Güncelleme Tarihi:
Doğal sistemler oldukça açıktır ve bunların varlığı da sınırlarının ötesinde bulunan etkilere bağlıdır.
Coğrafya Doğal Sistemler Nelerdir ve Hangileridir?
Günümüzde gözlemlenen sistemler, düzeninin yaşamın dağılımı, kıtaların bileşimi ve iklimi ile girdiği etkileşim, değişen dünyada ise, milyonlarca yıllık bir evrimin ürünü olarak da bilinir. İnsanlar, dünyanın en önemli koruyucularıdır ve hayatta kalmak için de kaynaklara bağımlı bir şekilde yaşar. Bu nedenle de ağ oluşturma, iletişim gelişmeleri, flora, faunasının ve gezegenin hayatta kalmasını sağlamak için izleme süreçlerine önemli ölçüde yardımcı olur.
Dünyada gezegeninin nasıl çalıştığını bilmek, tüm insan varoluşunu anlamak için de bir temel oluşturur. Doğal sistemler, hayatta kalmamız için gereken temel ihtiyaçları karşılamaya da yardımcı olur. Bu nedenle de, nesillerin hayatta kalma kaynaklarından giderek uzaklaşan yerleşim alanlarında büyüdüklerinin fark edilmesi de ciddi bir endişe veriyor. Yapılan tahminlere göre dünya üzerinde yaşayan insanlarının yüzde 60'ından fazlası ise, şehirlerde yaşıyor. Günlük yaşam deneyimleri, yerel mahallelerde, ulaşım bağlantıları artan hizmet sağlayıcıları ve bina sayılarına kendileri de kentsel yaşam yapıları ile çevrilidir.
Coğrafya Doğal Sistem Örnekleri ve Özellikleri
Şehir hayatı, kırsal manzaraları yüksek binalara, hızlı geçiş sistemlerine, alışveriş ve eğlence merkezlerine, asfalt yüzeylere ve sürekli tükenen yeşil alanlara dönüştürür. Karmaşık taşıma ve iletişim sistemleri, malzeme değişimini mümkün kılar. 'Topluluk' ve aidiyet, kent sakinlerinin birbirleriyle ve yarattıkları sistemlerle günlük etkileşimlerinde buldukları veya buldukları yer yapılarıdır.
İnsanoğlunun doğal sistemlerle ilişkisinin bir sonucu olarak, arz kaynağından mekansal bir şekilde uzaklaşır. Suya kentsel erişim de oldukça basit bir örnek sağlar. Örneğin, şişelenmiş su ve musluk kentsel hayatta kalmak için kritik bir öneme sahiptir. Aynı zamanda, rezervuarlar ve barajlar gibi toplama noktaları aracılığı ile kentsel nüfuslara ulaştırılmaları, geri dönüşüm ve arıtma tesislerine ek olarak çeşitli dağıtım sistemleri ve siyasi sınırlar de dahil olmak üzere genellikle karmaşık ağ sistemlerinden geçmesi gerekir. Bu akışların tamamı, nihai varış noktalarına transfer bağlantıları ile iletişim sistemlerine bağlıdır. Doğa ve insan birbiri ile bağlantılı sistemlerdir. Bu nedenle de her daim uyumlu olmaları gerekir. İnsanlar, sürdürülebilir bir yaşam tercih eder. Doğayı, canlıları ve insanları dengede tutmak ve yaşamın devamlılığını sağlamak için devamlılık çok önemlidir.
Doğal Sistemi Oluşturan Unsurları Ayakta Tutmak
Değişime sürekli hazır olma, ağa bağlı olarak dünyamızda sürdürülebilir bir şekilde nasıl yaşayacağımızı öğrenmek için temel oluşturur. Kısacası kuvvetler ise şunlardır:
Birincisi, doğal ekolojik denge, sonucunda ortaya çıkan atmosfer ve iklim olayları, yaprak dökümü, yangınlar, sel, kıyı erozyonu ve çölleşme gibi doğal afetlerle bozulur. Antroposene fayda sağlamak için çeşitli ayarlamalar yapmak, insanın hayatta kalması için temel olarak kabul edilebilir.
İkincisi, insanların daha çok mega kentlere yoğunlaşması, doğal sistemlerin rahatsızlıklarını daha da arttırıyor. Bunun sonucunda da hava, su ve toprak kirliliğine katkıda bulunuyor.
Üçüncüsü, inşa edilen manzara insanların hayal gücünü önemli ölçüde değiştirir. Çiftçilik hayatı ve gıda üretimi giderek daha büyük ölçekli ticari işletmelerdir. İnsanlar, yaratılan manzaralar ve arazi arasındaki bağlar, günlük hayatın kırsal geçimden sonsuza kadar ayrıldığı zengin hegemonları yansıtır. Karar verme lenslerine ise, doğayla kırılgan bağlarımızın ve doğaya olan bağımlılığımızın hatırlatılması gerekir.