Güncelleme Tarihi:
Araştırmaya göre, her beş işverenden biri geleceğin iş dünyasına adapte olunabildiği takdirde teknolojik gelişmelerin iş imkânlarını artıracağını, her 10 işverenden altısı ise çalışan adaylarının doğru becerilere sahip olması ve öğrenmeye, uygulamaya ve adaptasyona hazır olması halinde çalışan sayısını aynı tutacağını ya da artıracağını belirtiyor.
İşverenlerin yüzde 90’dan fazlası ise önümüzdeki iki sene içinde işletmelerinin dijitalleşme trendinden etkileneceğini düşünüyor. Yeni teknolojiler çalışanların ve kurumların çok daha gelişmiş uzmanlıklara sahip olmasını gerektirecek. 2016’da McKinsey tarafından yapılan bir araştırma, bugün insanların ücret karşılığında yaptığı işlerin yüzde 45’inin teknoloji sayesinde makinalar tarafından otomatik olarak yapılabileceğini ortaya koydu. Dijitalleşme çağında, belki de henüz adı bile duyulmamış işlerde kalıcı olmak için hızla yeni beceriler edinmek ve bunları daha sık kullanmak gerekecek. Bu çağda beceri ve yetenek şimdiye kadar olduğundan daha değerli olacak. Z neslinin sahip olacağı mesleklerin yüzde 65’i ise henüz dünya üzerinde olmayan meslekler olacak.
ÖĞRENME İSTEĞİ EN BÜYÜK GÜÇ
ManpowerGroup Türkiye Genel Müdürü Reha Hatipoğlu araştırma sonuçlarını şöyle değerlendirdi: “Dijitalleşme ve teknolojideki gelişmeler hayatın her evresini etkilerken, mutlaka iş dünyasını da etkilemesi bekleniyordu. Araştırma da bize bu durumu kanıtladı. Genel kanı dijitalleşmenin ve teknolojideki gelişmelerin işsizliği tetikleyeceği yönündeydi. Raporumuz bunun tersine bir beklenti ortaya koyuyor. Özellikle kısa vadede Türkiye dahil birçok ülkede bırakın işsizlik yaratmasını, yeni iş alanları çıkartacağını gösteriyor. Dolayısıyla içinde bulunduğumuz Yetenek Devrimi çağında, bir işte kalıcı olmak ve bir çalışan olarak değerini korumak için öğrenme isteği ve yetisine sahip olmak en büyük güç olacak. Artık doğru becerilere sahip olanlarla geride kalma riski taşıyanlar arasındaki açığı kapatmak için harekete geçerek çalışanları geliştirmek için adım atma zamanı.”