Güncelleme Tarihi:
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, dünya ve Türkiye'nin farklı bir tarihi süreç yaşadığını, bu dönemin eğitim üzerinde de etkisini gösterdiğini belirtti. Türkiye'nin eğitim alanında bu süreci en az kayıpla atlatması için ellerinden gelen çabayı gösterdiklerini belirten Selçuk, çocuklara destek olmak, velilerin çocuklarıyla ilişkilerine katkı sağlamak ve öğrencilerin öğrenme kayıplarını azaltmak amacıyla alanında ilk olma özelliğini taşıyan birçok çalışmayı hayata geçirdiklerini söyledi. Dünyadaki ortak endişeler arasında ‘koronavirüs salgını dolayısıyla eğitime verilen arada öğrencilerin öğrenme kayıplarının artmasının’ yer aldığını anlatan Selçuk, şöyle konuştu:
“Önceki yıllarda yaz ayları çoğunlukla çocukların oynadıkları ve eğlendikleri bir tatil şeklinde geçiyordu. Artık yaz aylarının daha dolu bir şekilde geçmesini istiyoruz. Bu süreçte Eğitim Bilişim Ağı (EBA) internet sitesi ve EBA TV Yaz Okulu üzerinden öğrencilere sosyal-duygusal, akademik ve kariyer gelişimlerini desteklemek için alternatifler sunmaya devam ediyoruz. İlkokul öğrencilerine destek olmak için ‘Arkadaş’ isimli tatil kitaplarını hazırladık ve yaklaşık 5 milyon 300 bin çocuğa ulaştırdık. Arkadaş ile Milli Eğitim Bakanlığı yayınları arasında ilk defa hikaye üzerinden bir ders anlatımı yapıldı, oyun, eğlence ve kazanımlar iç içe geçirildi, çocukların kendi yaşantılarıyla, aile büyükleriyle yaşantılarıyla, müfredat arasında bağlantı kuruldu. Ortaokullara destek için de 'Tabii' uygulamasını 9 Temmuz'da ilan ettik. Orada da ortaokul öğrencilerimize yönelik bir dijital platform hazırladık, mobil uygulama oluşturduk. Orada oyun ve ders iç içe. Yaz tatili ne kadar uzarsa çocukların öğrenme kayıpları da o kadar artacak. Bu nedenle destekleri arttırıp bu kayıpları azaltmak istiyoruz. Çocuklara eğlenceli, oyun tabanlı içerikler sağlamak istiyoruz. Bu kapsamda ilkokul 1, 2, 3 ve 4’üncü sınıf için 'Öğrenmeye Hazırım' seti hazırladık. Bu setin dört kitabı var. Her birinde de Türkçe, matematik, sosyal bilgiler, fen bilgisi ve hayat bilgisi içerikleri söz konusu. Çok eğlenceli ve dinamik bir yapıda. Normal ders kitabının biraz dışında, çocukların ilgisini çekecek birtakım içerikler, bilmeceler, oyunlar, gerçek yaşamdan kesitler var. Bunların hepsi temel kazanımlarla da bağlantılı. Çocuklar 'öğrenmeye hazırım' derken gelecek seneye hazırlar mı? Bu da bizim problemimiz. Yani yüz yüze eğitim geciktikçe, biz ne tür kayıplar olduğunu ve telafi eğitiminin içeriğinin ne olması gerektiğini yeniden yeniden değerlendiriyoruz ve dünyayı da izleyerek, başka ülkeler ne yapıyor diye bakıyoruz. Setlerde dersin yanı sıra geçmişten günümüze değerlere atıflar da ailelerin çocuklarıyla ilişkisini güçlendirecek çalışmalar da var.
EBA'DA 1'İNCİ SINIFLARA 3 FASİKÜLLÜK SET
‘Öğrenmeye Hazırım’ setiyle öğrenciler isterlerse üst sınıflarla, isterlerse de alt sınıflarla ilgili derslerin içeriğine bakabilecek, gelişim durdurulamayacak. 1'inci sınıf öğrencilerine yönelik ‘Tohum’ isimli bir kitap seti daha hazırladık, 1'inci sınıfları niye ayırdık? 1'inci sınıf okula yeni başlanılan bir sene. Çocuklarımızın öğretmenleriyle yüz yüze eğitimleri yarım kaldı. Bu nedenle EBA televizyonunda da burada 1'inci sınıflara bir ayrıcalık yaptık. 1'inci sınıflara özel üç fasikül halinde 'Tohum' dediğimiz bir set hazırladık. Burada da çocuklarımızın, dinleme, konuşma, okuma, yazmayı içeren dört dil becerisinin temel alındığı bir yaklaşım sergiledik. Öğretmenlerimiz ve akademisyenlerimizin birlikte hazırladıkları ve beraberce oluşturdukları bir içerik. Aynı zamanda da çocuk edebiyatının seçkin yazarlarının birtakım eserlerinden alıntılar var. Çocukların eğlenerek tekrar etmesini, oynayarak öğrenmesini istiyoruz. Kitap setini çocukların eğlenerek ve kendi hızlarını dikkate alarak ilerleyebilecekleri şekilde hazırladık. Bu yaklaşım yeni.
TELAFİYİ DEVAMLILIĞI OLAN BİR SÜRECİN PARÇASI OLARAK GÖRÜYORUZ
Çocuklar bu içerikler sayesinde sıkılmadan çalışabilecek. Çocuklarımıza olan desteğimizin yeni bir fazını da başlatmış oluyoruz. Velilerimiz, çocuklarımız 'Öğrenmeye Hazırım' ve 'Tohum' setlerine EBA'dan dijital olarak erişebilirler. Sınırlı sayıda baskısını yaparak dezavantajlı bazı çocuklarımıza ulaştırmayı da planlıyoruz. Önümüzdeki süreçte, gelecek hafta, ondan sonraki hafta, okullar açılana kadar da bu tür destekler devam edecek. Çünkü artık telafi kavramını, birkaç haftalık bir çalışma olarak görmüyoruz. Biz telafiyi devamlılığı olan bir sürecin parçası olarak görüyoruz. Yani gelecek senenin tamamını da telafi yılı olarak görüyoruz. Çünkü konularda bir sarmallık var. Yani belirli konuları aldığımızda, bir üst sınıfta onunla alakalı başka konular var. Bu konularda bir ön şart ilişkisi de var. Yani belirli bir basamağı öğrenen kişi bir üst basamağı öğrenebilir, konular birbirine bağlı. Bu yüzden de bu sarmallığı ve ön şartlılığı dikkate alan bir yaklaşım sergiliyoruz. Çocuklarımızı, velilerimizi desteklemek için çalışmalarımız sürecek. Velilerimizle ilgili çalışmalar da geliyor. Onları da zamanı gelince paylaşacağız. Telafi içeriklerine sahadaki araştırmaların sonuçlarına bakarak karar veriyoruz. Velilerin çocuklarının eğitimlerine destek olabilmek için rehberlik konusunda kılavuz talepleri oldu. Bu kılavuzlar da tamamlandı, yakın zamanda kamuoyuyla paylaşılacak.”