Çocuklara okuma alışkanlığını nasıl kazandırırız?

Güncelleme Tarihi:

Çocuklara okuma alışkanlığını nasıl kazandırırız
Oluşturulma Tarihi: Ekim 28, 2024 09:55

Okuma, çocuğun bilişsel gelişimini besleyen temel bir beceridir. Çocuğun sözcük dağarcığını, anlama becerilerini geliştirir ve yaratıcı düşünmesini sağlar. Okuma ayrıca çocukların eşduyum becerilerini geliştirir, diğer bireyleri ve farklı kültürleri anlamalarını sağlar.

Haberin Devamı

Okumanın yararlarına ilişkin liste uzar gider. Ancak bu yararların içinde okumanın çocukların ruh sağlığı üzerindeki olumlu etkisi öne çıkar. Okumak çocuğu dünyasından çıkarıp kitabın içindeki başka bir dünyaya götürür. O dünyaya ilişkin anlatılanları belleğinde canlandırarak çocuk da o dünyaya dahil olur. Tüm bu yaşantılar çocuğun yaratıcılığını geliştirmenin yanında stres ve kaygı düzeyini de düşürür.

Çocukları düzenli olarak okumaya güdüleyerek, ebeveynler ve eğitimciler sağlıklı alışkanlıkları, öğrenmeye ve kendini geliştirmeye yönelik olumlu tutumları teşvik edebilirken, aynı zamanda çocuklara stres ve zor duygularla başa çıkmak için önemli araçlar sağlayabilir. Ancak günümüzün dijital çağında, çocuğun ilgisini okuma alışkanlığı geliştirecek kadar uzun süre tutmak ve kitap dünyasını seçmeye ikna etmek zor olabilir.

Haberin Devamı

OKUMA SEVGİSİ AİLEDE FİLİZLENİR
Okuma alışkanlığı aile içi ve okul çevresi olmak üzere iki ayrı bağlamda geliştirilebilir. Okuma sevgisinin ve alışkanlığının ilk filizlendiği yer ailedir. Çocuğa, anne ve babanın kesinlikle “kitap oku” dememesi gerekir. Çünkü çocuk duyduğunu değil gördüğünü yapar. Çocuk, anne ve babayı rol model olarak görür. Bu yüzden anne ve baba kitaplara olan ilgisini çocuğa göstermelidir. Anne ve baba bunun için her gün belirli bir saatte kitap okuma etkinliği oluşturabilir. Bu, çocuğun kitap okumayı bir alışkanlık haline getirmesini sağlar. Kitap okuma saatinde çocuk anne ve babasıyla yakınlık kuracağından okumaya karşı sevgi de geliştirir.

ÇOCUĞUN İLGİ ALANINA UYGUN KİTAP SEÇİN
Çocuğa belirli bir kitabı okuması dayatılmamalı. Her çocuğun ilgi alanı farklıdır. Bu yüzden çocuğun ilgi alanına uygun kitaplar seçilmeli. Bu noktada aile çocukla birlikte onun yaşına, gelişim düzeyine uygun, renkli ve eğlenceli kitapların yer aldığı kitap evi ve kütüphane ziyaretleri yapabilir. Böylece çocuk birçok seçki içerisinden ilgi duyduğu kitapları inceleyerek kendi seçimini yapabilir. Anne ve babayla birlikte kitap seçmek çocuğun okuma alışkanlığını destekleyen eğlenceli bir etkinlik olabilir. Anne ve baba çocuğun e-kitaplar, sesli kitaplar ve okuma uygulamaları gibi dijital kaynaklardan da yararlanmasını sağlayarak okuma sürecini çeşitlendirebilir. Ancak ekran süresini dengeli tutmak önemli.

Haberin Devamı

Çocuk okuduklarını başkalarıyla paylaştığında okuma eyleminden daha fazla haz alır. Bu, çocuğun kitabı daha iyi anlamasını sağlar ve okuma deneyimini varsıllaştırır. Bu yüzden anne ve baba çocuğun okuduğu kitaplar hakkında sorular sormalı, karakter ve olaylar üzerine sohbet etmelidir. Bu sohbet hem çocuğun okuma sevgisini ve alışkanlığını besler hem de çocukta öz güven ve bilişsel gelişim sağlar.

Okul çevresi çocuğun var olan okuma sevgisini ve alışkanlığını geliştiren ikinci temel alandır. Okuldaki okuryazarlık uygulamaları çocuğun okuma alışkanlığını geliştirebileceği gibi çocuğu kitaptan uzaklaştırabilir. Eğer çocuk haz için kitap okuma eylemini bir eğlence aracı değil de iş olarak görürse ondan uzaklaşır. Bu yüzden öğretmen öğrencilere haz için okunan kitaba ilişkin kitabın konusunu yazmak, özetini çıkartmak gibi görevler vermemelidir.

Haberin Devamı

Öğrencilerin okuması beklenen bağlam ve okuması için sunulan seçenekler okuma isteklerini etkiler. Bu yüzden okul yönetiminin ve öğretmenlerin öğrencilerin okuma isteklerini güdüleyen bir okul ortamı oluşturmaları gerekir. Kitaplar ve diğer okuma araçları tüm sınıfların okuma alanlarında yer almalıdır. Makam ve görüşme odalarında öğrenciler ve aileleri için okuma araçları yer almalıdır. Müdürün odasında öğrencilerin çalışmaları ve çocuk edebiyatı yapıtları sergilenmeli.

ÖĞRETMEN ROL MODEL OLMALI
Öğretmenler öğrencilere okuma alışkanlığı kazandırmak için belirli yöntemler izleyebilir. Bu yöntemlerin başında öğretmenin öğrencilere rol model olması gelir. Öğrenciler, öğretmenlerinin okumayı sevdiğini gördüğünde bu davranışı benimseyebilirler. Öğretmen sınıfa okuduğu kitapla gelebilir ve kitabı öğretmen masasında onların görebilecekleri bir noktaya koyabilir. Öğrencilere yaşlarına ve ilgi alanlarına uygun kitap önerilerinde bulunabilir. Onları, popüler kitaplar veya ödüllü yapıtlarla tanıştırabilir.

Haberin Devamı

Daha önceden belirttiğimiz gibi çocuklar okuduklarını paylaşmaktan, onlar hakkında sohbet etmekten hoşlanır. Bu yüzden öğretmenler, öğrencilerin kitaplar hakkında tartışabilecekleri ve sosyal etkileşimde bulunabilecekleri okuma kulüpleri oluşturabilir. Bunun dışında öğretmenler ebeveynlere öğrencilerinin evde de kitap okumalarını desteklemeleri için rehberlik etmeli ve önerilerde bulunmalı. Okulda her öğrencinin ilgi alanına yönelik çeşitli kitaplar bulunması sağlanmalıdır. Kitap okuma alışkanlığının gelişebilmesi her gün belirli bir sürenin uygun bir ortamda buna ayrılmasına bağlıdır. Bu nedenle öğretmenler her gün belirli bir süreyi öğrencilerin kitap okuması için ayırmalı.

Haberin Devamı

BİRLİKTE OKUYALIM!
Kitap okumak bireyi hem eğlendiren hem de geliştiren bir eylemdir. Bu eylemden çocuğun haz alabilmesi için ilgi duyduğu yapıtlarla buluşması, sevdikleriyle birlikte okuması ve okuduklarını çevresiyle paylaşması gerekir. Ebeveynler çocuklarıyla birlikte okuyarak ve okudukları hakkında çocuklarıyla sohbet ederek bu alışkanlığı çocuklarına rahatlıkla kazandırabilir. O zaman ne duruyoruz “Birlikte Okuyalım!”.

PROF. DR. GÖKHAN ÇETİNKAYA KİMDİR?
1976 yılında Ankara’da doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Ankara’da tamamladı. 1995 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Dilbilim Bölümünde yükseköğrenimine başladı. Bu bölümden 1999 yılında mezun oldu. 2004 yılında “Ana Dilinde ve Yabancı Dilde Okuma Sürecine Yönelik Gözlemler: Okuma-Anlama Stratejileri Üzerine Uygulamalı Bir Çalışma” başlıklı yüksek lisans tezini, 2010 yılında da “Türkçe Metinlerin Okunabilirlik Düzeylerinin Tanımlanması ve Sınıflandırılması” başlıklı doktora tezini tamamlayarak doktor unvanını aldı. 1999-2001 yılları arasında Afyon merkezde, 2001-2011 yılları arasında Ankara Sincan’da öğretmenlik yaptı. 2011 Kasım ayından 2018 yılı temmuz ayına kadar Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi, Türkçe Eğitimi Anabilim Dalında, 2018 Temmuz ayından 2024 yılı Nisan ayına kadar Pamukkale Üniversitesi, Türkçe Eğitimi Anabilim Dalında öğretim üyesi olarak görev yaptı. 2024 Nisan ayından beri Ankara Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Fakültesi, Türkçe Eğitimi Ana Bilim Dalında görev yapıyor. Evli, Uygar ve Göktuğ adında iki çocuk sahibidir.

BAKMADAN GEÇME!