Güncelleme Tarihi:
- Aile ve eğitim hayatınız nasıldı?
1963 yılında Elazığ’ın Keban ilçesi Denizli Köyünde doğdum. Altı kardeştik. Babam çobanlık, çiftçilik ve işçilik yapıyordu. Cumhuriyet’in kurulmasından sonra köyümüze ilkokul açılmış ve köylüler okumaya büyük bir merak sarmışlar. Eğitim hayatıma 1970 yılında köyde başladım. İlkokuldan sonra da akrabalarımın yardımıyla okuyabildim. Üniversitede jeoloji eğitim aldım. 1988’de İngilizce öğrenmek için İngiltere’ye gittim. 1990’da ABD Houston Üniversitesi’nde mastır, 1994’te Kanada Saskatchewan Üniversitesi’nde doktora yaptım. Doktoramı bitirmeden önce Almanya’nın dünyaca ünlü Max-Planck Enstitüsü’nde Prof. Dr. Albrecht W. Hofmann’ın yanında çalışmak için Alman devletinin verdiği Alexander von Humboldt araştırmacı bursuna başvurdum. 1998’de kazandığım bu bursla, Grönland’daki 3.7-3.8 milyar yıl yaşlı kayaçların jeolojik evrimini çalıştım ve bu çalışmam 2001 yılının sonunda bitti. Ondan sonra da Kanada’da profesörlük hayatım başladı.
Hoca mirası çekiç ve pusula
- Yerbilim alanını nasıl seçtiniz?
Çocukluğumda taş ve topraktan başka hiçbir oyuncağım olmadı. Taşlarla oynamak bana büyük bir zevk veriyordu. Taşlarla oynarken değişik türler dikkatimi çekti. Köyde çobanlık ve bostan bekçiliği yaparken doğaya karşı içimde büyük bir ilgi uyandı. Lisede okuduğum biyoloji, coğrafya ve kimya dersleri doğaya olan ilgimi daha da arttırdı. Üniversitede doğabilimleri okumak istedim. O sıralarda bir köylümün İstanbul Üniversitesi’nde jeofizik okuduğunu duydum. Kendisiyle konuştuktan sonra jeoloji okumaya karar verdim ve Fırat Üniversitesi’nde okumaya başladım. İstanbul Teknik Üniversitesi’nden Prof. Dr. İhsan Kentin’in yazdığı jeoloji kitaplarından etkilenerek bu üniversiteye gitmeye karar verdim. Üniversite sınavına yeniden girerek 1984’te İstanbul Teknik Üniversitesi’ne başladım ve 1988’de mezun oldum. İstanbul Teknik Üniversitesi’nde hocaların hocası olarak bilinen İhsan Hoca çekiç, pusula ve kütüphanesini bana miras olarak bıraktı. Bu miras bana çok büyük bir enerji ve heyecan verdi.
- Kanada’nın Windsor Üniversitesi öğretim üyesi olma sürecinizden biraz bahseder misiniz? Neden Kanada’ya gittiniz?
1988’de yurtdışına çıkarken mastır ve doktoramı yaptıktan sonra hep Türkiye’ye dönmeyi planladım. Ama Türkiye’nin hızla bilimden uzaklaşması, bu kararımı yeniden gözden geçirmeme neden oldu. 2001 yılında Almanya’nın Mainz kentinde Max-Plack Enstitüsü’nde çalışırken, doktora hocam Robert Kerrich Kanada’nın Windsor Üniversitesi’nde bir jeokimyacı kadrosunun açıldığını söyleyip başvurmamı önerdi. Ben de başvurdum. Bir ay sonra mülakata gittim ve Almanya’ya döndükten bir hafta sonra Windsor Üniversitesi’nden iş teklifi aldım. 2001’in sonunda ailece Windsor’a taşındık. Kanada’yı tercih etmemin üç ana sebebi oldu: Birincisi Kanada yerbilimlerinde çok önemli bir yere sahip, dünyaya açılmak daha kolay olacaktı. İkinci olarak, Türkiye’de yeterince araştırma olanağı bulamayacaktım. Çocuklarımın da Kanada’da daha iyi bir geleceğe sahip olacağını düşündüm.
- Türkiye’de olsaydınız bu çalışmaları yapabilir miydiniz?
Kanada’da yürüttüğüm çalışmaları Türkiye’de yapabilmem çok zor olurdu. Maalesef, Türkiye’nin bilim konusunda ciddi bir politikası ve hedefi yok. Bilim kültürü ve bilim ahlakı olmadan, akılcı ve sorgulayıcı eğitim sistemi yaygınlaşmadan bilim üretmek imkânsız. Ülkemizde elbette çok iyi biliminsanlarımız var, ama sayıları ülke nüfusuna göre son derece düşük. m ‘Chang Jiang Ödülü’ neden verildi? 2010’da Wuhan Yerbilimleri Üniversitesi beni davet etti. Bu davetten sonra bana birlikte çalışmak için projeler önerdiler, ben de kabul ettim. Bu nedenle, son dört yıldır her yaz 4-5 hafta Çin’de jeolojik çalışmalar yapıyorum. Mayıs 2014’te Wuhan’daki arkadaşlarımdan aldığım bir iletide, Almanya’daki Max-Planck Enstitüsü’ndeki hocam, Albrecht W. Hofmann’ın Wuhan’a konferans vermeye gittiğini ve rektörün kendilerine Wuhan Yerbilimleri Üniversitesi’nde kürsü profesörü olabilecek üç isim önermesini istediğini; Hofmann’ın da ilk sırada benim adımı verdiğini söylediler.
Rektörden kürsü teklifi
2014 Haziran ayında Wuhan’a gittiğim zaman rektör bana kürsü teklifi yaptı. Ben Kanada’daki işimi bırakıp Çin’e yerleşemeyeceğimi söyledim. Her yıl Wuhan Üniversitesi’ni ziyaret etmem ve oradaki mastır ve doktora öğrencilerine danışmanlık yapmam için, beni Çin hükümetinin verdiği bütün bilim dallarını kapsayan Chang Jiang Ödülü’ne aday gösterdiler. Kasım 2014’te adaylığımın Çin Milli Eğitim Bakanlığı tarafından olumlu karşılandığı ve ödüllendirileceğim haberi geldi ve aralıkta resmi haber elime ulaştı. Bu ödülü almak beni mutlu etti.
- Farklı çalışmalarınız var mı?
Evet var. Alaska ve Mısır’da çalışmalarım oldu. Son üç yıldır Kanada’nın batısındaki kayalık dağlarda çalışıyorum. Burada da çok ilginç ve önemli sonuçlar elde ettim. Şimdi bunları yayına hazırlıyorum.
Çin’in en prestijli bilim ödülü kabul edilen Chang Jiang, tüm bilim dallarını kapsıyor ve üstün yetenekli biliminsanlarına veriliyor. Ödül, 1998 yılından bugüne kadar dünyanın önde gelen üniversitelerinden 1557 kişiye verildi.
Düşmelere dikkat
Özellikle kış aylarında olumsuz hava koşulları nedeniyle acil servis ve ortopedi kliniklerine başvuran düşme vakalarında artış görülüyor. Düşme halinde neler yapmalı, hangi durumlarda hastaneye başvurmalı? Bu soruların yanıtlarını İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı’ndan Doç. Dr. Onat Üzümcügil şöyle veriyor: “Düşme sonrası zedelenen yerin hemen bir askı veya sertdüz bir materyalle sabitlenmesi ve soğuk uygulaması yapılarak dinlendirilmesi gerekiyor. Şişmenin ve ağrının aşırı olması, açık yara oluşması ve ciddi hareket kaybının yaşanması, hemen hastaneye başvurmayı gerektiren acil durumlar. Ayrıca zedelenen bölgeye sıcak tatbik etmek ve sargı materyalini çorap sıkılığından fazla germek de olumsuz sonuçlar doğurabiliyor. Karlı-buzlu havalarda adım mesafesini kısa ve yürüyüş hızını yavaş tutarak hafif öne meyilli yürümek, düşmelere önlem olabilir.”
Zamanı nasıl daha iyi kullanabilirim?
Sınava hazırlanırken zamanımızı etkili kullanmak için öncelikle planlama yapmak gerekir. Önceliklerimizi belirleyip sıralamak; acil, daha az acil ve acil olmayan sınıflandırması yapmak yararlı olur. Günlük, haftalık ve aylık planlamalar da zaman yönetimini kolaylaştırır. Bazı derslerde çok çalışmama rağmen başarılı olamıyorum. Motivasyonum düşüyor. Ne yapmalıyım? Her öğrenciye zor gelen bir veya birkaç ders var. Çok başarılı öğrencilere de sorulduğunda bazı ders ya da derslerin onları zorladığını söylerler. Bu nedenle bizi zorlayan derslere çalışırken öncelikle biraz daha sabırlı olmak, inancımızı kaybetmemek gerek. Siz eksiklere yönelik çalıştığınızda mutlaka başarınız artar, ancak sizi zorlayan derslerde bu artış daha küçük adımlar şeklinde olur. Ayrıca size güç gelen bir dersin aslında pek çok yaşıtınızı da zorladığını unutmadan ve karamsar olmadan çalışmalara devam etmelisiniz.
TÜÇEV burs başvuruları uzatıldı
Çevre ve Şehircilik Bakanlığına bağlı Türkiye Çevre Koruma Vakfı’nın (TÜÇEV) 500 lisans öğrencisine vereceği bursların başvuru süresi, 28 Şubat’a kadar uzatıldı. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre bursların miktarı aylık 300 lira. TÜÇEV 4 ay süreyle, bitirme tezi hazırlayan 200 çevre mühendisliği, 125 biyoloji, kimya ve kimya mühendisliği, 100 şehir planlama ve mimarlık, 75 inşaat mühendisliği öğrencisine burs verecek. Belirtilen konu başlıkları altında tez hazırlayan öğrenciler ‘www.tucev.org’ web sitesinden 28 Şubat’a kadar başvuru yapabilecek. Burs almaya hak kazananlar, 10 Mart’a kadar ilan edilecek. Burslar 1 Şubat 2015 tarihi baz alınarak ödenmeye başlanacak. Öğrenciler daha sonra tezlerini yazılı doküman ve CD formatında birer kopya halinde TÜÇEV’e gönderecek.
4 maddede inşaat mühendisliği
Programın amacı: Artan konut gereksinimine cevap vermek, doğal afetlere karşı dayanıklı yapı gereksinimini karşılamak ve karayolu ile denizyolu taşıma ağını güçlendirmek için geleceğin inşaat mühendislerini yetiştirmek.
Müfredatın yapısı: İlk yıl matematik, fizik, kimya gibi temel bilimler dersleri verilir. İkinci yıl matematiğin yanı sıra uygulamalı mekanik, malzeme davranışı, mukavemet ve topografya gibi derslerle mühendislik kavramlarına giriş okutulur. Daha sonra yapı mekaniği, zemin mekaniği, akışkanlar mekaniği, ulaşım gibi meslek dersleri ile bilgisayar uygulamalarına ağırlık verilir.
Sahip olunması gereken özellikler: Temel matematik ve fizik konularına ilgi, dizayn yapmaktan zevk alma, yüksek yaratıcı gücü.
Mezunların çalışma alanları: İnşaat mühendisleri şantiyelerde, dizayn bürolarında ve araştırma merkezlerinde çalışabilirler. Köprü, baraj gibi büyük projelerden yol dizaynına ve trafik kavşaklarının sinyalizasyonuna kadar geniş bir yelpazedeki projelerde yer alabilirler. Ülkemizde yürürlüğe giren ve depreme dayanıklı yapılar inşa etmeyi ve çarpık yapılaşmanın yarattığı sorunların önüne geçmeyi hedefleyen kentsel dönüşüm projesi nedeniyle önümüzdeki yıllarda çok sayıda iyi yetişmiş inşaat mühendislerine ihtiyaç olacak.
YÖK (Yüksek Öğretim Kurulu): Yükseköğretim kurumlarının öğretimini planlamak, düzenlemek, yönetmek, denetlemek, yükseköğretim kurumlarındaki eğitim, öğretim ve bilimsel araştırma faaliyetlerini yönlendirmek, bu kurumların kanunda belirtilen amaç ve ilkeler doğrultusunda kurulmasını, geliştirilmesini ve üniversitelere tahsis edilen kaynakların etkili bir biçimde kullanılmasını sağlamak ve öğretim elemanlarının yetiştirilmesi için planlama yapmak amacıyla kurulmuş olan kurum.
Yükseköğretim: Ortaöğretime dayalı ve en az dört yarıyılı kapsayan her kademedeki eğitimöğretimin tümü. Yükseköğretimde ön lisans, lisans ve lisansüstü düzeylerde eğitim yapılır.