Eyvah okullar açılıyor

Güncelleme Tarihi:

Eyvah okullar açılıyor
Oluşturulma Tarihi: Eylül 02, 2024 10:33

Arama motorunun istatistiklerini incelediğimizde 4-17 Ağustos tarihleri arasında yüzde 100 oranında “okullar ne zaman açılıyor” anahtar cümlesinin tarandığını görmek mümkün. Bu aramanın, veliler tarafından mı yoksa öğrenciler tarafından mı yoğunlukla yapıldığını ne yazık ki kestiremeyiz. Ancak görülen o ki, okul açılıyor ve arama yapan birileri, bu durum için hazırlanmaları gerektiğini biliyor.

Haberin Devamı

Peki kimler, nasıl hazırlık yapıyor? Aslında fark edilmesi gereken en önemli konu, günümüz öğrencileri okula gitmek istiyor mu? Gözlemlediğimiz öğrenci gruplarının sözsüz ve sözlü ifadeleri ile görüşülen velilerin ifadeleri kimsenin okula hazır olmadığı. Özellikle öğrenci boyutuna baktığımız zaman; ilkokul, ortaokul veya lise kademesi fark etmeksizin öğrencilerin çoğunun okulların açılmamasını istediklerini görüyoruz.

ÖĞRENCİLER NEDEN OKULA GİTMEK İSTEMİYOR?
Gerek teknolojinin hayatımızda en çok değer gören olması gerekse COVID sonrası okula uyumun sağlıklı bir şekilde oluşturulamaması, öğrencileri zaman içerisinde okuldan soğuttu. Ayrıca günümüz öğrencilerinin çoğunluğu ne yazık ki dijital bağımlı halde yaşamlarını sürdürmektedir ve o platformdan gerçek yaşantıya iniş sağlayamıyor. Diğer bir ifade ile dijital ortamdan ayrılmak istemeyen bir grup ile karşı karşıyayız.

Öte yandan ne yazık ki okulun, geleceği için gerekli olmadığını düşünen ortaokul ve lise öğrenci grupları var. Bu grupların bazıları; okulun, kendilerini yorduğunu ve üniversite tercihlerine yönlendirme yapamadığını düşünürken bazıları da seçmeyi planladıkları meslekler için (influencer’lık, tiktoker’lık, blogger’lık, vs) okuldaki derslerin katkısının olmadığını düşünüyorlar.

AİLEDEN AYRILAK İSTEMİYOR
İlkokul kademesindeki öğrenciler için ise okul, oyun alanlarından zorla uzaklaştırılma sebepleri ve sıkıcı bir yer. Özellikle birinci sınıfa başlayanların bazıları için de okul, ailelerinden ayrılma nedeni olduğundan sevilmeyendir.

Her ne kadar araştırmalar; okul ortamında öğretmen eşliğinde öğrenmenin kalıcılığından ve planlı ve sistemli öğrenme sürecine aktif katılan öğrencinin çok yönlü beceri geliştirebildiğinden bahsetse de günümüz öğrencilerini bu ortama katabilmek günden güne zorlaşıyor. Yukarıda bahsettiğim nedenlerin yanında ve bahsedilenlerin de çıktısı olabilecek birçok nedene dayalı olarak öğrenciler okuldan uzaklaşabiliyor. Bunlardan bazıları :

Haberin Devamı

DERSE ODAKLANMA SORUNU
* Sınırlandırılmış saatler içerisinde uzun bir süre okulda olmaktan hoşlanmama
* Okuldaki derslere odaklanma sorunu yaşama
* Yeni bilgiler öğrenme istekliliğinin olmaması ve bu istekliliğin sağlanamaması
* Anlatılanları anlamama ve öğretmenlerinden bekledikleri desteği görememe
* Sınıf arkadaşları ile beklenilen iletişimi kuramama
* Ödev ve sınav kaygısı hatta okul kaygısı
olarak sıralanabilir.

OKULA NASIL HAZIRLANILMALI?
Her şeyden önce veliler, hangi yaş olursa olsun çocuklarının sözsüz ifadelerini de anlamaya çalışmalılar. Böylece sorunun büyüklüğünü tanımlayabilirler. Tanımladıktan sonra, okulun gerekliliğini çocuklarına dolaylı yollarla fark ettirmeliler Bunu çocuklarına “Okul hayatımız için çok önemlidir... Bak ben de okudum ya da ben okuyamadım…” gibi söylemler ile değil çocukların ilgilerini çekebilecek kişi veya olaylar yardımıyla sorulan sorularla kendi çıkarımlarını oluşturtarak sağlamalı. Örneğin, futbol meraklısı bir çocuğa; “futbol için eğitim gerekiyor mu?, Herkes iyi bir futbolcu olabilir mi?, Kimler daha iyi futbolcu sence?, Neden daha iyi?” gibi sorulan sorular ile çocuğu, eğitimin öneminden okulun faydalarına uzanan bir yolculuğa yönlendirebilmek mümkün. Önemli olan çocuk ile sağlıklı bir sohbet atmosferi oluşturabilir.

DİJİTALDEN UZAK
Sınavcı öğrenci diye tanımlanan LGS ve YKS sınavları için hazırlık yapan gruplar hariç diğerlerinin çoğunluğu okul derslerinden uzaklaşmışlar. Artık yavaş yavaş çocuğu okul kurallarına döndürme yani okula ısındırma zamanı. Düzensiz uyuyan çocuğun düzenli uykuya geçmesi, derslerine ait bilgilerini hatırlatıcı küçük küçük etkinliklerin uygulanması gerekirse çocukların çok sevdiği YOUTUBE üzerinden derslerle ilgili kısa videoların izletilmesi ve tabi izlenilen konular üzerinde veliler ile paylaşımlarda bulunabilmesi sağlanmalı.

Öğretmenlere de çok görev düşüyor. Çünkü yukarıda da bahsedildiği gibi okuldan uzaklaşmış öğrenci grupları ile karşılaşacaklar. Bunun için öncelikle öğrencileri sıcak karşılamaları ve onları öğrenme sürecine katabilmeleri önemli. Öğrenme sürecinde öğrencilere ne kadar rol verirlerse öğrenciler okul ortamına daha da ısınırlar.

Öğretmenler, sadece derslerin içeriğini verme telaşında olmamalı, öncelikle öğrenciyi kazanma telaşında olmalı. Öğrenciyi sürece katamadıktan sonra aslında öğretmen öğrenme kapısını hiç açamamıştır. Dijital dünyanın renkleri arasında gezinen öğrenci kitlesini dikkate alırsak artık günümüz öğretmeninin öğrencilerin ilgisini çekebilmesi için kendini yenileyebilmesi gerekmektedir. Öğrencilerin oyun ve eğlence için tercih ettikleri platformlara alternatif olarak, dersi eğlenceli ve dikkate çekici ama bir o kadar da öğretici hale getirecek dijital kaynaklardan faydalanılmalı.

Haberin Devamı

PROF. DR. VESİLE ALKAN KİMDİR?
Pamukkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nde Sınıf Eğitimi Anabilim dalı başkanı. Lisans ve yüksek lisans eğitimini Pamukkale Üniversitesi’nden, doktora eğitimini de İngiltere Nottingham Üniversitesi’nden Türkiye’deki ilkokul öğrencilerinin matematik kaygıları ile öğretim strateji ve stilleri arasındaki ilişki (The Relationship between Teaching Strategies and Styles and Pupils’ Anxiety in Mathematics at Primary Schools in Turkey) tezi ile aldı. Başlıca çalışma alanları; matematik kaygısı, matematik öğretimi, öğrenme-öğretme süreci ve süreci etkileyen faktörler, öğretmen eğitimi ile sosyal bilimlerde ve eğitimde bilimsel araştırma yöntemleri.

BAKMADAN GEÇME!