Güncelleme Tarihi:
KPSS'nin en zorlu bölümlerinden biri de öğretmenlik. Adaylar bazı branşlara atanabilmek için 120 soruluk eğitim bilimleri bölümünden en az 110'unu doğru cevaplamak zorunda.
Öğretmen adayları, "Hayatımız sınavlarla geçiyor. Yıllarca ÖSS'ye hazırlanıp fakülte kazandık, şimdi de yıllarca KPSS'ye hazırlanıyoruz. 5-6 kez girmesine rağmen atanamayanlar var." diyor.
KPSS mağduriyeti yaşayan adaylardan biri de Melek Yıldırım. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Amasya Eğitim Fakültesi'nden 2003 yılında mezun olan Yıldırım, 5 kez KPSS'ye girmiş. Her imtihanda puanını yükseltmesine rağmen atanamadığını ifade eden Yıldırım şöyle konuşuyor:
"ÖSS'ye 2 yıl dershanede hazırlanarak bu bölüme girdim. Mezun olduktan sonra anladım ki en az ÖSS kadar zor bir sınav daha var. KPSS'ye ilk girdiğimde 63 puan almıştım, 5. girişim sonunda bu puanı 79'a kadar çıkardım; ama yine atanıp atanmayacağım belli değil." KPSS yüzünden çok sayıda kişinin bunalıma girdiğini anlatan Yıldırım, "Bizler kendimizi yarış atı gibi hissediyoruz. Her yıl sınava hazırlanmak, sonunda da başaramamak psikolojik yıkım getiriyor. Bakanlık branşlar bazında bir puan standardı getirebilir ve bu başarıyı gösterenler arasından kura yöntemiyle alım yapabilir." diye konuşuyor.
'Sınav, üniversite mezunlarını hasta ediyor'
Zaman gazetesinin haberine göre, KPSS adaylarına ders veren Psikolog Orhan Keskin, sınava 4-5 kez girip kazanamayanlar arasında psikolojik tedavi görenler olduğunu belirtiyor. Keskin, "Maalesef KPSS insanları delirtti. Psikolojik tedavi görenlere, ilaç kullananlara sık rastlıyorum. Özellikle evli olanlarda büyük sorunlar var. KPSS yüzünden evlilikleri sıkıntıya giren çiftler var." ifadelerini kullanıyor. ÖSS'ye hazırlananların KPSS'ye hazırlananlar kadar çaresiz olmadığına dikkat çeken Psikolog Keskin, şu tespiti yapıyor: "ÖSS'yi kazanamayanların değişik alternatifleri olabiliyor; ancak KPSS adayları öyle değil. 'Üniversiteyi bitirdim; ama bir işe yaramıyorum' psikolojisi var. Bu, insanlarda depresyona sebep oluyor."
'KPSS, eğitim fakültelerine zarar veriyor'
Devlet kurumlarına alınacak memurların seçimi için yapılan KPSS, 1999 yılından itibaren ÖSYM tarafından uygulanıyor. Toplam 240 sorunun yöneltildiği sınavın 120 soruluk bölümü eğitim bilimlerinden geliyor. Her yıl devlet kurumlarına alınan memurların önemli bir bölümünü öğretmenler oluşturuyor. 2007 yılı içinde alınacak toplam 60 bin kişilik öğretmen kadrosunun yaklaşık 40 bininin öğretmen olacağı daha önce ilan edilmişti. Devlet kadrolarına alınacak öğretmenlerin durumu eğitim fakültelerindeki yapıyı da etkiliyor. Yükseköğretim Kurulu Başkan Vekili Prof. Dr. İsa Eşme, arz-talep dengesizliğinden dolayı yapılan KPSS'nin eğitim fakültelerindeki eğitimi bitirme noktasına getirdiğini kaydediyor.
Öğrencilerin fakülte 3'üncü sınıftan itibaren KPSS'ye çalışmaya başladığını ve fakülte derslerini ihmal ettiğini ifade eden Prof. Dr. İsa Eşme, şunları kaydediyor: "Bakanlığın alacağı öğretmenlerdeki arz-talep dergesizliğinden dolayı bu yıl eğitim fakültelerindeki kontenjanı 10 bin kişi azalttık. Arz-talep dengesi arasında büyük uçurum var. Fakültelerde öğrenciler zamanını ve enerjisini bu sınava yöneltiyor. Çocuklar 3. sınıftan itibaren bu sınava yöneliyor. Bu da eğitim fakültelerindeki eğitime olumsuz etki ediyor."
KPSS öğretmenlik sınavındaki bazı sıkıntıların önüne geçmek için 'alan sınavı' gibi konuların gündeme geldiğine değinen Talim Terbiye Kurulu Başkanı Prof. Dr. İrfan Erdoğan ise şunları söylüyor: "Böyle bir düzenlemeyi YÖK mahkemeye taşımış ve mahkeme bakanlık aleyhine karar vermişti. Alan sınavının değişik bir versiyonu yeni dönemde gündeme gelebilir."