Güncelleme Tarihi:
TBMM Dilekçe Komisyonu'na yapılan yüzlerce başvuruda, 2010 yılından önce çeşitli devlet kademelerinde Devlet Memurları Kanunu'na tabi olarak yıllarca (6-17 yıl) çalışan ve 2010 yılında Milli Eğitim Bakanlığı'na kurumlararası ilk atama ile atanan öğretmenler olduklarını belirttiler.
2010 yılında MEB'e geçtiklerinde çok sevindiklerini ancak bu sevinçlerinin uzun sürmediği bildirilen dilekçede, şu ifadelere yer verildi:
"Zira yıllarca önümüze çıkarılan engellerin üzerine yeni bir engelle, zorunlu hizmetle yüz yüze geldik. Milli Eğitim Bakanlığı, daha önceki görev yerlerindeki hizmet puanlarımızı kabul ederken diğer hizmetlerimiz kabul edilmediğinden ötürü zorunlu çalışma yükümlüsü olduk. Milli Eğitim Bakanlığı’nca 6 Mayıs 2010 yılında yayımlanan Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği ile 2010 yılından önce göreve başlayan öğretmenlerin zorunlu hizmetleri affedildi. Belki bizler bu tarihte öğretmen değildik. Ama bizler de devlet kademesinde çalışan birer memurduk. Milli Eğitim'e geçtikten sonra 2010'da çıkartılan kanun gereğince bizim de zorunlu hizmetimiz affedilebilirken affedilmedi. Bizler yaklaşık 35-45 yaşlarında olan çoğumuz çoluk çocuğa karışmış kişileriz. Türkiye'nin başka bir kurumda devlete hizmet etmek suçundan ötürü yeni işe başlayan bir öğretmenle aynı konumda tutuluyoruz. Oysa hizmetimiz başka bir ülkeye değil yine aynı ülke sınırları içerisinde farklı bir kurumadır. Öte yandan Milli Eğitim Bakanlığı'nda sözleşmeli olarak öğretmenlik yapan, hiç zorunlu hizmet yüzü görmeyen öğretmen arkadaşlarımızın zorunlu hizmetleri çıkarılan bir kanunla affedildi. Bizlerin problemi de böyle bir kanunla affedilebilirdi. Şu anda bu mağduriyeti yaşayan 6 bine yakın öğretmeniz. Yıllardır sorunumuzun çözüme kavuşturulması için Milli Eğitim Bakanlığı'na durumumuzu arz ediyoruz. Sorunumuzun giderilmesi için siz yardımlarınızı bekliyoruz."