Doğa Koleji’nde İTÜ’lü dönem

ARTIK İTÜ MARKASIYLA KALICI
- Doğa Koleji’nin İTÜ ETA Vakfı’na devri tamamlandı mı?
Devir süreci tamamlandı. Milli Eğitim Bakanlığı’ndan sonra Türkiye’nin en büyük okul ağına sahibiz. Devir işlemi 7-8 ay sürdü. 247 yıllık akademik birikimimizin yanı sıra özel okul sektöründe 20 yıllık birikime sahibiz. Doğa Koleji ile uzun soluklu bir yolculuğa çıktık. Artık İTÜ markasıyla kalıcı olduğumuzu velilerimizin bilmesini isterim. Sürecin zorlu olacağını biliyorduk, öyle de oldu. Ancak biz asla geri adım atmadık. 247 yıllık köklü akademik geçmişi ile İTÜ ETA Vakfı bünyesinde Doğa Koleji hız kesmeden ve güçlenerek yoluna devam edecek.

- VELİLERE İADE, PERSONELE TAZMİNAT
Velilere yapılmayan iade, teşvik ücretlerine yönelik ödeme takvimi oluşturuldu mu? İşten ayrılan personel maaş ve tazminatlarını alacak mı?
Devir işlemleri ile birlikte ödeme takvimini oluşturduk. Öncelik sıralamamız önce velilerin bekleyen iade ve teşvik alacağı sonra da işten ayrılan personel alacakları olacak. Kurban Bayramı’ndan önce ödemeleri yapacak şekilde bir takvim hazırladık. Doğa Koleji’nin kimseye borcu kalmadığı gibi İTÜ ETA Vakfı çatısı altında yapısını daha da güçlendiren bir eğitim kurumu olarak yoluna devam edecek.

Yaygın bir okul ağınız var. Okul kapatmayı ya da okul sayınızı arttırmayı planlıyor musunuz?

Yakın lokasyonda olan birkaç okulumuzu birleştirdik. İTÜ’nün yükseköğretimdeki teknolojik dönüşüm rolüyle, Türkiye’nin bilgi toplumu stratejisini kolejimizde tüm kademelere indirgeyerek; ülkemizin inovasyon sürecine katkıda bulunmayı hedeflediğimiz için özellikle Anadolu’da yeni kampüsleri açacağımızı müjdelemek isterim.

25 BİN ÖĞRENCİYLE ONLINE EĞİTİM
İTÜ online eğitim nasıl geçti? Sınavları da online güvenli şekilde yaptınız mı?
Öğrencilerimiz, online sistemde 1.5 milyon dakikanın üstünde eğitim aldı. Günlük açıdan ders sayımız ortalama 3 bin civarında. Yine bu derslere günlük ortalama 25 binin üzerinde öğrencimiz katılım gösterdi. Sınavlara örgün eğitimden daha fazla katılım oldu. Çevrim içi sınavlara yüzde 85 oranında öğrenci girdi. Birebir iletişimin sürekli devam ettiği adil, şeffaf, hesap verilebilir sınav sistemimizde memnuniyet ve güvenilirlik yüksek oldu. Sınav yöntemlerinde derslerin niteliklerine göre farklı yaratıcı çözümlere açık olduk. Ödev, proje, sunum, performansa dayalı sınav, test, sözlü sınav, açık ders notu ile sınav ve ucu açık/evde sınav türleri sistemimizde yer aldı.

ÜNİVERSİTE HOCALARIMIZ DERS VERECEK
- İTÜ, Doğa’ya hangi branşlarda katkı sağlayacak? Üniversiteden derslere giren hocalarınız var mı?
İTÜ’nün koleje akademik katkısı çok geniş olacak. Fizik, biyoloji, kimya gibi temel alanlarla birlikte konservatuvarımız üzerinden müzik, ses ve çalgı eğitimi konusunda da destek vereceğiz. Ayrıca İTÜ öğretim üyeleri, kolej öğrencilerinin birçok projesine danışmanlık yapmaya başladı. Öğretmenlerimize de bilim felsefesi, dijital dönüşüm gibi konularda hizmet içi eğitim programları hazırladık. Bilişim teknolojileri, ekonomi ve işletme alanlarında birlikte çalışıyoruz. 

- Pandemi sürecinde eğitimle ilgili nasıl bir strateji izlediniz?
İlk koşulumuz sağlık oldu. Üniversitemizde örgün eğitimle birlikte yıllardır kullandığımız e-öğrenim platformumuz vardı. Akademisyen ve idari kadro ile durum analizi yaparak süreci başlattık. Öğrencilerimiz de okullarına güvenerek sürece dâhil oldu.

YAPAY ZEKÂ VE VERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ AÇILDI
İTÜ’de Yapay Zekâ ve Veri Mühendisliği Bölümü bu sene ilk defa öğrenci alacak. Yapay zekâ ve veri biliminde yenilikçi araştırma, geliştirme ve bilgi kapasitesi oluşturmayı, bu alanda ileri seviyede yöntem ve teknolojiler geliştirmeyi hedefleyen Yapay Zekâ ve Veri Bilimi Uygulama ve Araştırma Merkezimizi de geçtiğimiz yıl kurmuştuk. Bu alanda liderlik edecek, küresel arenada boy gösterebilecek bilim insanları ve iş insanları yetiştirmeyi kendimize misyon edindik. Böylece İTÜ, ülkemizin yapay zekâ ile veri bilimi ve mühendisliğini birleştiren ilk bölümünü Bilgisayar ve Bilişim Fakültesi altında kurmuş oldu. Bu bölüme girecek 40 öğrenci, ülkemizin ilk Yapay Zekâ ve Veri Mühendisleri olarak Türkiye ekonomisinin ilgili sektörlerine yön verecek.

‘OKUL SOKAKTAN GÜVENLİDİR’
MİLLİ Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un 31 Ağustos’ta ‘seyreltilmiş’ modelle okulları açma kararlılığının ardından özel okullarda ‘okul sokaktan güvenlidir’ sloganı yayılmaya başladı. Türkiye Özel Okullar Derneği (TÖZOK), Tüm Özel Öğretim Kurumları Derneği (TÖDER) ve Ankara Eğitim Platformu üyesi okullar başta olmak üzere birçok özel okul, bu sloganı kullanmaya başladı.

“17 Ağustos’tan itibaren yüz yüze eğitime hazırız” mesajı veren kurumlar, gerekli tedbirleri aldıklarını ve personeli hazırladıklarını belirtiyor. TÖDER Dernek Başkanı İbrahim Taşel de bu konuda şunları söylüyor:

“Pandemi nedeniyle yaptığımız uzaktan eğitim, öğrencilerimizin derslerinden kopmaması adına önemli bir adım oldu. Ancak bu süreçte de görüldü ki hiçbir model yüz yüze eğitimin yerini alamaz. 17 Ağustos’tan itibaren yüz yüze eğitime başlayacağız. Okullarımızı Sağlık Bilim Kurulu’nun oluşturduğu standartlara göre hazırladık. Okulların ilan edilen takvime göre açılacağına inanıyoruz. Normalleşme okullardan başlamalı. Kamu ve özel sektörde yaklaşık 1,5 milyon öğretmenimiz var. Biz öğrencilerimize kontrollü bir biçimde yeni normalle yaşamayı öğretiriz. Bir öğrenciye ailesinden sonra en iyi sahip çıkacak kişi öğretmenidir. Bu bir ülke ödevidir. Bunu yapmaya hazırız. Normalleşme adımları için en güzel yer sokak değil, okuldur. Özel okullarda ve resmî okullarımızın bir bölümünde zaten seyreltme ve mesafe şartları sağlanıyor. Ancak kalabalık olan okullarda hibrit modeller de uygulanabilir. Bunu söylerken sağlığın her şeyden önemli olduğunun da bilincindeyiz.”