaziyettesiniz."