Güncelleme Tarihi:
39 yaşındaki matematik öğretmeni Eser Dilsöz’ün ilkokul ve lise yılları Bursa’nın Mustafa Kemalpaşa ilçesinde geçti. Boğaziçi Üniversitesi Matematik bölümünü kazandıktan sonra İstanbul’da yaşamaya başlayan Dilsöz, öğrencilik yıllarında öğretmen olmak istiyordu. O yıllarda Boğaziçi Üniversitesi Oyuncuları (BÜO) topluluğunda tiyatroyla tanıştı ve mezuniyetten sonra da gençlik oyunlarında sahne aldı. 2008 yılındaki üniversite mezuniyetinin ardından 11 yıl çeşitli özel okullarda öğretmenlik yaptıktan sonra, pandemide öğretmenliğe ara verdi ve o dönemde tiyatroya yeteneğiyle öğretmen kimliğini birleştirme kararı aldı. Ondan sonra da sınıfı sahnesi oldu.
Öğretmenlik hayatı boyunca öğrencilerini gözlemleyerek edindiği tecrübe sonucu yarattığı kukla Can karakteriyle ‘1’de bana s0r’ isimli YouTube kanalında matematik anlatan Eser Dilsöz, derslerin ortaokul öğrencileri seviyesinde olduğunu söyleyerek; “Dersler, Can isimli kukla öğrenciyle biraz atışma şeklinde ilerliyor. Can, matematiğe karşı ön yargılı, hayta bir öğrenci. Sürekli dersi kaynatmaya çalışıyor. yani amaç çocuklara ‘Can’a matematiği sevip, öğrenirse herkes öğrenir’ mesajını vermek. Diğer yandan Can’ı oynatan arkadaşımız Bülent Aksu, eskiden matematiği kötü bir öğrenciymiş, biraz kendi küçüklüğünü oynuyor aslında. Verdiği tepkilerin birçoğu gerçek ve o da öğreniyor” diyor.
MATEMATİK GÜNLÜK HAYATTA NE İŞE YARAYACAK?
Videolarında markette alışveriş yapan anne ve oğlunun hesaplamalarından hareket eden ya da bir yolculuk sahnesi canlandıran Eser öğretmen, “matematik günlük hayatta ne işimize yarayacak” diyen öğrencilere şöyle yanıt veriyor; “Matematiği bir deniz gibi düşünmek gerekir. Deniz bazıları için ekmek kapısı, bazıları için keyifli manzara, bir başkası için hobi olabilir. Matematik bizim doğayı anlamlandırma biçimimiz, bir örüntü bilimi. Zihnimiz de bir nevi örüntü oluşturmaya programlı. Matematikle uğraşmak demek hayat pratiklerimizin de gelişmesi demek, problem çözme becerimizi geliştiriyor. Çocukların bu beceriyi kazanması çok önemli."
MİZAH DUYGUSUNA HİTAP EDİYOR
Ders anlatım videolarında mizah ve müziği de etkili bir enstrüman olarak kullanan Dilsöz; “Çocukların mizah duygularına hitap etmek çok önemli bir nokta. Dünyaca ünlü eğitimci Ken Robinson; ‘Eğitimin kalbi, öğrenci ile öğretmen arasındaki ilişkide yatar. Diğer her şey bu ilişkinin nasıl verimli ve başarılı olduğuna bağlıdır ‘ demiş. Mizah interaktif öğretime yardımcı bir unsur. Çektiğim videolarda matematiği, ekipçe bestelediğimiz şarkılarla da anlatıyorum. Matematik şarkılarını müzik platformlarında albüm haline dönüştürmeyi de planlıyorum.
MATEMATİĞİN ‘ÖCÜ’ OLMADIĞINI GÖSTERMEK
Çocuklarda matematiğe karşı çok fazla önyargı olduğu değerlendirmesini yapan Eser Dilsöz bunda yetişkinlerin de payı olduğunu anlatırken şunları söyledi; "Dünya nüfusunun 5’te 1’i çok yüksek matematik kaygısı yaşıyor. Çocuklar kaygıyı sünger gibi çeker. Bu kaygıda aileler ve öğretmenlerin de payı var. Çocuklarına “benim de zamanında matematiğim kötüydü" cümlesini dillendiren ebeveynlerin çocuklarında matematik başarı oranlarının düşük olduğunu gösteren araştırmalar var. Burada bu bilimin ‘öcü’ olmadığını göstermek istiyorum.
FENOMEN ÖĞRETMEN DEĞİLİM
Tartışma konusu fenomen öğretmenlik ile yeni nesil öğretmenliğin karıştırılmaması gereken kavramlar olduğunu söyleyen Dilsöz; “Yeni nesil öğretmenlik, yeni nesil sorularla gündeme gelmiş ve o zamanlar tartışılmış bir kavram. Normal öğretim kalıplarının dışına çıkarak öğrenciler üzerinde entelektüel bir etki bırakmayı amaçlıyorum. Kendime fenomen öğretmen diyemem çünkü hedefim öğrencilerin obje olarak kullanıldığı içerikler üretmek değil. Çocukların bakış açıları okul kalıplarının dışında, dolayısıyla o kalıpları öğretmen olarak kırmazsanız ilerleme gösteremiyorsunuz” şeklinde konuştu.