Güncelleme Tarihi:
Okul çağı çocuklarını gözlemleyen erken çocukluk dönemi uzmanları, çocukların sınıfta öğrenme becerilerini etkileyen denge ve koordinasyon becerilerine yönelik yaşadığı problemlerin düşünüldüğünden daha fazla olduğunu söylüyor. Bununla birlikte, okulun ilk yılının başında çocukların fiziksel gelişimlerini değerlendirmek için yapılan testlerde, çocukların üçte birinde görülen motor beceri ve refleks eksikliğinin “endişe verici” düzeyde olduğu ortaya çıktı. Özellikle gelişimsel bozukluklar (dikkat eksikliği, hiperaktivitebozukluğu-DEHB, motor beceri (hareket etme yeteneği) ile ilişkilendirilmiş tipik sendromlar var.
DENGE PROBLEMLERİ VE DÜŞME
Bu problemler çocuklarda koordinasyon sorunlarına da yol açabiliyor. Çocuklarda düşme oranlarının artması, özellikle 1-4 yaş aralığında yaygın. Bu yaş grubundaki çocukların motor becerileri henüz tam olarak gelişmediğinden, düşme riski yüksek. Çalışmalar, düşmelerin sıklığının, çocukların motor gelişim düzeyleri ile doğrudan ilişkili olduğunu gösterior. Özellikle alt ekstremitede dengeden sorumlu ve kaslarda bulunan “denge alıcıların” yeteri kadar antreedilmemesi çocuklarda denge problemlerine ve düşmeye yol açabilir. Düşme problemleri de bu çağ çocuklarda artık en yaygın görülen problemlerden biri olarak karşıma çıkıyor. Düşme artışının etkileri ile birlikte;
* Fiziksel yaralanmalar: Düşmeler, burkulmalar, kesikler veya daha ciddi yaralanmalara neden olabilir.
* Psikolojik etkiler: Sürekli düşme korkusu, çocukların özgüvenini azaltabilir ve sosyal aktivitelerden kaçınmalarına neden olabilir.
* Gelişimsel gecikmeler: Koordinasyon sorunları, fiziksel aktiviteye katılımı engelleyerek gelişimsel gecikmelere yol açabilir.
PARKLAR AZALDI
Son yıllara kadar bahsedilen ve herkes tarafından kabul edilen yargı, çocuklar bu evrelerde doğal aktivitelerini kendileri oluşturur ve sürdürürlerdi. Son 10 yıla kadar da öyleydi!
Ama şimdi? Ne yazık ki, günümüzde özellikle gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde, motor becerilerin gelişimi için gerekli fiziksel aktivitelerden yoksun olarak çocuklar okul öncesi döneme başlıyor. Bunların en büyük nedenleri arasında, oyun oynanacak park ve bahçelerin azalması, digital çağ ile birlikte bilgisayar, cep telefonu gibi teknolojik aletlerin kullanım saatlerinin çocuklarda artması ve çocukların boş zaman değerlendirilmesinde ailerinin doğa, ormanlar, oyun parkları yerine daha çok alışveriş yerlerinin tercih edilmesi sayılabilir. Bunun sonucunda ise yukarıda bahsettiğimiz problem ortaya çıkabiliyor.
KOORDİNASYON BOZUKLUKLARI AİLE GELİRİ İLE İLİŞKİLİ
Bu arada ilginç bir sonuçla karşı karşıyız. Bir araştırmaya göre ne yazık ki okulda ve toplumda becerisizlikle adlandırılan koordinasyon bozuklukluların aile geliri gibi çevresel faktörlerle ilişkilendiriliyor. Buna göre; düşük gelire sahip ailerin çocukları yüksek gelire sahip ailerin çocuklarına kıyasla daha fazla risk altında olduğu görülüyor.
Hareket etmenin çocuklarda; mutlu olma duygusu, sosyal iletişim ve sosyal bağ kurma, öğrenme ve iletişim becerilerini geliştirme ile gelişimsel bozuklukların önlenmesinde çok önemli yararları olduğu görülüyor. Özellikle okul öncesi dönemde çocuklarda geliştirilmesini hedeflediğimiz “motor beceri” olarak adlandırdığımız becerilere önem vermemiz gerekiyor. Bunlardan bazıları; tırmanma-denge-yürüme-çekme-itme becerisi ve topla oynama yeteneği sayılabilir.
ÇOCUKLAR YETİŞKİN DEĞİLDİR
Bu dönem çocuklarda hareketi yeteneğini ve motor becerilerin öğretiminde en dikkat çekici yöntem ise oyunla öğrenim. Çünkü oyun çocuklar için vazgeçilmez bir öğrenme kaynağıdır. Bu sayede çocuklar, sıkılmadan ve eğlenerek öğrenme gerçekleştirirler. Unutmayalım ki çocuklar küçük bir yetişkin değil, dikkat süreleri çok kısa çabuk sıkılan ve eğlence arayan hayata yeni atılan bir bireydir. Ne yazık ki bazen bunu öğretmenler bazen de antrenörler unutarak çocuklara birer yetişkin gibi davranarak gereksiz yük altında bırakıyorlar.
Çocuklarda oyun tarzında kısa süreli ve eğlenceli planlı ya da plansız hareket eğitiminin fiziksel yararları şu şekilde özetlenebilir;
• Kas gelişimi-dayanıklılık ve kuvvet gelişimi
• Oyunlarla sağlanan işbirliği tecrübesi
• Ekstremitelerin kontrolün sağlanması
• Denge, ritm gibi koordinatif yetilerin gelişimi
• Dik duruşu ve postur gelişimi sağlar, stresi azaltarak uyku kalitesini arttırır.
NELER YAPILABİLİR?
• Hareket eğitimi: Spor uzmanı eşliğinde yapılan egzersizler, motor becerilerin geliştirilmesine yardımcı olabilir.
• Oyun terapisi: Eğlenceli aktivitelerle çocukların koordinasyon becerilerini geliştirmek mümkündür.
• Eğitim ve bilinçlendirme: Ailelerin ve öğretmenlerin bu konudaki farkındalığını artırmak önemlidir.
Araştırmalar, özellikle hareket eğitimi uygulanan çocukların, motor becerilerinde önemli gelişmeler kaydettiğini gösteriyor. Okul temelli müdahale programları, çocukların motor becerilerini geliştirmek için etkili olabilir. Araştırmalar, bu tür programların düşme oranlarını azaltmada başarılı olduğunu gösteriyor.
Gelişimsel hareket bozuklukları unutmayalım ki okul çağı öncesi çocuklarda (0-6) artık çok yaygın görülmekte ve bun problemlerin çözümü gene bu yaşlarda çözülmesi gerekir. Sonra ki yıllarda koordinasyon yetilerin gelişimi ve kazanımları ne yazık ki çok verimli olmayacaktır.
DOÇ. DR. TOLGA AKŞİT KİMDİR?
Lisans eğitimini Ege Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu - Beden Eğitimi Öğretmenliği Bölümünde 1997 yılında bitirdi. Yüksek lisansını Hareket ve Antrenman Bilimi Anabilim Dalında 2002 yılında, doktora öğrenimi ise 2010 tarihinde aynı üniversitede de spor bilimleri alanında tamamladı. 2002 yılında Ege Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulunda öğretim görevlisi olarak göreve başlayan Akşit, 2018 yılında doçent ünvanı alarak aynı üniversitede görevine devam etti. Spor bilimleri, antrenman ve fizyolojisi, çocuklarda yetenek seçimi ve spor bilimlerinde “akıllı ekipman ve giysiler/yapay zeka” alanında çeşitli ulusal ve uluslararası dergilerde yayınlanmış makaleleri, yurtiçi ve yurtdışında gerçekleştirilen kongre ve sempozyumlarda sunulan bildirileri var. TÜBİTAK ve Ege Üniversitesi tarafından desteklenen çeşitli projelerde araştırmacı ve yürütücü olarak görev yapmış olup lisans, yüksek lisans ve doktora düzeyinde çeşitli dersler veriyor. Aynı zamanda uzun yıllar çeşitli federasyonlarda “insan anatomisi/kinesiyoloji ve antrenman bilimi, sporda yetenek seçimi” konularında dersler veriyor ve Türkiye Tenis Federasyonu Eğitim Kurulunda görev alıyor. Halen Ege Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi Antrenörlük Eğitimi bölümünde öğretim üyesi olarak görevine devam ediyor.