Güncelleme Tarihi:
Geçmiş toplumların birçoğunda bazı yönetim ve rejim denemeleri gerçekleştirilmiş, bu denemelerin bir kısmı günümüze kadar ulaşmıştır. Derebeylik sistemi de toplumlar tarafından kullanılmış bir sistemdir. Bu nedenle tarihte adı sıkça anılmış, ülkeler, şehirler ve belirli gruplarca benimsenmiştir.
Derebeylik Nedir, Nasıl Ortaya Çıkmıştır?
Derebeylik sisteminin bir diğer adı da feodal sistemdir. Latince feodum (tımar) ile taşınabilir değerli mal anlamına gelen Latince kökenli bir kelimeden türetilmiştir. Bu sistemde toprak sahibi nüfuzlu kişiler serf adı verilen köylüleri çalıştırır ve bunun sonucunda elde ettiği ürünlerin küçük bir kısmını serflere verir, geri kalanını da kendi himayesi altına alarak ekonomik bir sistem yaratmış olur.
Bu sistem özellikle Ortaçağ Avrupa’sında Roma İmparatorluğunun iyice zayıflaması ve yıkılmasından sonra toprak sahibi güçlü kesimlerce uygulanmış ve kullanılmış bir yönetim şeklidir. Derebeylik sisteminin en büyük amacı toprağa, tarımsal üretime ve lord gibi güçlü kişilere hizmet koşuluna dayalıdır. Avrupa’da neredeyse 600 sene boyunca hüküm sürmüş bir rejimdir. Derebeyliklerin ortaya çıkış nedenleri şu şekilde sıralanabilir.
Roma imparatorluğunun çökmesi ile Avrupa’nın kargaşa içinde kalması
Bazı krallıkların ülkelerini birden çok kola ayırarak bu şekilde yönetmesi, krallığın zayıflaması sonucu bu kolların kendi kendine hareket etmeleri
Merkezi bir otorite anlayışının bulunmayışı ve küçük büyük tüm toprak sahiplerinin kendi çıkarlarını gözetmesi
Toplum ve yaşamı düzenleyen yasaların yerini ilahi ve toprağa dayalı askeri-ekonomik güçlerin alması
Küçük toprak sahipleri ile hiçbir şeye sahip olmayan köylü grupların can güvenliklerini sağlayabilmek adına derebeylerine sığınması
Derebeylik Yönetim Şekli ve Özellikleri Nelerdir?
Derebeyliklerin siyasi ve yönetim yapısı bir piramide benzetilebilir. Bu piramidin en üstünde krallar veya imparatorlar, hemen altında krallara bağlı soylular ya da asiller, daha sonra sırasıyla rahipler, burjuvalar ve en alt tabakada ise serfler yani köylüler bulunmaktadır. Bu sistemde her ne kadar kral piramidin en tepesinde olsa da yetki sınırları çok geniş değildir. Bu sistemde gücü en fazla elinde tutan ve kralın bile bu gücü tanımasını sağlayan grup, toprak sahibi derebeyleridir.
Derebeyleri yalnızca toprak ve ekonomik gücü elinde bulundurmaz, aynı zamanda askeri güçte feodalitenin elindedir. Bu nedenle kralların hükmü çok azdır. Krallığa açılan bir savaşta derebeyliklerinin elinde bulunan askeri güç birleştirilir ve bu sayede kral tek başına altından çıkılması zor ve pahalı bir durum olan askeri birliği elde etmiş olur. Feodalite hem derebeylerinin hem de kralların işine gelen bir rejimdir. Bu rejimde en çok ezilen grup her zaman olduğu gibi yine köylülerdir. Derebeylikler genel özellikleri itibariyle;
Merkezi sisteme bağlı görünse de kendisinden daha güçlü bir otorite bulunmamaktadır.
Kendi kuralları ve yönetim biçimi vardır.
Krala bağlı olsalar da asla onlardan emir almazlar.
Güçleri öylesine artmıştır ki, kral bile bu durumda herhangi bir şey yapamamıştır.
Bu sistemde derebeyleri hem ekonomik hem de askeri gücü tamamen elinde bulundurmuştur.
Serfler sayesinde güçlerini daha da arttırmıştır.
Elbette tarihte hiçbir rejim sonsuza kadar sürmemiştir. Derebeylikleri yıkılmasındaki en büyük nedenleri de şu şekilde sıralayabiliriz.
Ateşli silahların icadı ile güçlü kale ve yapılar ardına sığınan derebeylerinin bu güç karşısında ezilmeleri
O dönemlerde ortaya çıkan özellikle de veba gibi salgın hastalıklar yüzünden tarımsal üretim kayıplarının yaşanması
Coğrafi keşifler ile ticaretin daha önemli olması, şehirlerin oluşması ve serflerin şehirlere göçmesi
Kralların merkezi otoritesinin ticaret sonucunda derebeyliklere göre çok daha fazla güçlenmesi