Çocuklarla ‘doğru iletişim’i lisede öğreniyorlar

Okul Müdürü Meryem Avcu, Çocuk Gelişimi Bölümü’nün diğer illerde olduğu gibi Bilecik'te de kız öğrenciler tarafından en çok tercih edilen meslek lisesi programları arasında yer aldığını söyledi.

Derslerinin teorik ve uygulamalı olduğunu belirten Avcu, "Uygulama alanları güzel ve yerinde olursa öğrencilerin kavraması kolay olacaktır. Sevgi ve içtenlik olacaktır. Çocuk Gelişimi Bölümü öğrencilerimizden beklentimiz yüksek. Meslektaş yetiştiriyoruz. Bu bilgileri ömür boyu kullanacaklar" dedi.

Avcu, geniş bir aile ortamında, okulun adıyla müsemma olmaya çalıştıklarını anlattı.

Geleceğin annelerini, güçlü kadınlarını ve bireylerini yetiştirmeye çabaladıklarını belirten Avcu, şöyle konuştu:
"Okulumuzda 500 kızımız varsa, bunlar 500 anne ve eş, aynı zamanda geleceğimiz demek. Kızlarımızı iyi yetiştirirsek 500 erkeğin de hayatını değiştirebileceğiz ve kader noktası olabileceğiz. Mesleğimizi seviyorsak, onun yan dallarını, yan kollarını her şeyini öğrenmek, içten gelir. Öğrencilerimiz staj yerlerinde bunu uygulamalı olarak görüyor. 'Sanat altın bileziktir' atasözünü düşünerek, gıda, giyim, tekstil ve makine bölümlerimiz var, bu bölümlerde çocuklarımız sanat öğreniyorlar. Mesleğini seven bir ekibe sahibiz. Kızlarımızdan da bu sevginin dönüşünü almak bizleri mutlu ediyor."

"Uygulamalar bize terapi gibi oluyor"

Çocuk Gelişimi Eğitimi Öğretmeni Yeşim İçöz de öğrencileri, çocukların gelişimi ve eğitimleri gibi her türlü ihtiyaçları doğrultusunda yönlendirdiklerini anlattı.

Drama atölyesinde oyun, müzik, Türkçe dil etkinlikleri, dramatizasyon gibi derslerin uygulamasını yaptıklarını belirten İçöz, öğrencilerin bazen çocuk, bazen de öğretmen olduğunu söyledi.

Öğrencilerden Şehadet Yılmaz ise kendisinden küçük çocuklarla oynamayı sevdiğini belirtti. Çocukluğunda oyunlar sırasında bazen ‘öğretmen’ olduğunu söyleyen Yılmaz, "Gerek ben gerekse arkadaşlarım, etkinliklerimizle kendimizi ifade ediyoruz" dedi.

Melek Yaman, drama, pandomim ve animasyon gibi etkinliklerde, derslerin stresi ve yorgunluğundan arındıklarını hissettiklerini söyledi.

Bu uygulamalarının kendileri için terapi gibi olduğunu söyleyen Yaman, "Verilen yönergeleri yaparken eğlenerek rahatladığımızı hissediyoruz. Gerek maskeler gerek kurallar gerekse yüz boyamaları ile yaptığımız etkinliklerle nasıl hareket etmemiz, çocuklara nasıl yaklaşmamız gerektiğini öğreniyoruz. Bu etkinlikleri çocuklara uygularken çok eğleniyorlar, daha kolay ve kalıcı öğrendiklerini bize yansıtıyorlar" diye konuştu.