Dede 65 torun 10 yaşında... İkisine de sokak yasak, evde birlikte öğreniyorlar
Güncelleme Tarihi:
Samsun Atakum'da yaşlarından dolayı sokağa çıkma yasağına takılan dede ve torunu günlerini evde saz çalarak geçiriyor.
20 yıl öğretmenlik yapan, 20 yıl da Milli Eğitim Bakanlığı'nda müfettiş olarak çalıştıktan sonra Ocak 2020'de emekli olan Hasan Çakıl, torunu Yaman ile karantina günlerini müzik ve kitapla renklendiriyor. 65 yaşındaki Çakıl ile 10 yaşındaki torunu Yaman'ın 'Güneş Topla Benim İçin' şarkısını çaldığı performansın videosu da sosyal medyada çok beğenildi. Dede Hasan Çakıl, şunları anlatıyor:
"Öğretmenliğe ilk başladığım yıllardan beri saz çalıyorum. Torunum Yaman da merak sardı. Karantina sürecine girene kadar haftada bir gün saz kursuna gidiyordu. Orada temel bilgileri aldı. Benim nota bilgim yok. Kulaktan dolma çalıyorum. Ben de onunla birlikte nota öğrenmeye başladım. Birbirimize öğretiyoruz. Hem çalıyor, hem öğreniyoruz. Ben de internetten notaları öğrenmek için videolar izlemeye başladım. Torunuma öğretmek isterken, kendimi de geliştiriyorum. Türk halk müziğinin güzide şarkılarını çalıyoruz."
TORUNLARINIZA ÖRNEK OLUN
Çocukların gördüklerini yaptığını belirten emekli öğretmen, dede ve büyükannelere torunlarına örnek olmaları gerektiğini söyleyerek şöyle devam ediyor:
"Torunumla vakit geçiriyoruz. Şimdiki çocuklarda bilgi var ama beceri eksikliği çok. Ona pergel, cetvel aldım. Birlikte ölçme, biçme yapıyoruz. Kitap okuyoruz. Çocuklara akıl vermekle olmuyor, örnek olmak lazım. Bu süreçte evde de yapabileceğimiz şeyler var. Enstrüman öğretirken bıkmadan, usanmadan öğretmek gerek. Ben böylece kendimi de yeniliyorum. Ona öğretecekken daha fazla şey öğreniyorum. Torunum bu durumdan çok memnun. Sanırım ilgi de gördüğü için bize gelmek istiyor. Tüm dedelere, büyükannelere tavsiyem torunlarına örnek olsunlar."
ÖĞRENCİLERİNİZİ ARAYIN
Öğretmenlere öğrencileriyle iletişim kurmaları çağrısında bulunan Hasan öğretmen şunları söylüyor:
"Öğretmenlere şu mesajı vermek isterim. Bir öğretmenin en ufak davranışı çocuğu kazanmaya da kaybetmeye de yeter. Bununla ilgili internette çok güzel filmler var. Onları izlesinler. Kitap okusunlar. Öğrencileriyle iletişim kursunlar. Çünkü çocuklar öğretmenlerini özlüyor. Bir öğretmen çocuğu aradıysa, çocuk öğretmenin kendisini düşündüğünü, ilgilendiğini görecek. Yeni öğretmen arkadaşlara tavsiye olarak, ilk sınıfa girdiğinizde çocukların adlarını öğrenin derim. İsmiyle hitap edilmesi çocuğu kazanmak açısından çok önemli. Bu süreçte de öğretmenler, öğrencilerini aramayı ihmal etmesinler."