Güncelleme Tarihi:
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, TÜBİTAK'ta, "Sanayi Doktora Programı" kapsamında desteklenmeye hak kazanan projeler için düzenlenen imza törenine katıldı. Türkiye'nin, bu adımla üniversite-sanayi iş birliği açısından tarihi bir adım attığını belirten Varank, söz konusu programla sanayide ihtiyaç duyulan yüksek nitelikli insan kaynağının, reel sektör ve akademi iş birliğiyle yetişeceğini ve istihdamda aktif şekilde yer alacağını söyledi.
Varank, doktora öğrencilerinin, süreç boyunca iş dünyasını daha yakından tanıyacağına ve sektörün ihtiyaçlarına cevap verecek şekilde eğitimlerini tamamlayacağını anlatarak, bu kişilerin mezuniyet sonrasında iş aramadan doktora yaptıkları alanda istihdam edileceklerini ve böylece sanayide nitelikli bilgiye dayanan katma değerli üretimi artırmış olacaklarını belirtti.
Sanayi sektörünün ülke ekonomisinin omurgasını oluşturduğunu söyleyen Varank, şöyle devam etti.
"Bu alanda 16 yılda önemli bir atılım gösterdik. 2002 yılında sanayi sektöründe 3.7 milyon kişi çalışıyordu ve ihracatımız 36 milyar dolar seviyesindeydi. 2018'de 5.7 milyon vatandaşımız üretim sektöründe çalışıyor ve ihracatımız 168 milyar dolara ulaştı. Her iki dönem ihracatında, sanayi sektörünün yüzde 85’ten fazla paya sahip olduğunu görüyoruz. Sadece 2 milyon kişilik sanayi istihdamı artışıyla bugün geldiğimiz nokta gerçekten dikkat çekici."
'ÇAĞRIYA, BEKLENTİMİZİN ÜZERİNDE TALEP GELDİ'
Küresel ekonomide daha üst basamaklara çıkabilmenin yolunun yüksek katma değerli üretimden ve verimlilik artışından geçtiğini ifade eden Varank, buradan hareketle 'Milli Teknoloji, Güçlü Sanayi' vizyonunu ortaya koyduklarını, dışa bağımlı olmaksızın kendi teknolojisini üreten, yurtiçi kaynaklarından en iyi şekilde faydalanan ve rekabetçiliği esas alan bir sanayi yapısını kurmak için yola çıktıklarını belirtti. Varank, bilgiye sahip olmak ve bunu teknoloji üretimine dönüştürebilmek için akademi ve reel sektöre önemli görevler düştüğünü belirterek, bu iki aktörün kuracağı ittifakların bilimsel bilginin üretime en kısa sürede aktarılmasını sağlayıp, ülkeye katma değer olarak dönmesini mümkün kılacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 3 Ağustos 2018'de açıklanan birinci 100 Günlük İcraat Programı ile sanayi ve teknoloji politikalarında yeni bir süreç başlattıklarını hatırlatan Varank, şunları söyledi:
"Sanayi Doktora Programımız bu yeni sürecin önemli bileşenlerinden. Program kapsamında açtığımız çağrıya, beklentilerimizin üzerinde bir talep geldi. Gelinen noktada bugün aramızda bulunan 33 farklı üniversitenin, 77 farklı firmayla yaptığı iş birliği projeleri desteklenmeye hak kazandı. Böylece 120 farklı projeyle sanayimizin ihtiyaçları doğrultusunda 517 doktora öğrencisi yetiştirilecek. Öğrencilerimiz eğitimleri boyunca aylık 4 bin 500 lira burs alacaklar. Bu tutarın yüzde 25’i firmalarca ödenecek. Programın en önemli kısmıysa doktora sonrasında mezunlara üç sene boyunca istihdam desteği sağlayacağız."
Varank, doktora öğrencisi mezun olduktan sonra sanayide istihdam edilirse yüzde 40 ile 60 arasında değişen oranlarda maaş desteğinin TÜBİTAK tarafından karşılanacağını söyledi. Varank, sanayide yapısal dönüşümün, nitelikli insan kaynağıyla birlikte gerçekleşeceğini belirterek, firmaların ihtiyaçlarını merkeze alarak hazırladıkları Sanayi Doktora Programı'nın bu amaçla atılmış çok somut bir adım olduğunu anlattı.
'ÇOK CAZİP TEŞVİKLER SUNUYORUZ'
Bakan Varank, yakın dönemde Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı'nı ilan ettiklerini hatırlatarak, çağrısı devam eden programla Türkiye'yi sadece kendi vatandaşları için değil, dünyadaki tüm bilim insanları için bir çekim merkezi haline getirmeyi hedeflediklerini belirtti. Program kapsamında stratejik alanlardaki projelere katkı sağlamak üzere, ülkeye gelecek üst düzey araştırmacılara çok cazip teşvikler sunduklarına dikkati çeken Varank, şunları söyledi:
"Bu araştırmacılar, akademi ya da özel sektör bünyesinde çalışma ve kendi ekiplerini kurma fırsatına sahip olacak. Gerek Sanayi Doktora Programı gerekse Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı üniversite-sanayi iş birliğini somutlaştıran ve ortaklık ekosistemini iyileştirecek vizyoner projelerdir. Sizlerden beklentimiz, bu iş birliğini sürdürülebilir ve sonuç odaklı bir temele oturtmanız."
Konuşmaların ardından Varank ve TÜBİTAK Başkanı Hasan Mandal, Sanayi Doktora Programı çerçevesinde desteklenmeye hak kazan üniversite ve firma temsilcilerine belgelerini takdim etti.
‘BU BURS TÜBİTAK’IN VERECEĞİ EN YÜKSEK MİKTAR’
TÜBİTAK Başkanı Hasan Mandal, Türkiye'nin 2023 yılı hedeflerinin ve cari açığın kapatılmasının, ülkenin orta yüksek teknolojiden yüksek teknoloji üreten ülkeler grubuna geçişiyle mümkün olabileceğini söyledi. Mandal, bu noktada, bilgi ve daha da önemlisi bilgiyi üretecek her düzeyde nitelikli insan kaynağının ortaya çıktığını anlatarak, Sanayi Doktora Programı'nın tam da bu aşamada devreye girdiğini belirtti. Yüksek teknoloji alanında bilgi üretimi ve buna bağlı teknoloji geliştirme süreçlerinde insan kaynağının sahip olması gereken yetkinliklerin bilimsel derinlik gerektirebildiğini belirten Mandal, şöyle konuştu:
"Sanayi Doktora Programı, dünyadaki birçok ülkedeki örnekler izlenerek özgün biçimde hazırlandı. Programda uygulanan yöntem bireylerin desteklenmesi odaklı değil, bir kritik kitle oluşturmaya yönelik. Bundan dolayı her bir başvuruda en az üç doktora öğrencisinin yetiştirilmesi ve istihdamı öngörüldü. Bu şekilde iş birliğinin zemini üniversitelerimizde Yükseköğretim Kurulu tarafından başlatılan ihtisaslaşma süreçlerine de katkı da bulunacaktır. Daha da önemlisi süreç doktora eğitimi sonrası, istihdam süreciyle de bütünleşik yapıda değerlendirilsin. Programın tasarımında tüm paydaşlar için kazan-kazan yaklaşımı gözetildi. Program kapsamında doktora öğrencilerine verilecek 4 bin 500 liralık burs, TÜBİTAK'ın vereceği en yüksek burs miktarı. Sanayi Doktora Programı ile üniversite-sanayi iş birliğinin sadece projeyle başlayıp biten değil, kurumsal ve sürdürülebilir hale dönüşecek. Program ülkeye çok önemli bir ivme kazandıracak, hatta ülke dışında da örnek teşkil edebileceğine inanıyorum.”