Güncelleme Tarihi:
Galatasaray Lisesi’nin 534’üncü kuruluş yıl dönümü, lisenin Beyoğlu’ndaki tarihi eğitim binasında Galatasaray Eğitim Vakfı tarafından düzenlenen törenle kutlandı. İnan Kıraç, törende yaptığı konuşmada, bu yıl 50’nci yılını kutlayan mezun sayısının 92 olduğunu, 13 kişinin vefat ettiğini belirterek, 10 kişiye ulaşamadıklarını ve törene 69 kişinin katıldığını söyledi. Galatasaray Eğitim Vakfı’nın en büyük bağışlarını bu toplantıdan sonra aldığını dile getiren Kıraç, “Nesiller arasında acayip bir farklılık olmaya başladı. Çocuklarımızla konuşurken bile şaşırıyoruz. Bizle konuşurken elleriyle istediği bilgileri istediği kişiye veriyor. Ne öğrenmek isterse internete giriyor ve bilgiyi alıyor. Dolayısıyla eskisi gibi birbirimize bağlılığımız ne kadar devam edecek, nerede interneti kullanacağımız, Galatasaray’ın verdikleri nerede kalacak? Bunların muhakkak tartışılması ve bir çare bulunması lazım. Yoksa birbirimizle konuşamayan, anlamayan bir yapıya dönüşeceğiz diye bir korkum var” diye konuştu. Son 10 senede Türkiye’nin en iyi talebelerinin Galatasaray Lisesi’nde okuduğunu ve kuradan çıkan çocukların da lisenin öğrencileriyle bir noktada birleştiğini anlatan Kıraç, “Ne sizler gibi ne de bizler gibi bu çocuklar. Tek gayeleri çalışmak. Sabahlara kadar bütün laboratuvarları, kütüphaneleri açık tutuyoruz. Bu çocuklar okuldan mezun oldukları an İngilizce, Fransızca ve Latince’yi bilir halde oluyorlar. En iyiyi alan bir yapıyız” diye konuştu.
“Bu yeni çağda eğitim çok önemli”
İnan Kıraç, Osmanlı’nın okuyan çocukları askere almama kararı olmasına rağmen, kumandanların Alman olmaması nedeniyle çocukların da askere alındığını ve Çanakkale Savaşları’nda çok sayıda Galatasaraylı gencin hayatını kaybettiğini hatırlattı. Atatürk’ün yanında bulunan ve Cumhuriyet’e inanan 71 kişiden 23’ünün Galatasaray mezunu olduğunu anlatan Kıraç, Atatürk’ün Galatasaray Lisesi Müdürü’nü önce mebus, ardından meclis başkanı yaptığını, dolayısıyla Atatürk’ün Galatasaray’a düşkünlüğünün bundan olduğunu söyledi. Kıraç, “Bu yeni çağda eğitim çok önemli, fakat bir acı tarafı daha var. Eğitimde de son 20 senede çok gerilemişiz. Bir tek Galatasaray veya Galatasaray gibi 4-5 okulla bir yere varmamız mümkün değil eğer dünyanın ilk 20’si içinde kalacaksak” ifadelerini kullandı.
“Yanan binayı teslim ettiğim gün ayrılacağım”
Galatasaray Üniversitesi’nin kuruluşuyla ilgili bilgi veren Kıraç, “Geçtiğimiz yıllarda İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü binası yandı. Ardından üniversitemizin bahçesindeki taş binayı istediler, ‘alırız’ dediler. Sonra anladılar ki Galatasaray’dan bir şey alamıyorlar çünkü Galatasaray’ın her şeyi üniversitesine ait. Bazen genç arkadaşlarıma onu söylüyorum. Artık Galatasaray bir bütün. Ne olur bu ayrımları yapmayın. Galatasaray liseli de üniversiteli de kulübü de. Birlik ve beraberlik şart. Bu olmadığı takdirde bir şey olmuyor” diye konuştu. Vakıf olarak 35 yılda 240 projeyi hayata geçirdiklerini, bu devrede de 304 milyon dolar para toplandığını ve Galatasaray için kullanıldığını anlatan Kıraç, mezunlara Galatasaray Eğitim Vakfı’na maddi katkıda bulunmaları çağrısı yaptı. İnan Kıraç, Galatasaray Üniversitesi’nde çıkan yangının üzerinden 35 ay geçtiğini hatırlatarak, şunları söyledi:
“Bugüne kadar bir netice alamadım. Başlangıcı çok doğru, hiç bir sorun yok, avan proje kabul edildi, onda da sorun yok. Ama kalktı bir Galatasaraylı mezunumuz ihbarda bulundu ve bizi kilitledi. Oradaki 3 bina, bizim zamanımızda bildiğimiz ve 3’üncü derece tarihi eserdir. Bu birinci dereceye çevrildi, birileri çevirdi. Dolayısıyla orada kilitlendik. ‘Niye kurum çalışmıyor?’ diye kurumu tehdit ettim. ‘Yaparsanız, bunu böyle çıkarırsanız sizi mahkemeye vereceğim’ dedim. Bunu muhakkak aşacağım. Bu mücadelenin içine bilfiil giriyorum. Başka çaremiz yok. Hem rektörüm hem müdürem hem de başkanlarım öyle zannediyorum ki bizi yalnız bırakmayacaklar. Küçük ve yanlış şeyler yapıyoruz. Bazı yanlışlar yapıyoruz. Bin mektup yazdılar bana. ‘Nerede? Niçin? Neden?’ Diyorum ki her şeyi, herkesin önünde konuşamam ama bunu anlatmak mümkün değil. Her şeyi herkesin önünde konuşmak kadar yanlış bir şey yok. Hele ki bugünkü Türkiyemizde. Bunu aşacağız. Bu 35 ayın bedeli de başka şekilde ağır.” Bundan önceki toplantıda bir söz verdiğini hatırlatan Kıraç, duygulanarak “Geçen yıl 77 yaşındaydım. Yanan binayı teslim ettiğim gün ayrılacağım sözü. Bitirince ayrılacağım” diyerek, konuşmasını tamamladı.
“50 yıl önce okula giren 10 kız öğrenciden biriyim”
Galatasaray Lisesi Müdürü Meral Mercan 1965 yılının kendisi için özel bir yanı olduğunu, lisenin bu yılda karma eğitime geçtiğini ifade ederek, 50 yıl önce okula giren 10 kız öğrenciden biri ve şimdi okul müdürü olarak hitap etmekten ayrı bir mutluluk duyduğunu dile getirdi. Lisenin, eğitim ve öğretimde ulaştığı başarı düzeyini sürekli yükselttiğini anlatan Mercan, lisenin akademik başarılarıyla ilgili şu bilgileri verdi:
“Lisans yerleştirme sınavında 3 öğrencimiz, 4 farklı puan türünde, 4 Türkiye şampiyonluğu, bir öğrencimiz Türkiye ikinciliği, ilk 10’da yer alan 8 öğrencimiz 21 farklı derece, ilk binde yer alan 79 öğrencimiz 405 farklı derece kazanmışlardır. Yurtdışına başvuran öğrencilerimiz ABD, Almanya, Fransa, İngiltere ve Kanada’da 50 farklı üniversiteden kabul almışlardır. Yurtdışında okumayı tercih eden 11 öğrencimiz, dünyanın en prestijli üniversitelerine kayıt yaptırmayı tercih etmişlerdir. Öğrencilerimizin burada aldıkları eğitim, başarılarını arttırarak sürdürmelerine olanak tanımaktadır. Türkiye’nin en iyi öğrencilerini alan bu okulun üniversite sınavlarında gösterdiği başarı doğallaştırılabilir. Ancak lisemizde öğrenim gören öğrencilerimizin üçte biri, Galatasaray İlkokulu’ndan sınavsız geçiş yapan öğrencilerimizdir.”
Özhan Canaydın adına ödül verildi
Galatasaraylılar Derneği Genel Sekreteri Mehmet Selim Yavuz da derneğin çalışmaları ve projelerine ait bilgi verdi. Törene, Galatasaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ertuğrul Karsak’ın yanı sıra eski mezunlar katıldı. Galatasaray Eğitim Vakfı tarafından 5 yıl önce hayatını kaybeden eski Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Özhan Canaydın adına spor ödülleri verildi. ENKA Spor Kulübü’nden tenisçi Çağla Büyükakçay’ın ödülünü annesi Seçil Büyükakçay, GS Kulübü Yelken Takımı’ndan Deniz Çınar ve Ateş Çınar, Galatasaray Üniversitesi Futsal Takımı adına takım kaptanı Burak Demir, Galatasaray Lisesi Atletizm Takımı’ndan Necmettin Berk Yoleri ödüllerini, Özhan Canaydın’ın oğlu Murat Canaydın’ın elinden aldı. Törende daha sonra 1940 mezunu Necdet Bayraktar ve 1965 mezunu 69 kişiye berat ve madalyaları verildi. Öte yandan lise binasına asılan, üzerinde yanan Galatasaray Üniversitesi’nin fotoğrafı ile “2 sene 10 ay 15 gün” yazılı pankart dikkati çekti.