Güncelleme Tarihi:
Manzume, Arapça bir kelime olan ''manzum'' sözcüğünden türetilmiştir. Manzum sıralı, tertipli ve düzenli anlamına gelir. Şiirde içerikten çok biçim ve üslup önemli olduğu için bu isim verilmiştir. Neşide, şiir ve dizge kelimeleri de manzume ile eş anlamlıdır.
Manzuma Nedir?
Aruz ya da hece ölçüsüyle yazılmış, düşünceden çok duyguların ön plana çıktığı yazım türüne manzuma denir. Ancak, bir ana fikri olan ve yazarın düşüncelerini okurlarla paylaştığı birçok şiir türü de vardır.
Bunlardan ilki öğüt vermek ve okuru belli başlı konularda uyarmak için kaleme alınmış didaktik şiirlerdir. Didaktik manzumelerde şair, toplumsal meseleleri irdeler, çözüm üretir ve kelimeleri mecazi değil temel anlamda kullanır. Mehmet Akif Ersoy ve Necip Fazıl Kısakürek daha çok bu tür şiirler kaleme almıştır.
Divan edebiyatında hikemi olarak adlandırılan manzumeler de fikirlerin ön plana çıktığı şiirlerdir. Felsefi bir alt metni olan bu tür eserlerde insanın dünyadaki yeri, Allah inancı, ahiret ve benlik gibi evrensel kavramlar mercek altına alınır. Bu türün en başarılı örneklerini 17. yüzyıl şairlerinden Nabi vermiştir.
Edebiyatta Manzumenin Özellikleri Nelerdir?
Manzumeler genellikle beyit ya da dizelerle yazılır. Bir şiirin özelliğini üç temel unsur belirler. Konu, yazarın üslubu ve şekil özellikleri.
İçerik ve üsluplarına göre şiirler şu şekilde sıralanabilir:
1- Lirik Şiir:
Tamamen duyguların ön planda olduğu, aşk, ayrılık, memleket hasreti ve özlem gibi konuların işlendiği şiir türleridir. Özellikle Garip ve İkinci Yeni akımının kurulmasından sonra lirik şiir ülkemizde en çok okunan manzum eserlerin başında gelmiştir. Türk edebiyatında bu türde şiirler yazan bazı ozanlar şunlardır:
Attila İlhan, Yahya Kemal Beyatlı, Ahmet Haşim, Edip Cansever ve Orhan Veli.
Lirik şiire örnek:
''Bana ellerin dopdolu gel
Mayıslar olsun ellerinde
Nisanlar kapıda karşılasın bizi
Mevsimler karışsın içimizde.''
2- Pastoral şiir:
Doğanın güzelliklerinin anlatıldığı manzum eserlere pastoral şiir denir. Bu tür şiirlerde kent yaşamından çok köy ve tabiat anlatılır. Ağaçlar, kuşlar, mevsimler ve doğaya ait birçok unsur mecazi değil gerçek anlamda kullanılır. Karacaoğlan başta olmak üzere birçok ozan, bu türde şiirler kaleme almıştır.
Pastoral şiire örnek:
''Mevsim yaz, kuşlar özgürce kanat çırpıyor
Oturmuşum bir ağaç gölgesinde
Dilimde eskilerden bir türkü
Mevsim yaz, ruhum özgürce kanat çırpıyor.''
3- Hiciv / Taşlama:
Halk edebiyatında birini yermek ya da bir olayı tenkit etmek için yazılan manzumelere taşlama denir. Bu türün Divan edebiyatındaki karşılığı ise Hiciv'dir. Hiciv ve taşlama yazan ozanlardan bazıları şunlardır: Şair Eşref, Nefi ve Neyzen Tevfik.
4- Gazel:
Divan edebiyatında en çok yazılan manzum eserlerin başında gazel geliyor. Leyla, Mecnun, şarap ve bezm-i alem gibi kelimelerin mecazi anlamda kullanıldığı bu eserlerin nazım şekli beyittir. Genellikle Allah aşkı, yaratılış, insan-ı kamil gibi konuların işlendiği gazellerde üsluba içerikten daha çok önem verilmiştir. Bu türde manzuma yazan şairler: Fuzuli, Şeyh Galip, Niyazi Mısri, Enderunlu Vasıf ve Nedim.
5- Kaside:
Genellikle padişahları ve devletin ileri gelenlerini övmek için yazılan manzumelere kaside denir. Kasideler, başta naat, münacat ve mersiye olmak üzere birçok türe ayrılır.