İlkokul birinci sınıfta "bitişik el yazısı" tercihe bırakıldı

Alpaslan Durmuş, Eğitim Bilişim Ağı'nın (EBA) internet üzerinden yapılan yayınında, öğretmenleri yeni müfredat çalışmalarıyla ilgili bilgilendirdi.

Yeni program değerlendirme çalışmalarını Milli Eğitim Kalite Belgesi'nde ve Türkiye Yeterlilikler Çerçevesi'nde öngörülen beceri ve yetkinlikleri öğrencilere aktarmak amacıyla yaptıklarını belirten Durmuş, müfredatta sadeleştirme yaparak tam öğrenmeyi hedeflediklerini anlattı. Alpaslan Durmuş, programlarda ayrıca temel değer, bilgi, beceri, yetkinlik, yeterlilik, tutum ve davranışları aktarmak için çabaladıklarını belirtti.     

Durmuş, daha önce ilk okuma yazma derslerine sadece "bitişik eğik el yazısı" ile başladıklarını hatırlatarak, şu bilgileri verdi:     

"Öğrenciler artık dik temel yazıyla da eğitim görebilir olacaklar. Yakın bir zamanda, bir iki haftaya kadar okullarımızdan öğretmenlerimizin tercihlerini talep edeceğiz. Buna göre, eğer öğretmenimiz 2017-2018 eğitim öğretim yılında dik temel yazı ile ilk okuma yazma öğretimini vermek istiyorsa ilgili malzemelerini göndereceğiz. Veya öğretmenimiz bitişik el yazısı ile okuma yazmayı öğretmeyi talep ediyorsa, o meslektaşımıza da bitişik eğik el yazı malzemelerini göndermiş olacağız. Yani burada yazıda bir demokratikleşme yapıyoruz, meslektaşımıza bir seçim hakkı getiriyoruz. Bu aynı zamanda, öğrencilerimizin de kendi günlük hayatlarındaki bir sadeleşmeyi getirecektir. Öğrencilerin hem kendilerine daha yakın buldukları hem de öğretmenin kendisine daha yakın bulduğu bir yazı stilini benimsemiş olacaklar.     

Öğretmenlere müfredatı izleyin önerisi     

2018-2019 eğitim öğretim yılında kullanılacak ders kitapları için yeni standartlar oluşturduklarını da açıklayan Alpaslan Durmuş, ders kitaplarının, eğitim malzemelerinin kalitelerini yukarıya taşımaya çalışacaklarını söyledi.     

Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı olarak öğretmenlerden tüm müfredatla ilgili bir talebini dile getiren Durmuş, "Yeni müfredat izleme değerlendirme çalışmaları iki fazda yürütülecek. 2017-2018 eğitim öğretim yılındaki çalışmaları, pilot olarak değerlendireceğiz. Buradan alacağımız geri bildirimlerle ocak ayında programlara son halini vereceğiz. 2018-2019 eğitim öğretim yılında tüm çocuklarımız, tüm öğretmenlerimiz, tüm seviyelerde, tüm eğitim kurumlarında, tüm derslerde yeni bir yolculuğa çıkacaklar. Bütün meslektaşlarımızın bu değerlendirme çalışmalarında aktif olarak yer almasını istiyoruz" diye konuştu.     

Öne çıkan yenilikler     

Alpaslan Durmuş, felsefe ve yaklaşım değişikliklerinin yaşanacağı yeni müfredatta öne çıkan yenilikleri ise şöyle anlattı.     

"Örneğin tarih derslerinde, Avrupa merkezli bakış açısından sıyrılmaya çalıştık. Müzik dersinde, klasiğinden Türk halk müziğine, bütün renkleriyle Türk müziği eksene alındı. Türkçe ve edebiyatta dinleme, konuşma, okuma ve yazmayı beceri olarak kazandırmaya odaklanıldı. Bilimsel düşüncenin tüm insanların katkılarıyla birikimsel olarak geliştiğini vurgulamak üzere, İslam ve Türk bilim insanlarının katkıları vurgulandı, bazı isimlerin hafızalara yer etmesi hedeflendi. Aşık Veysel, Dede Efendi, Farabi, Gazali, Hacı Bektaş-ı Veli, Itri, İbn-i Haldun, İbn-i Sina, Mevlana, Neşet Ertaş, Yunus Emre gibi değerlerimize vurgu yapıldı."     

Seviye üstü olan konuları ilgili eğitim kademesine aktarmaya çalıştıklarının altını çizen Durmuş, tartışmalı konuları da öğrencilerin gündeminden çıkarmaya çalıştıklarını belirtti.     

Birtakım tartışmalı konularda tartışmanın öncüllerini öğrencilerin henüz kavrayabilecek bilimsel arka plana sahip olmadıkları kademelerde devre dışı bıraktıklarını belirten Alpaslan Durmuş, lise 9'uncu sınıf biyoloji dersindeki 'hayatın başlangıcı ve evrim' ünitesinin de henüz bu tartışmayı yürütebilecek öncüllere sahip olmadıkları için lisans eğitimine ertelendiğini ifade etti.

Yeni müfredat bayram sonrası açıklanacak     

Durmuş, yeni müfredata yerli ve milli değerleri de katmaya çalıştıklarının altını çizdi.     

Çalışmaların büyük bir ekibin uzun soluklu çalışmaları ile devam ettiğine değinen Alpaslan Durmuş, çalışmaların 1,5 yıl önce başlatıldığını ve Ocak 2016'da net adımın atıldığını belirtti.     

Birinci adımda 51 program için komisyonların oluşturulduğunu, bu çekirdek grupların çeşitli çalışmalar yaparak bilgileri derlediğini anlatan Durmuş, yeni müfredat taslağının 10 Ocak'ta  askıya çıkarıldığını, 27 gün süre ile kamuoyunun görüşünü aldıklarını hatırlattı.     

Görüşlerin Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığında 51 grup çerçevesinde değerlendirmeye alındığını dile getiren Alpaslan Durmuş, programlara son halinin ise Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, hükümet yetkilileri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın onayı ile verildiğini bildirdi.     

Durmuş, yeni müfredatın Bakan Yılmaz tarafından Ramazan Bayramı'nın ardından düzenlenecek basın toplantısı ile kamuoyuna açıklanacağını ifade etti.     

Müfredat yenileme çalışmalarında bin 738 kişinin program geliştirme sürecine katkı verdiğini, askı sürecinde ise 184 bin 192 elektronik postanın kendilerine ulaştığını aktaran Alpaslan Durmuş, toplantılara 7 bin 742 öğretmen ve akademisyen, anketlere ise 100 bine yakın veli ve öğrencinin katıldığını söyledi.     

Yeni müfredat sürecinde 72 program geliştirme toplantısı, 13 tanıtım ve tartışma toplantısı, 15 formatör eğitimi toplantısı yapıldığını dile getiren Durmuş, "Formatörlerimiz, kendi illerinde eylül ayında okulların açılacağı tarihe kadar müfredata ilişkin öğretmenlerimize eğitimler verilecek. 15 tane eğitici eğitimini tamamladık şimdiye kadar" bilgisini paylaştı.     

2017-2018 eğitim öğretim yıllarında 1, 5 ve 9'uncu sınıflarda yenilenen müfredatlarla eğitim yapılacağını ifade eden Alpaslan Durmuş, bir sonraki eğitim öğretim yılında da tüm eğitim kurumlarında, tüm seviyelerde ve tüm derslerde yeni programlara geçileceğini belirtti.     

Yeni eğitim öğretim dönemi için yeni ders kitapları ve öğretmenlere yardımcı olacak destek materyallerinin de tamamlandığını duyuran Durmuş, "Okulların açıldığı gün itibarıyla öğretmenlerimizin ve öğrencilerimizin masalarında yeni ders kitapları ve eğitim araçları ulaştırılmış olacak" dedi.

"51 program uygulanabilir hale getirildi"

MEB’in 2016 yılının ocak ayından beri programları yenileme, güncelleme çalışmaları yaptığını belirten Alpaslan Durmuş, öncelikle 51 ayrı program için program oluşturulduğunu söyledi. Durmuş, bu programların temel eğitim, orta öğretim ve din öğretiminde ortak zorunlu dersler havuzundaki programlar olduğunu anlatarak, "Bunlarla alakalı çalışma yapıldı. Akabinde de seçimlik derslerle alakalı programlara da geçilmeye başlandı. 800 civarında program 2018-2019 eğitim öğretim yılına kadar tamamlanmış olacak ama 51 program 2017-2018 eğitim öğretim yılında uygulanabilir hale getirilmiş durumda" diye konuştu.

Durmuş, ders saatleriyle ilgili de şunları söyledi:
"Ders saati dediğimizde sınıfta geçirilen 40 dakikayı kastetmiyoruz. Okulda geçirilen saat dediğimizde kütüphane imkanları, bahçedeki spor imkanları, diğer öğrenme istasyonlarındaki imkanları da kastediyoruz. Tüm buralarda geçirdiği toplam vakti biz ders miktarı olarak görüyoruz. Mesela günde 8 saat ders var, haftada 40 saat ders görüyoruz. Bu azaltılmayacak, artırılmayacak. Ama öğrencinin okulda sınıf içi aktivitesi dışındaki eğitimlerden daha fazla faydalanmasını amaçlıyoruz." 

Alpaslan Durmuş, ders kitaplarıyla ilgili soru üzerine de yeni müfredata uygun hazırlanacak kitapların eğitim öğretim yılına kadar tamamlanacağını söyledi.

SON 24 SAATTE YAŞANANLAR