Harp Akademileri 165’inci mezuniyet töreni yapıldı

Harp Akademileri Komutanlığı Atatürk Harp Oyunu ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen törende, 29’u misafir olmak üzere 198 subay diplomalarını aldı. 165’inci mezuniyet töreninde Kara, Hava ve Deniz Harp Akademileri’nin birincilerine diplomalarını Cumhurbaşkanı Abdullah Gül verdi. Kara Harp Akademisi birincisi Topçu Kurmay Yüzbaşı Hasan Çelik, Deniz Harp Akademisi birincisi Deniz Kurmay Yüzbaşı Şakir Oruç ve Hava Harp Akademisi birincisi Hava Pilot Kurmay Üsteğmen Engin Abdan’a diplomalarını Cumhurbaşkanı Gül verdi. İkinciler TBMM Başkanı Cemil Çiçek, üçüncüler Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, diğer dereceye girenler de İçişleri Bakanı Muammer Güler, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel ile kuvvet komutanlarından diplomalarını aldı. Daha sonra her üç akademinin birincileri, yaş kütüğüne dönem plaketlerini çaktı.

Törende konuşan Harp Akademileri Komutanı Korgeneral Raif Akbaş, mezunlara seslenerek, “Unutmayınız ki silahlı kuvvetlerimizi yüce milletimiz nezdinde güçlü kılan hususlar; bilgili ve bilinçli olarak kavranmış Atatürkçü düşünce sistemine bağlılık, yüksek disiplin anlayışı, silah arkadaşlığı ifadesinde bulunan birlik, beraberlik ve dayanışma ruhu, yüce milletimizin güven duygusu ve milli iradeye saygıdır” dedi. Akbaş, şöyle devam etti:

“Öğrenciler yurtiçi ve yurtdışında yüksek lisans eğitimleri aldı”

Mezunlarının büyük bir bölümünün yurtiçi ve yurtdışındaki çeşitli üniversitelerde yüksek lisans eğitimi aldıklarını anımsatan Korgeneral Akbaş, sözlerine şöyle devam etti:
“Öğrenci subaylar birikimlerini gerek akademik öğretimde gerekse yurt dışı bilimsel faaliyetlerde kullandılar. Bu öğretim yılında 29 öğrenci subayımız dünyanın önde gelen akademi, üniversite ve bilim kuruluşlarından, hazırladıkları savunma ve güvenlikle ilgili çalışmaları sunmak üzere davet aldılar. Bu tür etkinliklere katılımları sağlanmış, Türk Silahlı Kuvvetleri’ni ve Harp Akademileri’ni yurt dışında başarıyla temsil ettiler. Harp Akademileri Komutanlığı’nın bugün tamamlanan 2012-2013 eğitim öğretim yılında 5’i general ve amiral olmak üzere 80 askeri öğretim elemanının yanı sıra Genelkurmay Başkanlığı, kuvvet komutanlığı, bakanlıklar ve üniversitelerden 400’e yakın öğretim üyesi, uzman ve sivil askeri personel görev yapmış ve 808 subayla, 84 öğrenci öğrenim gördü. Milli Güvenlik Akademisi ve Silahlı Kuvvetler Akademisi’nin birleştirilmesiyle teşkil edilen ve bu yıl ilk mezunlarını veren Silahlı Kuvvetler Yüksek Sevk ve İdare Akademisi’nden iki dönem halinde 119 kurmay subay, öğretimimizin bir parçası olan kıta ve karargahlarda kurmay olmayan subaylarımızın komutanlık ve karargah subaylığı niteliklerini geliştirmeye yönelik komutanlık ve karargah subaylığı öğreniminden iki dönem halinde 199 subay, mesleki ilgili ve sosyal bilim alanlarında yüksek lisans ve doktora eğitimi veren Strateji Araştırma Enstitüsü’nden 18 subay, 18 sivil öğrenci mezun oldu. Diplomalarını alacak olan kuvvet harp akademilerinin mezun subaylarının sayısının Kara Harp Akademisi’nden 12’si jandarma subay olmak üzere 82, Deniz Harp Akademisi’nden 36, Hava Harp Akademisi’nden 51 olmak üzere toplam 169. Ayrıca gurur duyduğumuz diğer bir husus ise akademilerimizde eğitim gören 19 dost ve müttefik ülkeden 59 subayın eğitimlerini tamamladı. Bu yıl misafir askeri personel dahil toplam mezun sayısı 582. 1935 yılından bugüne kadar 41 dost ve müttefik ülkeden 59 subayı mezun eden Harp Akademilerimiz, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin gelişen uluslararası askeri eğitim ve işbirliği faaliyetleriyle beraber verdiği kaliteli eğitim ve öğretime paralel olarak yükselen uluslararası saygınlığı nedeniyle her yıl artan sayıda misafir askeri personele ev sahipliği yapıyor.”

Şunu unutmayınız ki, Türk milleti, kurmaylığın tarihi saygınlığına uygun davranış göstermeniz konusunda son derece duyarlıdır. Sizler yakanızdaki renk ve apoletlerinizdeki yıldızla ifadesini bulan kurmaylık saygınlığını muhafaza etmek ve güçlendirmek için büyük bir sorumluluğu da üstlenmiş bulunmaktasınız. Bu unvan ve sorumluluk ancak tevazu ile bütünleşirse değer kazanır. Değerli arkadaşlarım; ilmen, bedenen ve ruhen sürekli kendinizi geliştirme çabası içinde olunuz. İnsanları sevk ve idarede insan ruhunu tahlilin önemli ve öncelikli olduğunu, insan ruhuna inmenin yolunun da onu sevmek, korumak ve örnek olmaktan geçtiğini unutmayın. Komutanlığın ilmi esaslara dayalı, serbest ve yaratıcılık gerektiren bir sanat olduğunu biliyorsunuz. İlim doğruyu, sanat güzeli bulmaktır. Komutan ikisini beraberce bulandır. Bu özelliklere haiz komutanlar olun. Unutmayınız ki silahlı kuvvetlerimizi yüce milletimiz nezdinde güçlü kılan hususlar; bilgili ve bilinçli olarak kavranmış Atatürkçü düşünce sistemine bağlılık, yüksek disiplin anlayışı, silah arkadaşlığı ifadesinde bulunan birlik, beraberlik ve dayanışma ruhu, yüce milletimizin güven duygusu ve milli iradeye saygıdır. Biliniz ki, yüce Türk milleti ordusunu sevgiyle bağrına basan bir millettir. Bu sevgiye layık olun. Bu düşüncelerle müteakip yaşantılarınızda sizlere başarılar diliyorum.”

Akademide eğitim gören dost ve müttefik ülkelere mensup yabancı subaylara yönelik ise Korgeneral Akbaş, şunları söyledi:
“Sizler, öğrenci subay olmanın yanı sıra ülkelerinizin dostluk elçileri ve uluslararası barışın temsilcileri olarak aramıza katıldınız. Varlığınız eğitim ve öğretimimizde çok değerli boyutlar kazandırdı. Bilgi, birikim ve katkılarınız ile samimi ve yapıcı paylaşımlarınız, sınıf arkadaşlarınız, öğretim elemanları ve komuta kademesi tarafından her zaman takdirle anılacak.”

Akbaş, konuşmasını şöyle tamamladı:
“İki yıl boyunca dikkat ve imtina ile yetiştirdiğimiz, silahlı kuvvetlerimize taze bir güç ve dinamizm katacaklarına inandığımız, kazandıkları
niteliklerle övündüğümüz, başarılarıyla gurur duyduğumuz ve duyacağımız, geleceğimizin teminatı olarak gördüğümüz, güven ve kıvanç kaynağımız genç kurmay subaylarımızın; Türk mühendisi ve işçisinin ürettiği ALTAY muharebe tankıyla, milli savaş gemisiyle, Hürkuş ve milli muharip uçağıyla, kendi uydusu ve kendi savunma sanayisinin ürettiği özgün harp ve silah araçlarıyla aziz vatanımızın bekası, yüce milletimizin selameti için her zaman canlarını seve seve feda edeceklerine inancımız tam. Harp Akademileri Komutanlığı olarak yüce milletimizin bize duyduğu güvene layık olacak şekilde yılmadan, yorulmadan, geleceğin komutan kurmay subay ve diğer askeri personelini en iyi şekilde yetiştirme konusundaki kararlılığımız artarak devam edecek.”

“Aldığımız eğitim çağa uyum sağlıyor”

Öğrenciler adına konuşmayı, Hava Harp Akademisi birincisi Hava Pilot Kurmay Üsteğmen Engin Abdan yaptı. Harp Akademileri’nden mezun olmanın mutluluğunu yaşadıklarını anlatan Abdan, aldıkları eğitimin, çağa uyum sağlayabilecek yöneticilik, liderlik, komutanlık vasıflarını kazandırdığını aktardı.

Abdan, şunları söyledi:
“Geleceğin harekat ortamı, ulusal çıkarların söz konusu olduğu her yerde, sürdürülebilir, müstakil ve gerektiğinde müşterek birleşik harekat icra edebilme yeteneğine sahip olunmasını zorunlu kılacak. Bu nedenle, değişik görevleri ifa edebilecek, yüksek teknolojiye sahip, çok rollü ve dinamik birliklere ihtiyaç duyulmaktadır. Değişen güvenlik ortamında, her an her yerde bulunma ve bu maksatla büyük kuvvetlere sahip olma özelliği yerine nitelikli, süratli, dinamik ve esnek yapıya sahip kuvvetler öne çıkıyor. Diğer taraftan, kullanılan sistemlere ve karar alma sürecine katkı sağlayan teknolojik unsurlara rağmen eğitimli ve nitelikli personel kritik önemini koruyor. Bu noktadan hareketle, Harp Akademileri’ndeki eğitimlerini tamamlayan bizler, mensup olduğumuz kuvvetin niteliklerini özümsemiş, diğer kuvvetlerle müşterek çalışabilen, doğru gücü ve bu gücün doğasına uygun komuta kontrol noktasını ortaya çıkarabilen teknolojik gelişmeleri ve karar destek yazılımlarını yerinde icrayı ve inisiyatifi artıracak şekilde oluşturabilen, son yıllarda icra edilen harekat ile birlikte gündeme gelen ve müşterekliği öngören yetenek tabanlı planlama, etki odaklı harekat gibi modern harp kavramlarına uygun olarak, kuvvetlerin kendi varlıklarını koruyarak tüm imkan ve kabiliyetlerin birlikte kullanılmasını sağlayabilen kurmay subaylar olmayı hedefliyoruz. Mezuniyetimizle geldiğimiz noktanın ulaşılması nihai hedef olmadığını, aksine yeni bir başlangıç olduğunu biliyoruz.”