Güncelleme Tarihi:
Have fiilinin ikinci ve üçüncü hali ''had'' şeklinde yazılır. Örnek Cümleler:
1- ''I had hope for tomorrow.'' (Benim yarına dair bir umudum vardı.''
2- ''You used to had a very cute cat.'' (Senin eskiden çok sevimli bir kedin vardı.''
3- ''She had a secret she kept from everyone.'' (Onun herkesten sakladığı bir sırrı vardı.)
İngilizce Have Has Kullanımı Örnekleri
Cümlenin öznesi She, He ve It olduğunda ''have'' değil ''has'' kullanılır.
Örnek cümleler:
1-He has a beautiful villa.
O güzel bir villaya sahip.
2- She has a two room in the house.
O iki odalı bir eve sahip.
3- It has a cabin.
O bir kulübe sahip.
Olumlu Cümlelerde Have Kullanımı
A- I (Ben)
1- I used to have friends you could trust,
Eskiden güvenebileceğin dostlarım vardı.
2- I have a very important meeting at two tomorrow.
Yarın saat 2 de çok önemli bir toplantım var.
3- I have about 2000 books in my room.
Odamda yaklaşık 2000 tane kitap var
4- I have many photos with my uncle in the family album.
Aile albümünde dayımla birçok fotoğrafım var.
B- You (Sen)
1- You have a very understanding family.
Sen çok anlayışlı bir aileye sahipsin.
2- You have a very kind older sister.
Çok kibar bir ablan var.
3- You have a very photogenic face.
.Çok fotojenik bir yüze sahipsin.
C- We (Biz)
1- We have a small summer house in Şarköy.
Bizim Şarköy'de küçük bir yazdığımız var.
2- We have a land inherited from your grandfather.
Bizim dededen kalma bir arsamız var.
D- They (Onlar)
1- They have a strong team.
Onlar güçlü bir takıma sahip.
2- They have a professional team.
Onların profesyonel bir Ekibi var.
Olumlu Cümlelerde Has Kullanımı
1- He has very little information on this subject.
Onun bu konuyla ilgili çok az bilgisi var.
2- She has not one but two cars.
Onun bir değil ikisi arabası var.
3- It has the big power.
O büyük bir güce sahip.
Olumsuz Cümlelerde Have Has Kullanımı
1- I have'nt idea.
Bir fikrim yok.
2- He doesn't have a wide imagination.
O geniş bir hayal gücüne sahip değil.
3- She doesn't have a strong willpower.
O güçlü bir iradeye sahip değil.
4- We don't have enough money to move.
Biz taşınmak için yeteri kadar paraya sahip değiliz.
5- He hasn't other chance.
Onun başka bir şansı kalmadı.
6- We don't have a car anymore.
Biz artık bir arabaya sahip değiliz.
Soru Cümlelerinde Have Has Kullanımı
1- Do you think i still have a chance?
Sence hala bir şansım var mı?
2- Do you have any expectations left in this relationship?
Bu ilişkiden bir beklentin kaldı mı?
3- Do you have a plan in tomorrow?
Yarın bir planın var mı?