Güncelleme Tarihi:
Eş anlamlı kelimeler ya da sözcükler, genel olarak aynı anlama gelen, birbirlerini birebir karşılayabilen ve birbirlerinin yerine kullanılabilen kelimeler olarak ifade edilirler.
Eş Anlamlı Kelimeler Nedir?
Yazılış ve okunuşları bakımından farklı fakat anlamca aynı olan kelimelere eş anlamlı kelimeler denir. Bu tür kelimeler birbirlerinin yerini tutabilir. Anlamda kelimelerin birisi genelde yabancı kökenlidir.
Eş Anlamlı Sözcükler Konu Anlatımı
Eş anlamlı kelimeler, cümlede birbirleri ile yer değiştirdikleri zaman cümlenin anlamında herhangi bir değişiklik ve bozulma olmaz. Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları cümle içindeki kullanımlarından belli olmaktadır. Bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları da olabilir.
Eş Anlamlı Kelime Örnekleri:
Kıymet-değer, cevap-yanıt, yıl-sene, deprem-zelzele, konuk-misafir, metot-yöntem, eylem-fiil, araç-vasıta, uygarlık-medeniyet, olanak-imkan, ivedi-acele, fakir-yoksul, imtihan-sınav, mesele-sorun, kelime-sözcük; abide-anıt, adalet-hak, ara-fasıla, acele-çabuk, adet-sayı, aşk-sevgi, acemi-toy
baş-kafa, aciz-güçsüz, akıl-us, beyaz-ak, aleni-açık, ün-şöhret, tam-eksiksiz, arzu-istek, asır-yüzyıl, idare-yönetim, buluş-icat, anne-valide, amaç-gaye, aş-yemek, kırmızı-al, duygu-his, hasret-özlem,
atik-seri, ayakkabı-pabuç, bağışlama-affetme, bacı-kız kardeş, bonkör-cömert, cennet-aden eş anlamlı kelimelere örnek verilebilir.
- Bazı durumlarda anlamdaş yani eş anlamlı kelimeler, birbirinin yerini tutamaz.
Örnek: "Kara bahtlı" kelime grubunda kara kelimesinin yerine siyah kelimesi kullanılamaz. Çünkü iki kelimenin kökeni ne olursa olsun anlamdaş, yakın olabilmesi için aynı anlam özelliğini taşımaları gerekmektedir.
- Türkçe kelimeler arasında eş anlamlılık olabilir.
Örnek: deprem- yer sarsıntısı-zelzele
kimi zaman- ara sıra- zaman zaman
arada bir- bazen
- Aynı varlığı, kavram ya da durumu ifade eden yazılışları ve söylenişleri farklı ama anlamları aynı olan sözcükler açıklandığı üzere eş anlamlıdır. Eş anlamlı sözcükler, dilimize yabancı dillerden giren sözcüklerin Türkçedeki karşılıkları ile kurdukları ilişkiden doğmuşlardır.
Örnek: kara-siyah, mektep-okul, talebe-öğrenci, pay-hisse, doktor-hekim, savaş-harp, anne-valide, ak-beyaz, duygu-his, hız-sürat, hasret-özlem, ün-şöhret, istek-arzu, misafir-konuk, buluş-icat, barış-sulh, okul-mektep, sade-yalın, amaç-gaye, kırmızı-al, aş-yemek, ad-isim, ilave-ek, sınav-imtihan, lisan-dil, müsaade-izin
- Sözcükler her zaman kullanıldıkları cümle içerisinde ele alınmalıdır. Tek başına eş anlamlı görünen sözcükler cümle içerisindeki kullanımlarında her zaman birbirlerinin yerini tutmaya bilmektedir. Bu durumu örneklerle açıklamak gerekirse
Örnek: siyah-kara
- Kara gözlü uzun saçlı bir kızdı.
(kara-siyah ile eş anlamlı)
- Yaşlı kadın, kara talihinden şikayet ediyordu.
(kara, siyah ile eş anlamlı değildir.)
Ak-beyaz
- Saçlarındaki beyazlar her geçen gün artıyordu.
(ak-beyaz ile eş anlamlı)
- Bakkaldan beyaz peynir almayı unutma.
(ak, beyaz ile eş anlamlı değildir.)
- Bir sözcüğün eş anlamlısı kullanıldığı cümleye göre değişebilir.
Örnek: Bu palto bana bol oldu. (geniş anlamında)
Bu yıl bol para kazandın. (çok anlamında)
Ekinler büyümeye ekimde başlıyor. (olgunlaşmak anlamında)
Kampanyaya katılım ve ilgi giderek büyüyor. (artmak anlamında)
- Aynı cümlede eş anlamlı sözcüklerin kullanılması gereksiz kullanım sebebi ile anlatım bozukluğuna yol açar.
Örnek: Buluş ve icatlar sayesinde yaşamımız kolaylaşıyor.
Toplumsal yardımlarla fakir ve yoksul gençlerin okumasına destek olunmalıdır.
Onun giyim beğeni ve zevkine birçok kişi güveniyor.
Delil ve kanıt yetersizliği yüzünden dosya kapandı.
Saçların düşen ak ve beyazları yüzünden yaşlı gözüküyordu.
Eli çok bonkör ve cömert bir insan olarak çevresinde tanınıyordu.
Cebinde akrep vardı sanki Ona pinti ve cimri denilmesi boşuna değil.
Üniversite sınavını kazanmak en büyük gayesi ve amacı idi.