Güncelleme Tarihi:
Karbon döngüsünün doğa ve insanlara karşı herhangi bir etkisi olup olmadığı merak edilen konulardan bir tanesidir. Karbon döngüsünün nasıl gerçekleştiğini öğrenmek için yazımızı okumaya devam edebilirsiniz.
Karbon Döngüsü Nedir ve Nasıl Gerçekleşir?
Karbon atomlarının jeolojik, kimyasal, fiziksel ve farklı süreçler ile yeryüzü ile okyanuslar arasında dolaşmasına karbon döngüsü ismi verilmektedir. Canlıların temel bileşenleri karbon atomlarından oluşmuştur. Bu nedenle de karbon atomunun tüm yaşamın temel taşı olduğunu söylemek mümkündür.
Dünyamızda karbon en çok karbonsioksit olarak bulunmaktadır. Karbon döngüsü ise, atmosfer, litosfer, biyosfer, hidrosfer de gerçekleşir. Eğer döngü bozulmazsa karbon doğada denge halinde bulunmaktadır. Dünya üzerinde karbonun 4 adet temel kaynağı vardır. Bunlar;
Atmosfer; Atmosfer bir diğer adı ile hava küre de karbon, karbondioksit şeklinde bulunmaktadır.
Hidrosfer; Hidrosfer'in diğer adı su küredir. burada karbon, bikarbonat ve karbondioksit şeklinde bulunmaktadır.
Litosfer; Litosfer'in diğer bir adı taş küredir. Burada karbon, petrol, kömür ve doğal gaz olarak yer alır.
Biyosfer; Biyosfer'in diğer adı canlılar küresidir. Karbon canlı bünyasinde organik molekül şeklinde yer almaktadır.
Karbon Döngüsü Aşamaları, Yararları ve Zararları
Karbondioksitte bulunan karbon fotosentezin gerçekleşmesi açısından çok önemlidir. Karbondioksit günlük olarak ve mevsimlik olarak sıcaklıkların çok fazla düşmesine ya da yükselmesine engel olur.
Denizler ve atmosfer arasında bir karbon alış verişi vardır. Ancak bu alış veriş oldukça yavaş bir şekilde gerçekleşmektedir. Karalarda erozyon olduğu zaman organik ve inorganik maddeler yardımı ile denizlere karbon taşınmış olur.
Karadan erozyonla gelen ve kabuklu canlılarda ile deniz hayvanları aracılığı ile oluşturulmuş olan organik karbon, bikarbonat ve karbonat ile birlikte deniz tabanına çökerek burada tortullarda birikmektedir. Burada bulunan karbon neredeyse binlerce yıl karbon döngüsüne katılmadan durabilmektedir. Bu nedenle de deniz ve okyanuslarda karbon depolama gerçekleşmiş olur. Özellikle denizler karbon döngüsünün düzenlenmesinde oldukça önemli bir yere sahiptir.
Havada bulunan karbondioksit besleyici tuz ve sular ile birlikte fotosentez işleminde kullanılmaktadır. Fotosentez sonucunda oksijen ile organik maddeler de açığa çıkmaktadır. Yeşil yapraklı bitkiler havada bulunan karbondioksiti alırlar ve bunu oksijen ile birlikte organik maddelere dönüştürürler. Bitkide bulunan karbon ise bitki ile beslenen canlılara oradan da besin zinciri yardımı ile diğer canlılara geçmektedir.
solunum işlemi ise fotosentezin tam tersi niteliğindedir. Bu işlemde organik maddeler oksijen ile birlikte yakılmaktadır. Böylece atmosfere karbondioksit ile birlikte su verilir. Oksijensiz solunum yapan canlılar ise glikozu alkol ile karbondioksite çevirmektedir. Bu işleme de fermantasyon yani mayalanma ismi verilir. Bu şekilde elde edilen enerji metabolik işlemlerde kullanılmaktadır. Organik maddelerin parçalanması yolu ile ortaya çıkan serbest karbondioksit karbon döngüsüne tekrar katılmaktadır.
Sanayinin gelişmesi ile birlikte insanoğlu doğrudan havaya karbon göndermeye başlamıştır. bu da karbon döngüsünün değişmesine sebep olmuştur. Karbon döngüsünde meydana gelen en büyük etki ise fosil yakıtların yakılması ile birlikte atmosfere karbon gönderilmesi olayıdır.
Bunların dışından insan, okyanuslardaki karbon döngüsünü de doğrudan etkilemektedir. İklimlerin değişmesi ile birlikte okyanus ısısında artış görülmüş bu durum ekosistemdeki canlıları da olumsuz bir şekilde etkilemiştir.
Canlıların solunum gerçekleştirmesi, ölen canlıların çürümeye başlaması, orman yangınları, kireçtaşı kayalarının sürekli ayrışması ile karbondioksit miktarı da artmaktadır. Ayrıca yanar dağlar da karada bulunan en büyük karbon kaynakları arasında bulunmaktadır.