Güncelleme Tarihi:
TEOG’un kaldırılmasının ardından getirilen yeni liseye giriş sistemiyle ilgili detayları Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, TRT Haber’in canlı yayınında açıkladı. Eğitim bölgeleri oluşturma işleminin aralık ayında tamamlanacağını belirten Bakan Yılmaz, haziran ayında yapılacak sınavda 90 soru çıkacağını, açık uçlu soru olmayacağını ve öğrencilere 135 dakika süre verileceğini söyledi. Ayrıca, örnek sorular da aralık ayında yayınlanacak. İşte Bakan Yılmaz’ın açıklamalarından satır başları:
SADECE 8'İNCİ SINIF MÜFREDATINDAN SORU HAZIRLANACAK
Eğitim bölgelerini oluşturuyoruz. Şu an çalışma sürüyor. Aralık’ta oluşacak. Oluştuktan sonra vatandaşlarımız görecek ki, kaygı duyacak hiçbir şey yok. Öğrencilerimizin genel yeteneğinin ölçüleceğini ifade ettik. Geçmiş yıllara dönerseniz bu dershaneciliği, ilave kaynakları aramaya iter diye bir görüş geldi. Bunu haklı gördük. Dolayısıyla bu sistemde sadece 8’inci sınıflardan soru soracağız. Okullarımızın kitabı, müfredatı, kazanımları çıkacak.
TEK OTURUMDA YAPILACAK
Biz bir önceki açıklamamızda 60 soru soracağımızı açıklamıştık. Bunu yaparken öğrencilerimiz ortaokula, liseye geçeceklerdi. Bir de liseyi bitirip üniversiteye geçenler vardı. Aynı soruyu sorarsanız bu doğru olmazdı. Üniversite için soru sayısı artınca, biz de artırdık. 20 fen, 20 matematik, 20 Türkçe, 10 inkılap tarihi, 10 din kültürü ve ahlak bilgisi, 10 da yabancı dilden soracağız. TEOG da çıkan sorular da bu dağılıma eşitti. 135 dakika verilecek. Tek oturumda olacak. 90 soru 135 dakikada yanıtlanacak.Belki arada yaş grubu dikkate alınarak bir 10 dakika ara verilebilir
YÜZDE 90’I ADRESE DAYALI YERLEŞECEK
TEOG’a dönüş hiçbir şekilde olmayacak. Biz TEOG’u ortadan kaldırırken sakıncalarını ortaya koymuştuk. Geçmiş uygulamalardan daya iyiydi. Ancak etüt merkezlerinin çoğaldığı, okul dışı kaynaklara öğrencilerin yönlendirildiği şikâyetleri gelince sınavın baskısını zorunlu olmaktan çıkaralım dedik. Öğrencilerimizin yüzde 90’ı kendi adresine dayalı, bölgesindeki okullara kaydedilecek. İsteyen öğrenci sınava girecek. Ancak öğrenci sayısı yüzde 10’a tekabül eden bir grubu sınavla öğrenci alan okullar statüsüne getireceğiz.
HER OKUL ÖNCELİKLİ
Bütün vatandaşlarımız bizzat yaşamışlardır genelde lise neden tercih ediliyor. Evlatlarımız daha iyi bir yükseköğretim kurumuna kayıt olabilsinler diye. Her ilde, her ilçede üniversiteyi kazananlar var. Her ilçemizde fen lisesi, sosyal bilimler, proje okulu yok, ancak ya sizin ya da komşunuzun oğlu mühendisliği kazandı. Her okul bizim için özellikli, her okula daha çok önem vereceğiz. Bir yıl sonunda görülecek ki, sınavla öğrenci alan liseler ne kadar üniversiteye öğrenci taşıyabiliyorsa, sınavla girilmeyen liseler de bu kadar öğrenci sağlıyor. Her öğrenci, her okuldan girebilir.
1 MİLYON 180 BİN ÖĞRENCİ ORTAOKUL 8’DE
Bu yıl 1 milyon 180 bin öğrencimiz var ortaokul 8’de okuyan. Sınav zamanı kaç kişinin başvuracağını görürüz demek daha doğru. İlk yıl belki biraz fazla olabilir. Hem ilk olduğu için hem de bir denesinler ne sakıncası var diyecekler. Müfredatı uygun hale getirmek, öğretmen başına düşen öğrenci sayısını düşürmek, bunlar kaliteli eğitim için olmazsa olmaz unsurlardan birkaçı. Bunları sağladığımızda sınavsız ortaokuldan liselere geçiş mümkün. Şimdi ilkokuldan ortaokula geçişte sınav var mı? Yok. İlkokuldan ortaokula geçişin sınavsız olmasını herkes makul buluyor da, liseye geçişi de sınavsız yapacağız deyince, herkes bir tereddütte kalıyor. Hiç şüpheniz olmasın ki bunu da sağlayacağız.
YÜZDE 12 İMAM HATİPLERDE, YÜZDE 40 MESLEK LİSELERİNDE
Şu anki ve geçmiş yıllardaki öğrencilerin tercihini dikkate alırsak, yüzde 12 gibi bir oran imam hatibe gidiyor. Kimi veliler diyor ki, evladım üniversiteyi bitirir veya bitirmez ayrı, ancak iş arayacak, üniversiteye gitmeden önce dahi kolunda altın bilezik olsun düşüncesiyle meslek lisesini tercih eden var. Bunun oranı da yüzde 40. Gerisi de diğer okullara gidiyor. Anadolu lisesi, fen lisesi, sosyal bilimler lisesi, güzel sanatlar lisesi, spor lisesi var gerisi dediğimiz okulların arasında.
İSTEMİYORSA İMAM HATİPLERE GİTMEYECEK
Öğrenci sayımızın üzerinde kapasitemiz var. 1 milyon 180 bin 8’inci sınıf öğrencimiz var. Toplam lise 1’lerin kapasitesi 1 milyon 268 bin. Buna özel okullar da dahil değil. Özel okulların ne kadar kapasitesi var? 200 bin. İkisini koyarsanız ne yapar? 1 milyon 468 bin yapar. 1,5 milyon kapasite var. Böyle bir kapasitenin olduğu yerde kaygı duymaya, açıkta kalmaya gerek var mı? Bir veli evladını imam hatip lisesine göndermiyorsa, biz onun kaydını imam hatibe yapmayacağız. Meslek lisesine göndermiyorsa, ona kaydını yaptırmayacak. Meslek lisesi isteyen meslek lisesine, imam hatip isteyen oraya, Anadolu lisesi isteyen oraya gidecek. Türkiye’de meslek lisesi oranı yüzde 43. Avrupa Birliği ile hemen hemen aynı.
ÖZEL OKULA YÖNLENDİRME YOK
Özel okullar oranı yüzde 7. Toplam özel okullara giden öğrenci sayısı yüzde 7. Ancak OECD ülkelerinde yüzde 15. Bunu da artırmamız lazım. 18’inci Milli Eğitim Şurası’nda özel okula giden öğrencilerin yüzde 25 olması tavsiye edilmiş. Bizim hedefimiz de önce bu oranı yüzde 15’e çıkarmak, mümkünse yüzde 25’e yükseltmek. Dolayısıyla özel okula yönlendirme söz konusu değil. Herkes sanıyor ki, özel okullar kamu okullarından daha iyi. Böyle bir şey yok.
Ortaokulda bizim şu anda kayıtlarımız adrese dayalı sistem. Ortaokula kaydederken bir aileden “Evladımı şu okula kaydettirmek için taşınacağım” diye bir cümle hiç duydunuz mu? İstistanidir. Yer değiştirenler yüzde 1’i bulmaz. Kesinlikle bu iddialar doğru değil. Okula yakın ev satılıktır, kiralıktır. Bunlar sosyal medyada gündem oluşturur. Ancak gerçek hayatın gündemiyle, sosyal medyanınki aynı değil.
SINAVDA AÇIK UÇLU SORU ÇIKMAYACAK
Açık uçlu soru olmayacak. Daha önce gerek ben gerek Başbakanım açık uçlu sorunun daha doğru olacağını ifade ettik. Ancak toplumda şöyle bir algı var, bunun değerlendirmesini objektif olarak yapabilmek mümkün değil. Dolayısıyla yeni bir tartışmaya yol açmamak için açık uçlu soru olmamasına karar verdik. PISA Direktörü birçok şey söyledi: “Açık uçlu sorular olmalı, öğrenciler sorulara kendi bakış açısıyla cevap verebilsin diye.” Eğitimin ölçme sistemi açık uçluyu gerektirir. Ancak tartışmalara yol açmamak için açık uçlu sormayacağız. Biz aslında MEB olarak açık uçlu sorulara hazırdık, öğretmenlerimiz ve değerlendiricilerimizi bu doğrultuda eğitmiştik.
PISA VE TIMMS’İ DEĞERLENDİRDİK
PISA, 15 yaşındakileri, TIMSS ise 4 ve 8’inci sınıf öğrencilerini değerlendiriyor. TIMSS’teki başarı şu, ilk defa 99’da girmişiz, 2015’te girmişiz. Hemen hemen Fransa ile aynı sıradayız. PISA’da, fen ve matematik okuryazarlığını ölçen üç ana kategoride. En son 2015’teki sınav fen ağırlıklı olarak yapıldı. Bundan önceki sınav 2006’da yapılmıştı, fen ağırlıkta. Hemen hemen OECD ülkelerinde düşüş var, Türkiye’de ise 2006’ya göre bir puan artış var. Kimse bu artışı görmedi. Genel olarak 50’inci sırada olduğuna baktı. Arkadaşlarla iyi bir araştırma yaptık. Belli öğrencileri bu sınava alıyorlar. Fen lisesinden 120 bin öğrencimiz var. Bunlardan birkaç öğrenci bu sınava girsin diyorlar. Ne Ankara, ne İstanbul fen lisesinden öğrenci almıyorlar. Kahramanmaraş fen lisesindeki öğrenciyi alıyorlar. Anadolu liselerinde de OECD ortalamasında hiçbir sıkıntı yok. Neden bu sıraya girdik. Bizim yüzde 44 gibi mesleki formasyon öğrencimiz var. PISA’ya giren meslek lisesi öğrenci oranı yüzde 36. Almanya’da meslek lisesi öğrencilerinin oranı Türkiye’den daha fazla. Ancak Almanya’da yüzde 2 küsurat alındığı söylendi. Bizde yüzde 36 aldılar. Bizim meslek lisesi öğrencilerine yüklediğimiz misyon farklı. Bütün öğrencilerin aklında imam hatip ve meslek lisesi var.
ORTAOKULLAR LİSELERLE İLİŞKİLENDİRİLECEK
Şu anda il müdür yardımcılıklarımızın başkanlığında, ilçe müdürlerimizin içinde olacağı komisyonlar oluşturuldu. İlçelerde sıkıntı olacağını düşünmüyoruz. Ancak büyük illerde daha geniş bir çalışma yapılması lazım. Her ortaokulu liseyle ilişkilendireceğiz. Bu, vatandaşımızın çok yabancı olduğu bir sistem değil. Bu sistem çok daha başarılı. Öğrencinin, muhitinde kendini ifade edebileceği, çok sağlıklı bir ortam. Özel okullara giden 300 binden fazla öğrencimize destek veriyoruz. Önümüzdeki dönem özel okulların kontenjanları dolduğunda bizim okullarımızda açık kalır.
OKUL BAŞARI PUANI DİKKATE ALINMAYACAK
Liselere yerleştirmelerde okul başarı notu dikkate alınmayacak. Güzel sanatlar, spor liseleri eskiden olduğu gibi öğrencileri kendi ölçerek alacak. 81 güzel sanatlar lisesi var. Toplam öğrenci sayısı 14 bin 743. Sosyal bilimler lisesi sayısı 93 ve buralarda 36 bin 780 öğrenci okuyor. Bu yıl kaç kişi girecek spor lisesine? 5 bin 490 öğrencimiz spor lisesine gidebilir. 9 bin 60 öğrencimiz sosyal bilimlere gidebilir. Vatandaşlarımız güzel sanatlar lisesi, spor lisesi istiyoruz derlerse açarız. Bu, isteğe bağlı.
SINAV ÜCRETSİZ
Sahte adres kayıtlarının çok önemli olmayacağını düşünüyoruz. İkâmetgah değiştiyse okul da değişecek. Bu sınava girerken hiçbir ücret almayacağız. Sınav ücretsiz olacak.
ÖZELLER KENDİ SINAVINI YAPABİLİR
Özel okullar kendi sınavlarını yapabilirler. Ancak bu dönem MEB’in sınav sonuçlarını değerlendirmeyi esas alarak bir yerleştirme yapacaklarını belirttiler.
MEDYA OKURYAZARLIĞI SEÇMELİ DERS
Medya okuryazarlığı seçmeli ders olarak var. Vatandaşımızın, öğrencilerimizin bunu daha çok seçmesi lazım, yaygınlaşması için. 21’inci yüzyılın becerileri arasında medya okuryazarlığı da var. İyi kullanabilmek, kimseyi kırmamak, kimsenin hakkını hukukunu çiğnememek de bunun bir gereği. Sorgulayan bir nesil istiyoruz, onun medyada da yapılmasını istiyoruz. Aziz Sancar’a sağlıklı, uzun ömürler diliyorum. Bu coğrafyanın yetiştirdiği en milli değerlerdendir. Türkiye’de çok iyi bir eğitim aldım dedi. İlkokulu, ortaokulu, liseyi Savur’da okudum, dedi. Bu toprakların insanı üzerine bilgi koyarak, Nobel aldı. Anıtkabir’e hediye etti. Onun söylediği kodlama eğitimini biz başlattık. Daha önceden seçmeli ders vardı, şimdi ortaokuldan sonra kodlama eğitimi var. Öğrencilerimiz robot yarışmasına giriyor. Birincilik elde ediyorlar. Türkiye bu konuda iyi bir noktada, daha da iyi olmalı.
EĞİTİM FAKÜLTESİNDE DİN KÜLTÜRÜ ÖĞRETMENLİĞİ YOK
Danıştay kararı diyor ki, ilahiyat fakültelerinden mezun olanlar din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni olamaz. Eğitim fakültelerinden mezun olup da din kültürü ve ahlak bilgisi dersi verecek bir bölüm yok. Danıştay’ın yaptığı kesinlikle yanlış uygulamaydı. Bunu düzeltebilmenin yolu bir yasa çıkarmak. Şu anda eğitim fakültelerinde din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliği yok. Olsaydı olabilirdi. Davayı açanlar oradan mezun. Ancak daha sonra o bölüm kapatıldı. Bu öğretmenleri yetiştirme görevi ilahiyat fakültelerine verildi. Bu davayı açan da şu an bizim öğretmenimiz.
ÖRNEK SORULAR ARALIK’TA YAYINLANACAK
Liselere giriş sınavı için örnek sorular aralık ayında yayınlanacak. Bakanlığımızın 8’inci sınıf ders kitapları ana çerçeve olmak üzere, 90 soru 135 dakika sınav yapacağız.