Eğitimde başarının sırrı: Okul aile işbirliği

Güncelleme Tarihi:

Eğitimde başarının sırrı: Okul aile işbirliği
Oluşturulma Tarihi: Ekim 16, 2023 09:24

Uygar toplum sosyal yaşamını sürdürmek için çeşitli kurumlar oluşturuldu, eğitimin kurumsallaşması için de okullar kuruldu. Ancak eğitimi okulla sınırlandırmak mümkün değil. Çünkü eğitim, çocuk okula başlamadan önce okulöncesinde ailede, okul içinde ve okula paralel olarak okul dışında da devam eder.

Haberin Devamı

Bu durum okul içi ve okul dışı eğitimin birbiriyle tutarlı olmasını ve birbirini tamamlamasını zorunlu kılar. Bunun için de okul ve yaşam arasında bir kaynaşmanın sağlanması ve yetişkinlerin okul içinde gerçekleştirilen eğitimden haberdar olmaları büyük önem taşır. Bu bağlamda aile her dönemde çocuğun gelişimi ve eğitiminden sorumlu. Çocuğun okula başlamasıyla aile bu sorumluluğu okula devredemez; aksine ailenin sorumluluğu daha da artar. Çünkü aile bu sorumluluğu okulla paylaşır.

Günümüzde okullar, çağın gerekleri doğrultusunda öğrencilerin eğitim ihtiyaçlarını karşılamak ve öğrenciyi çok yönlü geliştirmek, kısaca eğitimin niteliğini artırmak için daha fazla çaba göstermek zorunda kalıyor. Nitekim, eğitimde başarılı olmuş okulların nitelikleri arasında ailelerin katkısını sağlama ailelerin desteğini alma oldukça önemli görülüyor.

Haberin Devamı

OKUL VE AİLE İŞBİRLİĞİ
Hızla değişen toplumsal yaşamın bir sonucu olarak okulların daha nitelikli eğitim sunabilmesi için; çocukların okul içinde ve okul dışında öğrendikleri arasında tutarlılık sağlanması, okul ve yaşam arasında bağ kurulması ve ailelerle sıkı bir işbirliği içinde olunması gerekiyor. Özellikle çocuğun okuldaki durumunun aile içindeki durumuyla ve yaşayışıyla yakından ilişkili olması, okul ile aile arasında sıkı bir işbirliğini gerekli kılıyor.

Nitekim, ilkokulun eğitim ve öğretim ilkelerinde şu hususa yer veriliyor: “Okul biricik eğitim kurumu değil. Eğitim ailede, ailenin yardımı ile okulda, toplumun ve kişinin etkisi ile okul dışında ve okul sonrasında devam eder. Çocuğun okuldaki davranış ve başarısı büyük ölçüde aile ocağındaki durum ve yaşayışına bağlı olduğu gibi evdeki davranış ve ilişkileri de okulda geçirdiği deneyimlerin etkisi altında. Çocuğa en elverişli gelişme ve yetişme olanaklarının sağlanabilmesi, okul ile aile arasında gerçekleştirilecek anlayış ve işbirliğinin derecesine bağlı.”

Okul aile işbirliği, çocukların okula uyumunun sağlanması ve onların çok yönlü gelişiminin sağlanması amacıyla okul ve aile bireylerinin eğitsel olarak birlikte çaba gösterir. Bu işbirliği çerçevesinde, okul ve ailenin eğitime ilişkin anlayış, yaklaşım ve deneyimlerinin paylaşılması ve ortaklaşması sağlanır. Bu yolla okul ile aile birlikte hareket ederek, çocukların en iyi biçimde yetişmeleri için etkili bir iletişim kurar, gerekli eğitim etkinliklerini düzenlemekte ve bu etkinlikleri gerçekleştirmek için çaba gösterirler.

Haberin Devamı

ÇOCUĞUN EĞİTİMİNDE YANLIZCA OKUL DEĞİL, AİLE DE SORUMLU
Geleneksel okul anlayışında 'eti senin kemiği benim' anlayışı oldukça yaygındı. Bugün her şeyi okuldan bekleyen bu anlayışın yerini, ailenin de okul etkinliklerine katılmasını benimseyen bir anlayış aldı. Çocuğun eğitiminden yalnızca okulun değil; ailenin de en az okul kadar sorumlu olduğu anlayışı giderek yaygınlaşıyor. Çünkü okuldaki çocuğu en iyi tanıyan öncelikle onun ailesi. Dolayısıyla okulun çocuğu daha iyi tanımak ve ona daha iyi eğitim olanakları sağlamak için ailelerle işbirliği içinde olması gerekiyor.

Nitekim birçok araştırma sonucu okullarda yapılan eğitimin başarılı olması ve istenilen amaçlara ulaşılabilmesi için ailenin ilgi ve yardımının gerekli olduğu vurgulanıyor ve okulda birçok eğitsel çalışmanın ailede ve okul dışındaki çevrede tamamlandığı dile getiriliyor. Ancak, Türk eğitim sisteminde ailelerin henüz eğitim kurumlarının etkin ortağı haline gelmediği de görülüyor. Ne yazık ki bugün her şeyi okuldan bekleyen anlayışın yerini bu kez de her şeyi sorgulayan ve sınırlarını kontrol edemeyen bir anlayış alıyor.

OKUL AİLE BİRİLİĞİ NEDEN GEREKLİDİR?
* Ailenin okula yönelik bakışı ve tutumu, öğrencilerin okula karşı tutumunu etkiler. Ailelerin çocuklarının okulu ve öğretmenleri hakkındaki olumlu tutum ve davranışları, çocuğun okula ve öğrenmeye bakış açısını da etkiler. Bu da ailenin ve okulun birbirini tanımasını gerekli kılar.
* Çocukların en iyi biçimde yetişmesinde aileler öğretmenler için önemli birer kaynak ve destektir. Aileler öğretmenlere her konuda destek olabilirler; danışmanlık yapabilir, materyaller geliştirebilir, kendi deneyimlerini paylaşabilir ve öğretmelerin moral ve motivasyonunu yükseltebilirler.
* Öğrencileri istenilen davranışları göstermede okuldaki ödüllendirme ve cezalandırma uygulamaları yeterli olmadığından, ailelerin okula desteği gerekli olur. Çünkü ortak alınan kararlar daha anlamlı ve daha işlevsel olur.

Haberin Devamı

*Çocuğun eğitimine yönelik olarak aile ve okulun beklentilerinin karşılıklı bilinmesi ve paylaşılması, okul ile aile arasında kurulan işbirliğinin niteliğine bağlıdır.

OKULLA AİLENİN İŞ BİRLİĞİ YAPMASI FAYDALIDIR
* Okul aile işbirliği, öğretmenleri ailede yapılanlar; ana babaları ise okulda yapılanlar konusunda bilgilendirerek, okulla ailenin birbirlerini tanımalarını sağlar. Böylece ailelerle öğretmenler arasındaki anlayış farkı azalır ve okulun gerçekleştirmeye çalıştığı amaçlar ve etkinliklerdeki çelişkiler giderilir. Ayrıca aileler ve öğretmenler birbirlerinin beklentilerini anlar ve birlikte hareket eder.
* Okul aile işbirliği, çocuğun bir bütün olarak gelişmesine katkıda bulunur. Etkili bir okul-aile işbirliği, okulun eğitim ortamlarını zenginleştirir, evin etkili bir öğrenme ortamı olmasını sağlar ve çocuğun okulda öğrendikleri ile evde öğrendikleri arasında tutarlığını sağlar.
* Okula aile işbirliği okulun öğrencilerin, ailelerin ve toplumun ihtiyaçlarını karşılamaya yöneltir. Bu yaklaşım, okulun toplumu tanıması ve kendini topluma tanıtmasını, eğitim etkinliklerinde toplum kaynaklarından yararlanmasını ve öğrencilerin eğitim ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlar.

Haberin Devamı

ULUSAL STANDARTLAR
Okul aile işbirliğinin etkili bir biçimde gerçekleştirebilmesi için öncelikli olarak okul aile işbirliği çerçevesinde gerçekleştirilecek etkinliklerin rastlantılardan kurtarılarak, belli bir plan ve program dahilinde yapılması gerekir. Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi okul aile işbirliğine yönelik bir takım standartlar getirilmeli. Okul aile işbirliğini sağlamaya yönelik olarak ABD’de geliştirilen ulusal standartlar aşağıda verilen konular üzerinde odaklanır:

1- İletişim (okul ve aile arasında düzenli iki yönlü ve anlamlı iletişim sağlanmalı),
2- Ana-babalık becerileri (veliler bu alanda desteklenmeli ve geliştirilmeli),
3- Öğrenci öğrenmesi (aileler öğrenci öğrenmesine yardım etmede tamamlayıcı bir rol oynamalı)
4- Gönüllük (ana-babaların okulla olan ilişkisi hoş karşılanmalı, yardım ve destekleri aranmalı)
5- Ortak alınan okul kararları (aileler ve çocukları ve aileleri etkileyen tüm kararlarda tam ortak olmalı)
6- Toplulukta işbirliği (topluluk kaynakları okulları, aileleri ve öğrenci öğrenmesini güçlendirmek için kullanılmalı).

Haberin Devamı

Sonuç olarak; eğitimde niteliğin artması, eğitimden beklentilerin karşılanması ve eğitimin daha işlevsel ve yaşamla bağlantılı olması isteniyorsa, okulla ailenin birlikte çalışmasından başka bir yol bulunmuyor. Çünkü ne aile ne de okul çocuğa tek başına yetemez. Özellikle okul ve ailenin beklentilerinin ortaklaşması isteniyorsa, okul aile işbirliğinin güçlü bir şekilde sağlanması gerekiyor. Yine okulların öğrencilerin mutlu oldukları kurumlar olması isteniyor ve bekleniyorsa hem ailenin hem de okulun birbirlerini desteklemekten başka çareleri yok. Birlikte olma ve paylaşmanın gücünden yaralanmayı sağlayamayan okulların başarılı olması mümkün değil. Bu bakımdan Yunus Emre’nin deyimiyle “Gelin tanış olalım, işi kolay kılalım” anlayışıyla hareket edilmeli; okul ile aile, çocuğun eğitimini ve geleceğini birlikte inşa etmeli.

Prof. DR. MEHMET GÜLTEKİN KİMDİR?
Prof. Dr. Mehmet Gültekin, 1988 yılında Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Eğitim Programları ve Öğretim Bölümünü, 1990 yılında Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Eğitim Programları ve Öğretim Anabilim Dalında (Program Geliştirme) yüksek lisansını ve 1997 yılında da aynı Enstitü ve aynı alanda doktorasını tamamladı. 1997 yılında yardımcı doçent, 2009 yılında doçent ve 2014 yılında da profesör olan Dr. Mehmet Gültekin Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Temel Eğitim Bölümü Sınıf Eğitimi Anabilim Dalında öğretim üyesi olarak çalışmaktadır. Ulusal ve uluslararası pek çok dergide makaleleri bulunan Prof. Dr. Mehmet Gültekin’in ilgi alanları öğretmen eğitimi, eğitim programları ve öğretim ve sınıf eğitimidir.

BAKMADAN GEÇME!