Güncelleme Tarihi:
Kasr-ı Şirin Antlaşması, tarihten günümüze kadar etkisi devam etmiş ve sonuçları ile büyük bir etki bırakmış olan bir antlaşmadır. Yapılan bu antlaşma ile önemli sınırların belirlenmesi ve korunması sağlanmıştır. Ayrıca günümüze kadar gelmiş olan ve antlaşmanın tarafları için önemli etkiler bırakmış bir antlaşma olarak tarihe geçmiştir.
Kasr-ı Şirin Antlaşması Nedir?
Kasr-ı Şirin Antlaşması, Osmanlı zamanında yapılmış olan ve sınırlar ile alakalı olan bir antlaşmadır. Anlaşmanın sonuçları ve önemi tarih açısından oldukça dikkat çekici olmuştur. Yapılan bu antlaşma ile günümüzde bulunan doğu sınırları genel anlamda belirlenmiştir.
Osmanlı Devleti çok önemli olan sıkıntılarını bu antlaşma ile ortadan kaldırmıştır. Hem yapıldığı dönem için hem de günümüz için önemli antlaşmalardan birisi olmuştur. Çünkü, antlaşmanın etkileri günümüze kadar gelmeyi başarmıştır. Osmanlı Devleti, bu antlaşmayı yaparak önemli kazançlar elde etmiştir.
Kasr-ı Şirin Antlaşması Kimler Arasında Gerçekleştirilmiştir?
Kasr-ı Şirin Antlaşması'na imzalayan devletler Osmanlı Devleti ve Safevi Devleti'dir. Bu iki devlet arasında yaşanan problem yapılan antlaşma ile son bulmuştur. Osmanlı Devleti ve Safevi Devleti arasında önemli bir gerginlik yaşanmaktaydı. Bu gerginliğin son bulması için her iki tarafta ortak bir antlaşmada karar kılmıştır.
Kasr-ı Şirin Antlaşması Tarihi ve Özeti
Kasr-ı Şirin Antlaşması'nın yapıldığı tarih 17 Mayıs 1639 tarihidir. Bu tarihte yapılan antlaşmanın önemi ise oldukça büyüktür.
Osmanlı Devleti'nin başında bulunan IV. Murad 1638 tarihinde Bağdat'ı fethederek Safevilerden geri almıştır. Karşı taraf ise bundan dolayı barış istemek zorunda kalmıştır. 14 Mayıs 1639 tarihinde başlayan barış görüşmeleri olumlu sonuçlanmıştır. Bu sayede 17 Mayıs günü Kasr-ı Şirin Antlaşması imzalanmıştır.
Kasr-ı Şirin Antlaşması Maddeleri
17 Mayıs 1639 yılında Safeviler ile imzalanan antlaşma Kasr-ı Şirin Antlaşması olarak adlandırılmıştır. Antlaşmanın maddeleri ile doğu sınırları belirlenmiştir. Bu sınırlar günümüzde bile varlığını korumayı başarmıştır.
- Doğu Anadolu, Basra, Kerkük ve Bağdat Osmanlı Devleti'ne bırakılacaktı,
- Safevi Devleti Revan'ı alacaktı,
- Kars tarafında bulunan kaleler iki tarafça da yıkılacaktı,
- Safeviler, İran'da İslam'a karşı dil uzatanlara engel olacaktı,
- İki ülke ilişkileri barış ortamında devam edecekti,
- Kars, Van ve Ahıska şehirleri Osmanlı Hakimiyetinde kalacaktı.
Kasr-ı Şirin Antlaşması'nın Önemi
Günümüzdeki Türkiye-İran sınır hattının ana yapısı bu antlaşma ile yapılmıştır. Bu açıdan oldukça önemli bir antlaşma olduğu söylenebilir. Ayrıca günümüzde de geçerli olan en eski sınır antlaşması olarak büyük önem kazanmıştır.
Bağdat şehrinin Osmanlı topraklarına katılması ise ekonomiyi büyük ölçüde canlandırmıştır. Çünkü, Bağdat şehri önemli bir ticaret merkeziydi. Bu şehrin kontrolü Osmanlı Devleti'ne geçince ekonomi oldukça iyi bir şekilde canlanmıştır. Antlaşmanın diğer bir önemi ise Osmanlı'nın İslam dininin koruyucusu olduğunu göstermesi olmuştur.
Kasr-ı Şirin Antlaşması Sonuçları
Kasr-ı Şirin Antlaşması, hem Osmanlı Devleti için hem de Safevi Devleti için birçok sonuç yaşanmasına neden olmuştur. Osmanlı Devleti için oldukça kazançlı bir antlaşma olduğu söylenebilir.
- Osmanlı Devleti ve Safevi Devleti arasında yaşanan problemler son bulmuş oldu,
- Bağdat ve Basra Osmanlı Devleti topraklarına katıldı,
- Kars, Irak, Van ve Ahıska bölgelerinde yaşanan sorunlar giderilmiş oldu,
- Kasr-ı Şirin Antlaşması sonrasında iki devlet arasında hediyeleşmeler olduğu gibi karşılıklı heyetler gidip gelmiştir,
- Şehrizor Osmanlı topraklarına katıldı.