Güncelleme Tarihi:
İsveçli ve Türkiyeli çocukların kültür politikalarına dayalı temel problemlerine ışık tutan bir tartışma zemini yaratmak amacıyla ortaya çıkan ‘Genç Sesler’ projesinin değerlendirme toplantısında konuşan İsveç Başkonsolosu Jens Odlander, yaşanan terör olaylarına vurgu yaptı. Odlander, “Ankara, Beyrut ve Paris’te yaşanan terör olayları, İsveç Başbakanı Stefan Löfven’in de belirttiği gibi kabul edilemez. Genç Sesler projesi de bu anlamda çok önemli. Çünkü farklılıklarla ilgili önyargılara karşı nasıl alternatifler oluşturabiliriz, bunu gösteriyor. ‘Genç Sesler’, Ankara, Beyrut ve Paris’te yaşanan teröre karşı duruyor. Nefreti değil, toleransın önemini vurguluyor, bunu ön plana çıkartıyor” diye konuştu.
2014’te başlayan ‘Genç Sesler’ projesi, İsveç Başkonsolosluğu’nun öncülüğünde, İstanbul Bilgi Üniversitesi Çocuk Çalışmaları Birimi (ÇOÇA) ve Yüksek Öğrenimde Rehberliği Tanıtma ve Rehber Yetiştirme Vakfı (YÖRET) tarafından yürütülüyor. 2016’da ise çeşitli toplantılarla LGBTİ, cinsiyet eşitliği, fiziksel cezalandırma ve engellilik konularına odaklanılacak. Proje bu sayede çocuklar arasında her türlü farklılığa karşı tolerans bilincinin oluşmasına katkı sunmayı hedefliyor.
“Ne Siyah Ne Beyaz, Ne Kırmızı Ne Yeşil, Ne Pembe Ne Mavi”
Bu yıl hem kültüre erişebilme, hem de ifade özgürlüğü açısından ‘Ayrım Gözetmeme’ konusu ana tema olarak belirlendi. Etkinliklere başlık olarak ise ‘Ne Siyah Ne Beyaz, Ne Kırmızı Ne Yeşil, Ne Pembe Ne Mavi’ seçildi. Bu sayede çocuk ve gençlerin kimliklerini özgürce ifade edebilmelerine ve kültüre eşit bir şekilde erişebilmelerinin önemine dikkat çekilmesi amaçlanıyor.
İsveç Kültür Ataşesi Suzi Erşahin, projenin iki ülkenin çocukları için önemli kazanımlar sunduğunu söyledi. Erşahin, 2016’da ‘Genç Sesler’ projesinin tüm hızıyla devam edeceğini dile getirerek, “Önümüzdeki sene engelli çocukların erişebilirliğine, cinsiyet eşitsizliğine ve fiziksel cezalandırmaya odaklanacağız. Farklı öğrencileri bir araya getirerek birbirlerinden bir şeyler öğrenmelerini ve dinlemelerini sağlayacağız. İsveç ve Türkiye’den eğitim uzmanları ve öğrenciler çeşitli toplantılarda, atölyelerde buluşacak. Proje birçok farklı parçadan oluşuyor. Engelli, cinsel yönelim gibi birçok farklılığa sahip gençleri bir araya getireceğiz. İsveç ve Türkiye medyasının da desteği ile 2016’da da bunu sürdüreceğiz“ dedi.
LGBTİ gençler seslerini duyuracak
İstanbul Bilgi Üniversitesi Çocuk Çalışmaları Birimi Direktörü Ayşe Beyazova ise, ”Çocuklar bu projelerle kendi medyalarını üretecek. Türkiye ve İsveç’ten medya kuruluşları ve sivil toplum örgütleri ‘Genç Sesler’ çalışmalarında aktif olarak görev alıyor. Çocuk ve medya arasındaki ilişkilerin de ele alınacağı toplantılar düzenlenecek. Ayrıca Türkiye’de LGTBİ gençler ile ilgili neredeyse hiçbir çalışma yapılmıyor. LGTBİ liseli gençlerin seslerini duyarabileceği etkinlikler yapacağız” diye konuştu.
Yüksek Öğrenimde Rehberliği Tanıtma ve Rehber Yetiştirme Vakfı (YÖRET) Başkanı Sibel Erenel de, engelli çocuklara yönelik önemli çalışmalar için hazırlandıklarını dile getirerek, “Engelli çocukların hayatlarını daha zengin kılmayı amaçlıyoruz. Hakları konusunda ihlaller yaşanıyor. Genç Sesler ile engelli çocukların yaşamlarını daha iyi kılmak için bu alanda çalışan akademisyen uzman ve sivil toplum örgütleri ile birlikte çalışacağız” dedi.
Değerlendirme toplantısında down sendromlu gençlerden oluşan ‘Bremen Mızıkacıları’ konser verdi.