Eğitim-Sen’den taslak müfredat raporu: Dini ve milli değerler öne çıkıyor

Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) askıya çıkardığı ve 10 Şubat’a kadar görüş ve önerilerin alınacağı ilkokul, ortaokul, lise müfredat taslağı ile ilgili Eğitim-Sen bir rapor hazırladı. Bakanlığa da gönderilen çalışmada görüş alma süresinin kısalığı da eleştirilerek özetle şu bulgulara yer verildi:

- Taslak, 2017-2018 eğitim öğretim yılında pilot uygulama yapılmadan hayata geçecek.
- MEB tarafından ‘kapalı kapılar ardında’ hazırlanan taslak öğretim programları, büyük ölçüde dinsel (İslamcı-Sünni vurgu), milliyetçi (Türklük vurgusu), cinsiyetçi (erkeğe vurgu) içerik ve zihinsel tasarımlar üretiyor.
- Taslakta 15 anahtar beceri ve yeterlilik tespit edildi. Bunlar arasında ana dili, dil, beden eğitimi/spor, bilgi, teknoloji, insan hakları, demokrasi ve yurttaşlık, matematik, öğrenme, sanat, temel hayat, “Atatürkçülük” değerler alanlarında toplandı. Atatürkçülük (ders olarak kaldırılıp tüm dersler içine bir beceri ve yeterlilik olarak serpiştirilmiş) ve “Değerler Eğitimi” tüm öğretim programlarında temel konular olarak belirlenmiş. Neden Atatürkçülük ve Değerler Eğitimi’nin tüm programları ortak kesen yeterlilik ve beceri olarak alındığı belli değil.
- Bakanlığın müfredat çalışmasında değerler anlayışı ‘milli ve menevi’ değerler üzerine kurulu. Evrensel değerlerin ölçüt olarak kullanımı azaltılıyor. Amaç edinilen insan tipinde ‘dindar, dindar nesil, kulluk-tebaa’ öne çıkarılıyor. ‘Aydın, bilgili özgür kişi, eleştirel yaratıcı insan’ tipi azaltılıyor.

YARATICILIK, ELEŞTİREL DÜŞÜNME BECERİLERİ YOK

Sendikanın birkaç dersle ilgili bazı bulguları ise şöyle:

Hayat bilgisi: Taslakta eleştirel düşünme, sorgulama, araştırma, yaratıcılık, değerlendirme, bilimsel düşünebilme gibi beceriler yok. Programın geneli sadece bilgi verilmeye dayalı (okul kuralları, temizlik, beslenme, trafik vb).

Sosyal bilgiler (Ortaokul 6’ncı sınıf): “15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü konunun işlenişi sırasında ele alınır” deniliyor. Daha ne olduğu tam olarak bilinmeyen ve toplum tarafından anlaşılamayan “ünlü darbe girişimi” müfredattan çıkarılmalı. Kamplaşma ve gerginliğe yol açacak olan bu konu pedagojik de değil.

Sosyal bilgiler (Ortaokul 7’nci sınıf): Fetihçiliğe ve cihatçılığa vurgu yapılıyor. Bir değermiş gibi algı yaratılıyor. Uygulanan programda aynı konu işlendiği halde “cihad” ve “gaza”ya yer verilmiyor.

T.C inkılap tarihi ve Atatürkçülük (Ortaokul 8’inci sınıf): Mevcut programda Atatürkçülük ve Atatürk inkılapları 42 kazanım, 16 ders saati olarak öngörülmüşken taslak programda 17 kazanım olarak yer alıyor. Yine aynı bölümlerin program içindeki ağırlık yüzdeleri karşılaştırıldığında da eleştiri ve endişelerin haklılığı görülüyor. Uygulanan programdaki ağırlık yüzde 47, taslaktaki ağırlık yüzde 39. Taslak programda ‘Atatürkçülük ve Çağdaşlaşan Türkiye’ ünitesinde verilmesi gereken değerler arasında ‘laiklik’ yer almıyor. Oysa uygulanan programda 16 ders saati boyunca Atatürk ilkeleri anlatılıyor. Her iki program karşılaştırıldığında Atatürk ilkelerine müfredatta az yer veriliyor, laiklik ilkesi yok ediliyor, şeklindeki yakınmaların haklılığını görebilmek mümkün. Uygulanan programda yer alan ‘Soğuk Savaş Yılları’, ‘Gelişen Türkiye’, ‘Savaşta ve Barışta Türk Ordusu’, ‘SSCB Dağıldıktan Sonra’,‘Körfez Savaşı’,‘Avrupa Birliği’ne Doğru’ gibi bölümler sunulan taslakta yer almıyor.

Ortaöğretim (lise) Türk dili ve edebiyatı: Adeta bir din dersi programına dönüştürülmüş. Okuma parçaları bu değerlere göre seçilmiş ve konular buna göre şekillenmiş.