Güncelleme Tarihi:
Türk tarih, sanat ve edebiyat dünyasının birçok usta ismini yetiştiren Vefa Lisesi’nde İlber Ortaylı Kütüphanesi açıldı. İlber Ortaylı Kütüphanesi’nin açılış törenine Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer ve tarihçi yazar İlber Ortaylı’nın yanı sıra İstanbul Valisi Ali Yerlikaya ve İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Levent Yazıcı da katıldı. Törende Bakan Özer, İlber Ortaylı’ya çocukluk fotoğraflarının ve diplomalarının bulunduğu bir hatıra defteri hediye etti.
22 BİN 450 KİTAP VAR
1872 yılında kurulan lisenin içinde yer alan Şehzade Mehmet Külliyesi Tabhane bölümünde öğrencilerin hizmetine sunulan 22 bin 450 kitaplı kütüphanenin açılış töreninde konuşan Bakan Özer, şunları söyledi: “16 bin 361 okula 2 ay gibi kısa bir sürede kütüphane yaparak Türkiye’nin hiçbir yerinde kütüphanesiz okul kalmadan 2021-2022 eğitim öğretim yılının sonuna geldik. Bugün okullarda 70 milyon kitap var, öğrenci başına düşen sayı ise 3. 6. yıl sonuna kadar hedefimiz 100 milyon kitaba ulaşmak.
‘OKUL SİZE EMANET’
İlber Ortaylı gibi kıymetli hocalarımızı bu kütüphanelerimizle buluşturabilmekten çok mutluyuz. Daha önce Alev Alatlı, Doğan Hızlan hocalarımızın adına kütüphaneler açmıştık. Bu isimlere ‘Hocam bu okul, bu öğrenciler artık sizlere emanet’ diyoruz ve isimlerine kütüphane açtığımız okullardaki öğrencilerimizle daha fazla bir araya gelmelerini, onlara birikimlerini aktarmalarını istiyoruz.”
İlber Ortaylı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin Saraçhane’de bulunan binasını da eleştirerek “Vefa Lisesi’nin yakınında büyük mimarımızın eserleri vardır. Fakat beni çok rahatsız eden şey, bu kadar büyük eserin arasında, İstanbul Belediyesi’nin hâlâ bulunmasıdır. O binanın oradan kalkması lazım. Büyük depremde çatladı, bazı çok bilmişler onu buna rağmen milli eser diye tescil ettirip yeniden tamir ettirdiler. F tipi cezaevi gibi bir binadır. Bu beldeye yakışmıyor” dedi.
Adına açılan kütüphaneyi gezen ve gurur duyduğunu söyleyen İlber Ortaylı da Vefa Lisesi’nin önemli bir eğitim kurumu olduğunun altını çizdiği konuşmasında törene katılanlara şöyle seslendi: “Ben bir süre Avusturya Lisesi’nde okudum, İstanbul’da kalsaydım bu okulda okuyacaktım ama Ankara’ya gittim. 19. yüzyılın büyük liselerinden birinde ve imparatorluğun çehresini değiştiren bir okuldayız. Bu okullar Türkiye Cumhuriyeti’ni inşa eden öğrencileri yetiştirdiler. Vefa, İstanbul’un çok sempatik bir semtidir, bu sempatik mahallede bu okul bir ruhtur. Çok önemli insanlar okudu burada. Yıkılan imparatorluğun dört köşesinden gelen muhacirlerin, çocuklarını okusun diye gönderdikleri yerdir. Burada okuyan çocuklar yazın çarşıda çalışırdı ve büyük adam olarak çıkardı. Ben bu semtte Türkçe öğrendim annem İstanbul Türkçesi öğretecek biri değildi. Bana böyle bir hediye vermenizden çok duygulandım.”