Güncelleme Tarihi:
Okullarında kedi, köpek, tavuk, papağan ve 200 balık besleyen İzmirli öğrenciler, birlikte oyun oynadıkları sevimli dostlar sayesinde hem hayvan korkularını yeniyor hem de derslere daha kolay motive oluyor. Konak ilçesindeki Namık Kemal Lisesi’nin bahçesi ve koridorlarında farklı hayvanlar bir arada yaşıyor. Lisedeki hayvan besleme geleneği 1990'lı yıllara kadar dayanıyor. 21 sene beslenen ve 2011'de öldükten sonra okul bahçesine gömülen ‘Black’ adlı köpek ile 18 yıl beslendikten sonra 2008'de ölen ‘Pamuk’ adlı kedinin okul kültürüne yerleştirdiği hayvan sevgisi, bugün beş kedi, üçer köpek ile tavuk, bir papağan ve 200 balıkla sürüyor.
Şükela, Sarı Kafa, Tombik, Kibar ve Battaniye adlı kediler, Bozok, Max ve Boncuk adlı köpekler, üç Tokat tavuğu yaklaşık 25 bin metrekarelik okul bahçesini paylaşıyor. Namık adlı papağan müdürün odasında, balıklar ise koridorlardaki akvaryumlarda sevgiyle büyütülüyor.
EN KIDEMLİSİ ŞÜKELA
Okul Müdürü Mustafa Hilmi Dişbudak, meslek hayatı boyunca okuldaki hayvanların öğrenciler üzerindeki olumlu etkilerini gözlemlediğini söyledi. Namık Kemal Lisesi’nde yaklaşık üç yıl önce göreve başladığını belirten Dişbudak, şunları anlattı:
“Okulda hayvan sevgisine yönelik uygun ortamı değerlendirmek istedik. En kıdemli hayvanımız dört yıldır bakılan kedi Şükela. İki yıl önce bir de köpek sahiplendik. Öğrenciler ona Bozok adını verdi. Bozok'un okula gelmesiyle öğrenciler hareketlendi, onunla okul bahçesinde koşmaya, eğlenmeye başladı. Bahçenin çeşitli yerlerine mama kabı ve suluk yaptılar. Ayrıca bahçemizde 10 yıldır bakılan tavuklarımız var.
Okul bahçesinden dışarı çıkan Bozok, trafik kazasında yaralandı. Sonrasında onun rehabilitasyonu için iki köpek daha sahiplendik. Ayrıca sosyal medyada kötü halde gördüğümüz papağını satın alarak ona kafes yerine özgür olarak yaşayabileceği bir oda sunduk. Bu yıl dinlendirici özellikleriyle bilinen akvaryum balıklarını okula kazandırdık. Öğrencilerimiz hayvanlarla iç içe oldukları süre içinde çok mutlu. Bu derslerine de yansıyor. Bazı öğrencilerimizin hayvan korkusu vardı. Onları hayvanlarla bir araya getirerek sevmelerini sağladık. Bu sayede korkularını yendiklerini gördük. İçe kapanık bazı öğrencilerimiz sosyalleşti, konuşmaya, gülmeye başladı. Namık bir Afrika papağını. Çocuklar televizyonda görüyordu. Kitaplarda, televizyonda, hayvanat bahçelerinde gördükleri hayvanları okul bahçesinde görüp, onlara dokunup onlarla bağ kurmalarını, böylece okulu daha çok sevmelerini sağladık."
‘HAYVAN SEVGİSİNİ BURADA EDİNDİM’
Okulun 12’nci sınıf öğrencisi Merve Sevim Suludere, hayvanların dünyasını liseye gelince keşfettiğini belirterek "Bozok'la güçlü bir bağım var. Ağır bir kaza geçirdi. Çok üzüldüm, onun yanında olmaya çalıştım. Özel bir bağ kurduk onunla. Hayvan sevgisini burada edindim. Onların hayatını değiştirebiliyor olmaktan çok mutluyum" dedi.
11’inci sınıf öğrencisi İlayda Çit ise dedesinin köpekleriyle büyüdüğünü, bu nedenle hayvanları sevdiğini, okulda da onlarla bir arada bulunmaktan mutlu olduğunu anlattı.