Güncelleme Tarihi:
Bakan Yılmaz ayrıca, kapatılan üniversitelerin öğrencilerinin durumuyla ilgili olarak da, “Darbe girişiminin ardından 15 üniversite kapatıldı. Bu üniversitelerde öğrenim gören 64 bin 533 öğrenciden, 20 bin 110'u devlet üniversitelerine, 25 bin 732'si vakıf yükseköğretim kurumlarına olmak üzere toplam 45 bin 979 öğrencinin yerleştirme işlemleri tamamlandı. Bunun dışında kalan öğrenciler de kendi istekleriyle yatay geçişleri gerçekleştirildi ya da tercih yapmadılar” dedi. Yılmaz, öğretmen atamalarıyla ilgili de Maliye Bakanlığı ile görüşeceklerini söyledi.
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, bakanlığının 2017 bütçesi ile ilgili milletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtladı. Bakan Yılmaz özetle şu bilgileri verdi:
"30 bine yakın insanın, istemeyerek öğretmenlik kurumundan ilişiğini kesmek zorunda kaldık. Ama inanın ki yüzde 1 bile hata yoktur. Bunu çok net söyleyeyim. Eğer onların sendikasına üye olmuşsa, onların bankasına para yatırmışsa hiç kimseyi onların okuluna gönderdi diye tek başına ilişiğini kesmedik. Milli Eğitim Bakanlığı olarak söylüyorum. Bir terör örgütüne bir desteği var mı? Bağlantısı var mı? Eğer bir bağlantısı yoksa görevine iade edilir. Terör bağlantısı nedeniyle 11 bin açığa alınan vardı. Kimileri iade edildi, kimileri ihraç edildi, kimileri hakkında da disiplin işlemi devam ediyor.
45 bin öğrenci üniversitelere yerleştirildi
Darbe girişiminin ardından 15 üniversite kapatıldı. Bu üniversitelerde öğrenim gören 64 bin 533 öğrenciden, 20 bin 110'u devlet üniversitelerine, 25 bin 732'si vakıf yükseköğretim kurumlarına olmak üzere toplam 45 bin 979 öğrencinin yerleştirme işlemleri tamamlandı. Bunun dışında kalan öğrencilerin de kendi istekleriyle yatay geçişleri gerçekleştirildi ya da tercih yapmadılar.
Silahlı Kuvvetlerin şehir içindeki birlikleri
Gerçekten gönlüm arzu eder ki taşınan Silahlı Kuvvetlerin şehir içindeki birliklerinin yerine eğitim tesislerinin kurulması. Doğrusu da budur. Bildiğim kadarıyla hiçbir tane ticari tesis yapılmayacak. Kamuya en uygun şekilde eğitim, yeşil alan veya park olarak değerlendirilmesi yolunda çalışmalar devam ediyor. Biz de liselere talibiz. Bir çalışma yapılıyor. Uygun bir zamanda çıkar diye düşünüyorum. Kapatılan askeri okulların arazilerinin eğitime uygun olan yer arazinin milli eğitime verilmesini isteriz. Ben kendi düşüncemi söylüyorum.
Özel okullara desteğimizi sürdüreceğiz. Bütçeden milli eğitime ayrılan pay yüzde 5 civarında, OECD ülkelerinde ise bu oran yüzde 5,2. Önemli olan etkin ve verimli kullanmak. Biz özel okulları desteklemeye devam edeceğiz. Teknik ve meslek eğitimini memleket meselesi olarak görüyoruz.Bu okulların Türkiye'deki ortalaması yüzde 44. Hedefimiz bu oranı yüzde 60'a çıkarmak.
"Her yeri imam hatipleştirme" yönündeki iddialara katılmıyorum, Türkiye'de meslek okullarının oranı yüzde 44, imam-hatip okullarının oranı ise yüzde 9-10 civarında. Müşterisiz meta zayidir. Açılan bir okula öğrenci gönderilmediği zaman o okul çalışamaz, talebe göre bir yapılanma gerçekleştirildi
Genel ortaöğretimde 2 milyon 139 bin 930, mesleki ve teknik eğitimde 1 milyon 633 bin 245 ve din öğretiminde 524 bin öğrenci var. 1 milyon 224 bin civarında öğrenci de açıköğretimde.
PISA, eğik
Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı'na (PISA) 2012'de katılan 170 okuldan Türkiye'den bir örnekleme alındı. Alınan bu örnekleme doğru değil. 170 okuldan sadece yüzde 2'si özel okul ancak Türkiye'nin ortalaması yüzde 7.3. Bu konuda sınıfların kalabalık olmasına ilişkin örneklemede de hata var. Sadece PISA'ya bakılarak Türkiye'deki eğitime not verilmesi hatalı sonuçlara götürür. Okul-aile birliklerinin para toplaması doğru değil. Kesinlikle toplanmaması lazım.
Gelecek yıl tüm kamu kurumları için 60 bin açıktan atama kadrosu isteniyor. Maliye Bakanlığı ile bir araya gelerek bu kadrolardan kaçının kendi bize ayrılacağını konuşacağız. Temmuz ayında atanmayan engelli öğretmenlerden 498'inin atamasını yaptık."