Güncelleme Tarihi:
Herkesin hayattan beklentisi ve hayat anlayışı farklıdır. Yüzyıllardan beridir pek çok filozof da hayatın ne olduğunu ve amacının ne olduğunu araştırıyor.
Hayat Nedir?
Hayat, en basit ve en temel anlamı ile yaşam demektir. Yaşam ise, doğumla başlayıp ölüme kadar devam eden uzun bir süreci ifade eder. Ama bu tanım çok yüzeysel ve sığ bir yaklaşımdır. Hayat yani yaşam, organizmaların biyolojik süreçlerini gösterdiği bir evredir. Dönüşüm ya da kimyasal reaksiyonlarla biten başka olaylar gibi bazı biyolojik süreçler gösteren organizmaların aslında bir özelliğidir. Çünkü organik maddeler, üreme ve gelişme yeteneklerine sahiptir. İnsan da bu yeteneklere sahip olan bir varlıktır. Hayat süreci doğum ile başlar ve ölüm ile son bulur.
Felsefe ve Filozoflara Göre Hayatın Tanımı ve Amacı
Filozoflara göre hayatın anlamı, hayatın sadece biyolojik bir süreç olmadığını, hayatın derinliğini çözmek ve hayatı anlamlandırmak için filozoflar da çeşitli düşünceler ve teoriler ortaya koymuşlardır. Gerçekten insan bu dünyaya neden gelmiştir ve amacı nedir? Bu sorunun cevabını ararlar. Eflatun yani Platon'a göre "iyi idea" gerçektir. Yani hayatın anlamı ve asıl amacı bilginin en yüksek şekline ulaşmaktır. Diğer yandan Aristo hayatın asıl amacını insanın " iyi olmak" hedefine ulaşmak şeklinde açıklar. Hedonizm ise, hayatın anlamını ve amacını "en yüksek seviyede zevk almak ve hemen şimdi zevk" formülü benimsenir. Aristippus bu düşüncenin en önemli önderidir ve insanın keyfinin, zevkinin acısının daha üstünde olması gerektiğini savunur.
Stoacılık ise, hayatı şu şekilde anlamlandırır; olayların mantığını anlama ve uğraşma ki canın yanmasın düşüncesini savunur. Çünkü insanın doğanın işleyiş mantığını iyi anlaması ve ona göre hareket etmesi gerektiğini düşünür. Aynı zamanda hayatın amacı ve anlamı üzerinde diğer bazı felsefi akımlar da vardır. Bunlar ise, nihilizm, kiniizm, kantianizm ve epikürizmdir.
Hayat Hakkında Felsefi Görüşler
Platon’a göre: Platon, bilginin insanı erdeme ulaştıran çok önemli araç olduğu görüşünü savunuyordu. Bu nedenle de Platon’a göre, hayatın anlamı “daha çok öğrenmek” tir. Platon demokrasinin de aslında eğitimin bir sonucu olduğuna inanıyordu. Eğitimsiz halkların demokrasi ile başa çıkamayacağını ve zamanla demokrasinin bir oligarşi sistemine döneceğini ve bilgisiz halkları yanlış bilgi ile donatan demagogların ortaya çıkacağını ve bunun sonucunda da diktatörlerin çoğalacağını belirtmiştir.
Aristo’ya göre: Aristo’ya göre ise hayat, insanı diğer canlılardan ayıran bir etik yaklaşım olması gerekiyordu. Çünkü Aristo’nun öğretisinde insan, “mantıklı ve rasyonel” bir canlıydı. Aristo, etik değerlerin insanı iyi olmaya iteceğine inanıyordu. Yani, Aristo’ya göre, insan hayatının asıl amacının “iyi olmak”tır.
Kinizm (Cynicism) : Sokrat’ın öğrencisi olan Anisthetes’in liderliğini yaptığı Kinik öğretisine göre, insanın asıl amacı, “basit bir yaşam” sürdürebilmesi gerektiğidir. Bu basit yaşamın içinde, kişi toplumdaki kişilerin çoğunu güdüleyen zenginlik, güç, ün ve cinsellik gibi tüm arzuları bir kenara bırakarak, kendi kendine yetebildiği sade ve şatafatsız bir hayat sürdürmeyi amaçlar. Bu öğreti, pek çok Doğu öğretisinde yer alan “sade yaşam” ile benzerliği dikkat çekiyor.
Hedonizm: Hedonizm’e göre, insan hayatının asıl amacı zevki olabildiğince yüksekte tutarak, acıyı olabildiğince azaltmaktır. Yine Sokrat’ın öğrencileri arasında yer alan Aristippus’un önderliğini yaptığı bu düşüncede ise, her insanın keyfinin, acısının üzerinde olması gerektiğini savunur.