İkinci dönemi verimli geçirmenin yolları
Güncelleme Tarihi:
2 haftalık yarı yıl tatili 7 Şubat’ta ilk ders zilinin çalmasıyla bitecek. Öğrenciler ve veliler için dönemi verimli geçirmenin yollarını uzmanlara sorduk. İşte cevapları...
6 Eylül’de başlayan yüz yüze eğitim 27 Ocak’ta sona erdi. Pandeminin arından başlayan iki haftalık ilk yarı yıl tatili ise 7 Şubat’ta ilk ders zilinin çalmasıyla bitecek. İkinci dönemi heyecanla bekleyen öğrenciler için dönemi verimli geçirmenin yollarını uzmanlara sorduk.
Pandeminin ardından yüz yüze eğitim sürecinin ikinci dönemi Pazartesi günü çalacak ilk ders zili ile başlayacak. 17 Haziran’a kadar sürecek ikinci dönemin ara tatili 11-15 Nisan tarihlerinde olacak. Öğrenciler için yepyeni bir dönem başlarken, sınava hazırlanan LGS öğrencileri 5 Haziran’da, YKS öğrencileri ise 18-19 Haziran’da ter dökecek.
Her öğrencinin kendi özellikleri içinde gelişen ve özgün, bireysel potansiyel taşıdığını belirten Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynep Kızıltepe ikinci dönem öğrencilerin eğitimi ile ilgili olarak şunları söyledi:
“Aileler ve eğitimciler onlarla, destekleyici ve duyarlı ilişkiler kurarak en uygun öğrenme ve gelişme yöntemleri sağlama yoluna gitmeli. Çocuklar, düşük tehdit ve yüksek destek koşulları altında yüksek başarı sağlarlar. Onun için yetişkinler, çocukların deneyimlerini ve ihtiyaçlarını olumlu tutum ve davranışlarıyla teşvik etmeli ve etkin öğrenmeyi desteklemeliler.”
BUNU NEDEN ÖĞRENİYORUZ?
Öğrencilerin en çok sorduğu “Bunu neden öğreniyoruz” sorusunun da önemli bir soru olduğunu söyleyen Kızıltepe, “Çalışılan metin ya da parça her neyse onu neden öğrendiğimize dair bir açıklama getirmek, ona bir anlam yüklemek gerek. Yoksa öğrenmek ve akılda tutmak zorlaşıyor. İş yine ezbere dönüyor. Neden öğrendiğini bilmezse öğrenci, o bilgiyi hayatın içinde kullanamıyor. Kullanamazsa da bilgi kopuk oluyor. Adeta havada asılı kalıyor ve öğrenci sonrasında hiçbir şekilde hatırlamıyor” dedi.
“Okulların açılması ile birlikte maske, sosyal mesafe, sınıfların düzenli kontrolü, test ve ateş ölçümleri ile önlemlerin yine hassasiyetle yapılması gerekiyor. Çocukların sosyal ve psikolojik desteğe sahip olması önemli. Çocuklarda oluşabilecek korku ve kaygı belirtileri hem aileler hem de okul çalışanları tarafından yakından incelenmeli ve gerekli profesyonel destek verilmeli” diyen Yıldız Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Engin Deniz ailelerin ikinci dönemde çocuklara yaklaşımıyla ilgili yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
- Çocukların her şeyden fazla sosyal kabul ve onaylanmaya ihtiyaçları olduğu unutmayın.
- Evde özellikle ailece yapılabilecek etkinlikler ve oyunlar bu süreçte önem kazanıyor.
- Yargılayıcı bir dil yerine onaylayıcı ve destekleyici bir dil kullanın.
- Çocuğunuzun neleri eksik yaptığından çok neleri bildiğine odaklanın. İyi ve olumlu yönlerini vurgulayın.
- Çevrimiçi veya yüz yüze yakın arkadaşları ile kitap kulübü, oyun veya başka bir etkinlikte bir araya gelmelerine müsaade edin.
- Çocukların duygusal dengesizlikleri ve tedirginliklerini normal karşılayın.
- Diğer velilerle ve okulla iletişiminizi güçlendirin.
- Çocukların belirsizliklerle mücadele etme kapasitelerine katkı sağlayın.
- Karar alma süreçlerinde onların yerine karar almak yerine kendi kararlarını almaları için zaman tanıyın ve cesaretlendirin.
Prof. Dr. Erten Gökçe (Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Temel Eğitim Bölüm Başkanı)
1) Başarıya odaklanılmalı, tempo yüksek tutulmalı ve etkili çalışma sürdürülmeli.
2) Motivasyon yüksek tutulmalı, hayaller ve hedefler düşünülmeli.
3) Her gün düzenli olarak test çözülmeli, yetersiz olduğu düşünülen konular ile ilgili özet çıkarılmalı.
4) Oto kontrol ve özdenetim mutlaka sağlanmalı.
5) Zaman verimli ve etkili kullanılmalı, yan yollardan kaçınılmalı.
6) Telefon, tablet ve bilgisayar gibi teknolojik araç gereçlerle araya mesafe konulmalı.
7) Derslere odaklanılmalı, konular çok dikkatli dinlenilmeli ve her gün eve gidince öğrenilenler tekrar edilmelidir.
8) Soru çözümüyle ilgili bir program yapılmalı ve buna uyulmalı.
9) Bütün sınavlar için başarının çalışanlar için olduğu unutulmamalı.
10) Ümitsizliğe kapılıp asla pes edilmemeli son güne kadar elinden gelenin en iyisi yapılmalı.
Doç. Dr. Yelkin Coşkun Diker (Yeditepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekan Yardımıcısı)
Öğrenciler ikinci döneme başlarken kendilerine hem akademik hem de sosyal gelişimle ilgili hedefler koyamalılar. Öğrencilerin birinci dönem hangi derste nasıl bir gelişim gösterdiği, bu gelişimi nasıl değerlendirdiği yeni dönemde başarıyı arttırmak istediği derslerine nasıl çalışması gerektiği ile ilgili planlama yapmaları ve bu plana uygun haftalık program hazırlamaları faydalı olacaktır. Akademik gelişim kadar sosyal gelişimin de önemli olduğunu bilmeliyiz. Öğrencilerin nitelikli bir birey olmanın en önemli koşullarından birisi olan sosyal gelişim ile ilgili de hedefler koymaları yararlı olacaktır. Örneğin arkadaşları ile birlikte gerçekleştireceği etkinlikler (tiyatro, sergi vb.) ya da spor faaliyetlerine katılımın onların akademik gelişimini destekleyecek önemli sosyal becerileri kazandıracağını bilmeliler. Bu nedenle hem akademik hem sosyal becerilerin bir arada gelişmesi için çaba göstermeliler. Haftalık programın içinde uyku, oyun, dinlenme, ders çalışma ve sosyal faaliyetler dengeli biçimde yer almalı ve bu programın bazı esneklikler çerçevesinde öğrenci tarafından hazırlanıp uygulanması sağlanmalı.