Korku içerikleri toplumsal şiddeti artırabilir

Güncelleme Tarihi:

Korku içerikleri toplumsal şiddeti artırabilir
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 03, 2023 10:56

Sosyal medyada korku sahneleriyle öne çıkan ve çoğunlukla çocukların izlediği videolar tehlike yaratıyor. Çocuk psikolojisine uygun olmayan oyun videolarının milyonlarca takipçisi var. Uzmanlar, bu tarz korku ve şiddet içerikli videoların hem akran hem de toplumsal şiddeti artırabileceği konusunda uyarıyor.

Haberin Devamı

Yurt dışında ve Türkiye’de binlerce içerik üreticisi, hazırladıkları videolarla sosyal medyada milyonlarca kişiye erişiyor. Birçok video kanalı hem yetişkin hem de çocuk kullanıcılara hitap ediyor. Ancak çocukların ilgiyle takip ettiği bazı kanallardaki videolar endişe yaratıyor. Özellikle çocukların dikkatle izlediği bu videolar, korku ve şiddet içeren sahneleriyle öne çıkıyor. Örneğin palyaço maskeli yetişkinlerin yatakların altından bir anda fırlaması ya da Minecraft oyunundaki bir karakterin klozetin içinden fırlayıp diğer karateri aniden yemesi gibi sahneler videolarda yer alıyor. Bunların yanı sıra, terkedilmiş oyuncak fabrikasında yaşayan ve işçileri kaçıran pelüş ayıcıktan nefesiyle küçük çocukları donduran dondurmacı bir oyun karakterine kadar masum gözüken birçok kahraman videolarda adeta bir canavara dönüştürülüyor. Bu videolar internette 1 buçuk ile 3 milyon arasında izlenme oranına sahip. Sosyal medyada ‘dijital baba’ olarak tanınan Dijital Danışman ve Yazar Orhan Toker, bu tarz içeriklerin çocuklara korku nöbetleri yaşatma üzerine tasarlandığını söyledi. Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nurten Sargın ise korku ve şiddet içerikli videoların hem akran hem de toplumsal şiddeti artırabileceğine dikkat çekerek şöyle konuştu:

Korku içerikleri toplumsal şiddeti artırabilir
TEDİRGİN VE KAYGILI BİREYLER OLABİLİRLER
“Bu tarz videolar hayal dünyasında yaşayan 3-6 yaş grubu ve ilkokul çağındaki çocukların yoğun korku yaşamasına neden olur. Çünkü çocuklar, gerçekle kurguyu ayırt edemez ve gördüklerinin gerçek olduğunu düşünür. Bu durum onların tedirgin ve kaygılı bireyler olmasına yol açabilir. Yapılan araştırmalar, çocukların seyrettikleri şeyi sergilediklerini gösteriyor. Örneğin korku ve şiddet izleyen çocuklarda şiddet eğilimi fazla oluyor. Ayrıca şiddetin izlenmesi akran şiddetinin gelişmesine yol açabiliyor. Özellikle şiddet, uygulayan çocuk için bir güç gösterisine dönüşebiliyor. Ergenlik dönemindeyse şiddete eğilimi olan çocukların popüler olması toplumsal şiddeti de artırabilir.”

Haberin Devamı

TELEFONLAR ÇOCUK BAKICISINA DÖNÜŞTÜ
Son yıllarda çocuklara yönelik hazırlanan doğru içeriklerin olmadığını ve çocukların da kendilerine ne sunulursa onu izlediklerini belirten Prof. Dr. Sargın, “Bu tarz içeriklerden binlerce var ve çocukların kendilerine uygun içerikleri seçmeleri mümkün değil. Bu sebeple ebeveynlerin bu içerikleri muhakkak kontrol etmeleri gerekiyor. Öte yandan çocuklar için telefon ve tablet birer çocuk bakıcısına dönüştü. Ailelerin bir araya gelip sohbet edebilmesi, oyun oynaması ya da sanatsal aktivitelerde bulunması gerekir” dedi.

Haberin Devamı

ÇOCUKLARA MERHAMET AŞILANMALI
Bu tarz içeriklerin 3-6 yaş grubuna olan etkisini azaltmak için onlara merhamet duygusunu aşılamak gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Nurten Sargın, şunları söyledi: “Örneğin bir hayvan zarar gördüğünde canının yandığını söylemek ya da birine şiddet uygulandığında bunun kötü ve zarar veren bir şey olduğunu anlatmak önemli. Öte yandan bunun önüne geçmek için yapılması gereken en önemli hamle, ebeveynlerin önce kendi ellerindeki telefonu bırakıp çocuklarıyla iletişime geçmesi. Ailelerin bu konuda bilinçlenmesi gerekiyor. Ayrıca evde belli bir oyun saatinin olması da etkili olur. Ancak bu oyunlar dijital değil tamamen aileyi bir araya getiren ve yüz yüze oynanan oyunlardan oluşmalı. Kısacası ebeveynlerin çocuklarıyla ortak bir zamanı paylaşması lazım. Elbette çocuk teknolojiyi de kullanmalı ama bu belli saat aralığında ve ebeveynin kontrolünde olmalı.”

Haberin Devamı

YOUTUBE KIDS SEÇENEĞİ
Youtube, ebeveynlere bu tarz durumları önleyebilmeleri için ‘Youtube Kids’ seçeneğini sunuyor. Youtube Kids ile çocuklarının izleyeceği kanalları belirleyebiliyor ve belli başlı kanalları ya da videoları da engelleyebiliyorlar. Ayrıca çocuğun ekran süresi de uygulama üzerinden kısıtlanabiliyor. Bunun yanı sıra ebeveynlerin, çocuklarına özel olarak bir Youtube kanalı açarak bu kanalda sadece çocuklarına uygun içeriklere yer verebilmeleri de mümkün.

Korku içerikleri toplumsal şiddeti artırabilir

KORKU İÇERİĞİNİ ÇOCUĞUYLA ÜRETEN VAR
Orhan Toker - Dijital Danışman
“Türkiye’de milyonlarca çocuk bu kanalları izliyor. Merak duygusu nedeniyle korku içeriklerini seviyorlar. Çocuklar bu videoları izledikleri zaman korkuyorlar ve bu korkuyu başka arkadaşlarıyla da paylaşmak istiyorlar. O yüzden çok çabuk yayılıyor. Türkiye’de bu tarz içerikler oldukça fazla. Hatta kendi çocuğuyla birlikte korku içeriği üreten ebeveynler bile var. Bu tarz korku dolu içeriklerin günden güne artmasının nedeni çok fazla izlenmesi. Öyle ki bir içerik üretici en çok hangi konular izleniyor ve ilgi görüyorsa ona yöneliyor. Sosyal medyada da da korku içerikleriyle hem daha çok izleniyor hem de daha çok gelir elde edebiliyorlar. Bu tarz videolara çoğunlukla 13 yaş altındaki çocuklar ilgi duyuyor ama 3 ile 5 yaş grubundaki çocuklar da izliyor. Bu yaş grubundaki çocuklar için oldukça tehlikeli bir durum. Çünkü ilerleyen süreçte bu onların korku nöbetleri yaşamasına neden olabilir. Eğer çocuk bu tarz içeriklere maruz kalmış ve gece tek başına uyuyamıyor ya da altına kaçırma sorunu yaşıyorsa ebeveynlerin bir uzmandan destek almaları gerekir.”

BAKMADAN GEÇME!