Güncelleme Tarihi:
Kübizm akımı ortaya çıktığı devirde sanatta değişimler olmasına sebep olmuştur. Bu akım ile birlikte eski moda sanat anlayışının yerini daha modern bir anlayış almaya başlamıştır.
Kübizm Akımı Nedir?
Kübizm akımı Empresyonizm isimli akıma tepki olarak doğmuştur. İlk başlarda bu akım resim ve heykel gibi sanat dallarında etkilerini göstermiştir. Daha sonra ise edebiyat ve mimari akımlarında da kübizm akımı görülmeye başlamıştır.
Kübizm akımı bir nesnenin dış görünüşünün yanında iş dünyalarını da yansıtmayı hedef edinmiş bir akım olarak karşımıza çıkmaktadır.
Bu akım ilk olarak Pablo Picasso tarafından kullanılmıştır. Bu akımda doğa farklı bir açıdan ele alınarak yorumlanmıştır. Kübizm akımından etkilenmiş olan resimlerde varlıklar yine aynı şekillerini korur. Fakat geometrik olarak parçalanmış bir şekildedir. Bu akımda konuya çok fazla önem verilmemektedir. İlk çıktığı zamanlarda hep aynı konuların ele alınmasından ötürü birbirinin tekrarı gibi görünen eserler ortaya çıkmıştır. Kübizmden etkilenmiş olan sanatçılar daha çok biçim oyunları üzerinde yoğunluk göstermişlerdir.
Empresyonizm isimli akımda güneş ve gölgeler daha ön planda tutulmaktadır. Fakat kübizm de renk oyunlarından faydalanılmaz. Nesnelerin geometrik şekilleri ön planda tutulmaktadır.
Kübizm Akımı Sanatçıları (Ressamları) ve Özellikleri Hakkında Bilgi
Kübizm ile ilgili eserler çoğunlukla resim alanında görülmektedir. Ancak 1913 yılından itibaren yavaş yavaş edebiyat alanında da görülmeye başlamıştır. Edebiyatta ilk defa kübizm akımını kullanan yazar Guillauma Apollinaire olmuştur. Apollanaire şiirlerinde kübizm akımını kullanarak farklı bir tarz elde etmiştir.
Kübizm akımı edebiyatta kullanılsa da ne yazık ki çok fazla ilerleme yaşanmamıştır. Yani edebiyat alanında Kübizm akımı çok da ses getirmemiştir. Bu sebeple de uzun sürmemiştir. Türk edebiyatında ise kübizm akımına örnek verilecek bir eser ortaya konmamıştır.
Bu akım sanatın pek çok dalında etkisini göstermiştir. Fakat resim ve mimari dışında pek kalıcı eserler verilememiştir. Kübizm bir yüzey sanatıdır. Bu nedenle de bu tarz tablolarda ışık ve gölge oyunları kullanılmamış tablo yalnızca iki boyutlu bir şekilde ele alınmıştır. Bu sebeple de kübizm akımından faydalanılarak kübik mimari meydana getirilmiştir. Süsleme alanında da kübizm akımından çokça etkilenme olmuştur.
Kübizm Akımı Sanatçıları
Kübizm akımından etkilenen sanatçılar nesneleri oldukça farklı şekillerde ele almaktadır. Bu sanatçılara göre nesneler yalnızca göründükleri şekilleri ile değil, görünmedikleri şekilleri ile de yansıtılmalıdır.
Kübik tablo modellerinde ressamlar eşyaları her yönü ile göstermek istedikleri için çizdikleri eşyaları parçalayarak geometrik yapıları ile çok boyutlu olarak çizmişlerdir. Tablolarda insanlar sadece dış görünüşleri baz alınarak çizilmemiştir. Çevreleri ve düşünceleri ile birlikte de ele alınmışlardır. Yani kübizm sanatçıları nesneleri ve insanları her yönleri ile ele alırlar.
Kübizm akımı denildiği zaman akla ilk gelen isim şüphesiz Pablo Picasso'dur. Pablo Picasso aynı zamanda bu akımın kurucusudur. Bunun dışında Georges Braque, Albert Gleizes, Juan Gris, Fernand Leger, Andre Lhote gibi isimler de Kübizm akımının temsilcileri arasındadır.
Kübizm akımı ilk olarak 1906 yılında Paris'de ortaya çıkan bir akımdır. İlk önce resim sanatında ilk eserler verilmiş. Daha sonra farklı sanat dallarında çalışmalar yapılmış fakat resim ve mimari dışında pek de kalıcı eserler verilmemiştir.
Kübizm akımının öncülüğünü yapan ressam Pablo Picasso olmuştur. Sanata artık dinamik bir akım gelmesi gerektiğine karar veren Picasso kübizm akımının ilk temellerini atmıştır.