Güncelleme Tarihi:
Daha önce Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından 29-30 Kasım’da yapılacağı duyurulan Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) kapsamındaki birinci dönem merkezi sınavları olmayacak. Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, merak edilen konuyu “Bu sene TEOG yapılmayacak” diyerek netleştirdi. Ancak liselere geçiş için nasıl bir sistem getirileceği henüz belli değil. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan birkaç gün önce, fen liseleri gibi kurumların kendi imtihanlarını yapabileceğini vurgulamıştı. MEB’in kontrolü altında, MEB tarafından hazırlanan sorularla sınavların yapılabileceğini belirtmişti. Cumhurbaşkanı’nın bu açıklaması, köklü okulların eski yerleştirme sistemini akıllara getirdi. Eğitimciler, şunları söyledi:
GENİŞ KİTLEYİ İLGİLENDİREN BİR SINAV OLMAYACAK
Nurullah Dal (Türkiye Özel Okullar Derneği Başkanı): “Eski sistemde, bundan yaklaşık 25-30 yıl önce fen liseleri, Kabataş Erkek gibi okullar kendi sınavını kendileri düzenliyordu. Okulun sorumluluğundaydı. Komisyonlarında hazırlık yapıyordu. İlkokulun sonunda sınava giriliyordu. Çok az sayıda okul vardı. Liseye gidip sınava girmek için başvuru ücreti ödüyor ve müracaat yapıyordunuz. Okul tarihi belirliyordu ve kendi okulunda sınav yapıyordu. O yıl 100 kişi alacaksa müracaat 1000 kişiyi geçmiyordu. Başvururken herhangi bir puan sınırlaması yoktu. İsteyen başvuruyordu. Diğer liseler adrese dayalı kayıt yapıyordu. Zamanla sayılar ve talepler arttı, merkezi sınava dönüştü. Şimdi bu uygulamanın aynı şekilde olması mümkün değil. Örneğin, Robert Koleji sınav yapacaksa, yaklaşık 20 bin kişi tercih lisesine yazıyor. 10 bin kişi yazsa dahi sınavı nasıl yapılacak? Kolay bir şey değil. Belli elemelerle okullar bunu yapacaktır. Şu kadar puanı olanlar başvurabilir diyebilirler. Okullar kendi kriterlerini belirleyebilir. Kendi yaptığım sınavdan bu kadar puan, müzikle uğraşıyorsa bu kadar puan gibi standartlar oluşturabilirler. Bakanlık bunun üzerinde çalışıyor. Nasıl bir sistem kurgulanıyor, detay lazım. Bunlar genel yorumlar. Çok geniş ifadeler. Nasıl olacağını bilmiyoruz. Ama TEOG’da olduğu gibi, 1 milyon 200 bin gibi çok geniş kitleyi ilgilendiren bir sınav olmayacak onu anlıyoruz.”
SINAVSIZ AYIRT EDİCİLİĞİ OLMAZ
Didem Veyisoğlu (Özel Alman Lisesi Türk Müdürü): “Bizim için de çok yeni bir şey. Özel okullar olarak kendi içimizde görüşmemiz lazım. Tabii ki okullar sınavlarını yapsın dendiği zaman biz de kendi sınavlarımızı yaparız. Ama öncelikle bu ön görüşmelerin yapılması ve sağlanması gerekiyor. Bize nasıl bir yol izlememiz gerektiği özel öğretim kurumları genel müdürlüğünce söylenirse biz de o şekilde hareket edeceğiz. TEOG ayırt edici bir sınavdı. Puanlamanın yapıldığı sistemden dört dersi çekip puan hesaplayarak öğrenci alıyorduk. Bizim işimizi kolaylaştırıyordu. Okulları tercih edecek kişi sayısı da farklı olacaktır. Ona göre de sınav yapma durumunda kalacağız. Biz de tabii ki yapacağız. Başka türlü öğrenci alamayız. Diğer türlü ayırt ediciliği olmaz.”
OKULLAR SINAVLARINI YAPMALI
Necati Yener (Cağaloğlu Anadolu Lisesi Müdürü): “TEOG’un kaldırılmasını destekliyorum. En iyi okul yakın okuldur. Eski sınav sisteminde devlet okulundaki öğrencilerin devlet okullarına seçilmesi adaletliydi. Özel okulların sayılarının artmış olması haksız rekabeti getirdi. Özel okullarda yüksek notlar verilebiliyor. Bu yüzden her okulun kendi sınavını kendisinin yapması doğru bir ifade. İyi liselerin özellikle Cağaloğlu, Galatasaray gibi okulların seçimleri nasıl olacak, bunların atının doldurulması lazım. Bazı proje okullarına şu şekilde girilebilir diye şart getirildi. Belki böyle bir uygulama olabilir. Örneğin, imam hatip ortaokulları aralarında kendi sistemlerini kurup, kendi okullarında sınav yaptılar.”
YALNIZCA BİLGİ ÖLÇÜLMEMELİ
Kemal Karabulut (Çapa Fen Lisesi Müdürü): “Eskiden okullar yapıyordu sınavları. Okulların sınav yapması daha iyi olur. Belli bir yapı, koimsyon olacaktır mutlaka. Alt yapısını bilmeden kesin bir şey diyemeyiz. Türk Eğitim Vakfı İnanç Türkeş Özel Lisesi (TEVİTÖL) bir sınav yapıyor. Uluslararası geçerliliği olan ve gerçekten ölçücü bir sınav. Yalnızca bilgiyi ölçülmüyor. Çocukların genel yeteneklerini bilgiyle birlikte ölçüyor. Okullar bu tarz sınavlar yaparlarsa çok rahat olur. Örneğin, fen lisesine bilime meraklı çocukların alınması çok mantıklı olur. Sınavların okulların yapmasının kesinlikle taraftarıyım.”