Haklarımı verirsen büyürüm

Güncelleme Tarihi:

Haklarımı verirsen büyürüm
Oluşturulma Tarihi: Haziran 02, 2014 09:03

Drama çalışmalarının ilk günüydü. Hiç tanımadığın biriyle arkadaşlık kurmaya çalışmak gibi bir şeydi bu. Tutuk, temkinli yanıtlar, meraklı bakışlar vardı salonda.

Haberin Devamı

Ne istenirse onu vermeye koşullanmış olduğumuzdan olsa gerek, ilk yanıtlar birbirini kopyalıyordu. Drama uzmanı çok geçmeden öğrencileri konuşturmaktan vazgeçti ve çeşitli oyunlar oynamak üzere bir grubu sahneye çağırdı. Tanışma ve basit odaklanma oyunlarıyla ileride yapacakları rol üstlenme faaliyetine hazırlıyordu öğrencilerini. O gün benim için tanımak, tanıtmak, kendini ifade etmek ve önyargılardan kurtulmak üzerine bolca düşündüğüm bir gün oldu... Sonraki günlerdeki drama eğitimlerinde de zaman zaman düşündüm, duygulandım.

Çalışmaların sonlarına doğruydu. Altı haftada ne çok şey değişmişti. Artık rol üstlenme oyunları öğrenciler tarafından sahnede büyük bir ustalıkla sergileniyordu. Hayal güçlerini harekete geçirebiliyor, duraksamadan ve çekinmeden rollerinin içine girebiliyorlardı. Öğrencilerden biri anne diğer ikisi kardeş oldular. Skeci hep birlikte kardeşlerden birinin günlüğü üzerine kurguladılar. Meraklı anne çocukları okuldayken günlüğü okudu. Eve dönen çocuklar günlüğün yer değişmiş olduğundan okunmuş olduğunu anladılar. Anne, “Elimi sürmedim odanı düzeltirken tozunu aldım” diyerek çocuğuna yalan söyledi. Çocuk üzgündü, çünkü günlüğünde arkadaşının kendisiyle paylaştığı sırlar da vardı ve şimdi artık annesi bile bunları biliyordu. Yalan yalanı, yanlış yanlışı doğurdu ve bu küçük yalan sahnede kocaman bir yalan yumağına dönüştü.
Onları izlerken gözlerim doldu, boğazım düğümlendi. Ben de aynı hataları yapmıyor muydum? Çocuğumu korumak adına, onun özelini hiçe saymışlıklarım bir bir hesap sordu. Haksızlığımı, anlayışsızlığımı yüzüme vurdu. Onların küçük ve masum dünyalarını, kendi büyük korkularımızla nasıl da berbat ettiğimizi anladım. Minik yüreklere nasıl da ilk güvensizlik tohumlarını serptiğimizi...

Haberin Devamı

“Anlamak ve farkına varmak!”

“Anlamak” ve “farkına varmak” için dramanın bir fırsat olduğunu da anladım o gün.
Bu fırsatı YEKÜV (21. Yüzyıl Eğitim ve Kültür Vakfı) ‘Demokrasi ve Haklarım için Buradaydım, Buradayım ve Burada Olacağım’ başlıklı bir Avrupa Birliği Projesiyle, İstanbul’da Kadıköy, Avcılar, Beyoğlu, Adalar ve Şişli olmak üzere beş farklı ilçede beş okulda 11-14 yaş arası 200 öğrenci, 200 veli ve 100 öğretmenden oluşan toplam 500 kişiye sunuyor. Proje, Demokratik Vatandaşlık ve İnsan Hakları Eğitimi Programı kapsamında Türkiye’de T.C. Hazine Müsteşarlığı’na bağlı Merkezi Finans ve İhale Birimi ile Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yürütülüyor. 22 yıldır eğitim dünyasına çeşitli projeler ve ağırlıklı olarak üniversite öğrencilerine sağladığı karşılıksız burslarıyla katkı sunan YEKÜV, bu Projeyle eğitimde bir kez daha fark yaratmayı başardı.

Haberin Devamı

Projede yaratıcı drama ve rol üstlenme oyunlarıyla çocukların hayal gücünü harekete geçirerek insan hakları ve demokrasi kavramlarını içselleştirmeleri hedeflendi. Tiyatro sanatçıları Nedim Saban ve Asuman Çakır tarafından gerçekleştirilen drama eğitimlerinde, bu hedefe uygun olarak, çarpıcı sonuçlar elde edildi. Bunlar arasında, ailenin çocuklar üzerinde özellikle pasif baskıyla kurdukları hayallerini, çocukların olgunlukla karşılayıp, anlayıp o yönde hareket etmesi, durumu kabullenip, kendisinden başkaca bir şey beklenemeyeceğine inanmaları çocuklarda görülen önemli bir saptamaydı.

Diğer yandan seçilen okullarda gerçekleştirilen veli ve öğretmenlere yönelik seminer ve çalıştay faaliyetlerinde de ilgili saptamalar katılanlara aktarıldı. Bu faaliyetlerin sonunda her bir okulda eğitimlere katılanların konuyla ilgili görüşlerini yansıtan afiş çalışmaları gerçekleştirildi. Veli ve öğretmenlerin demokrasi ve haklar kavramları üzerinden yaptıkları afiş çalışmalarında ilginç anlar yaşandı. Her okuldan bir öncünün ortaya attığı bir sözcükten başlayarak türetilen fikirlerin katılımcı bir yöntemle adeta ete kemiğe bürünmesi değişik ve zihin açıcı bir faaliyet oldu. Kimi afişte kum saati, kimi afişte bahar, kimi afişte madenci çocuğu temaları kullanılarak demokratik hakların vurgusu yapıldı.

Haberin Devamı

Bütün bu sonuçlar ve faaliyetlerin belgeseli proje sonunda bir gala gecesiyle kamuoyuyla paylaşılacak. Ama galiba en anlamlı sonuç, öğrencilerin yaşadığı deneyim ve değişim oldu, tabi YEKÜV Yönetim Kurulu adına Projeyi izleyen bir yazar olarak benim de...

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!