Güncelleme Tarihi:
Anne ve babalar çocuklarının ilk bilimsel deneyimleri için hem evde hem de doğadaki sınırsız ve maliyetsiz birçok kaynağı kullanabilirler. Çocukların öğrenme süreçleri bilim insanlarının araştırma süreçlerine benzer ve bu nedenle küçük bilim insanı olarak da adlandırılırlar. Sürekli olarak araştırma ve inceleme yapan çocuklar çevrelerindeki varlıkları gözlemler, benzerlik ve farklılıklarını inceler, karşılaştırır, gruplandırma yaparlar. Çocukların, bu ilk bilim deneyimleri yetişkinler tarafından bilinçli olarak desteklendiğinde, doğal çevrelerinde yaş ve gelişim düzeylerine uygun keşif yapma fırsatı sağlandığında daha dikkatli gözlemlerde bulundukları, bu gözlemlerini ifade edebildikleri ve daha karmaşık bilimsel fikirler üretebildikleri görülebilir. Çocuklara erken dönemde verilecek nitelikli bilim eğitimi ile bu destek ve fırsatlar daha planlı bir şekilde sunulabilir. Böylece eğitimciler çocukların doğal meraklarını ve eylemlerini bilimsel kavramlarla birleştirebilmeleri için rehberlik edebilirler.
‘ÖĞRENMEYİ ÖĞRENME’ BECELERİLERİ
Okul öncesi dönemde bilim eğitimi, çocukların çevrelerinde ve doğada gerçekleşen olayları tanımalarını, neden sonuç ilişkilerini algılamalarını ve bilime ilişkin temel bilgi, kavram ve deneyimleri edinmelerini sağlar. Milli Eğitim Bakanlığı Okul Öncesi Eğitim Programı’nda bilim eğitimi kapsamında; doğal ortamlarda yürüyüş yapma, doğayı, doğadaki varlıkları gözlemleme, kitap ve dergi inceleme, varlıkların değeri ve korunmasına yönelik bilinçlendirme, keşif ve icatları deneyimleme, mutfak etkinlikleri, koleksiyon yapma, mevsim veya hava durumu ile ilgili pano hazırlama, fotoğraf çekme veya inceleme, mıknatıs ve büyüteç gibi basit araçları tanıma ve kullanma, uzman kişileri sınıfa konuk olarak çağırma gibi etkinlikler yer alıyor. Etkinliklerin alan gezileri, gözlemler, deneyler, kavram haritaları, analojiler, fen ve doğa kitapları, drama, proje çalışmaları ve oyun gibi materyal, yöntem ve teknikler kullanılarak gerçekleştirilmesi öneriliyor. Bilim etkinlikleri aracılığıyla; gözlem yapma, sınıflandırma, tahmin etme, ölçme, çıkarım yapma gibi temel bilimsel süreç becerilerinin geliştirilmesi amaçlanıyor. Bu beceriler aynı zamanda ‘öğrenmeyi öğrenme’ becerileri olarak da adlandırılıyor.
İLKOKULA HAZIR OLMA DÜZEYLERİ ARTAR
Okul öncesi dönemde gerçekleştirilen bilim etkinlikleri çocukların problem çözme, eleştirel ve yaratıcı düşünme becerilerini desteklerken, akademik başarı ve öz yeterlik algıları için de bir temel oluşturur. Yaş ve gelişim düzeyine uygun bilimsel dilin erken yaşlarda kullanımı, kelime dağarcığının gelişimini ve temel bilimsel kavramları edinmeyi sağlar. Bilim eğitimi sayesinde dil, okuryazarlık ve matematik becerilerindeki ilerleme çocukların ilkokula hazır olma düzeylerini arttırır. Ayrıca ilkokul ve ileriki eğitim aşamalarında karşılaşacakları bilimsel kavramları algılama ve öğrenme süreçlerini de olumlu yönde etkiler.
Erken dönemden itibaren okulda ve okul dışı ortamlarda (müze, bilim merkezi, park, bahçe ve doğal alanlar gibi) gerçekleştirilen bilimsel deneyimler çocukların bilime ilgi duymalarını ve olumlu tutumlar geliştirmelerini sağlar. Böylece bilimsel okuryazarlık ve bilimsel süreç becerileri gibi hayat boyu bireye gerekli olacak temel bilgi birikimini ve donanımı çok daha erken yaştan itibaren edinmeye başlarlar.
PROF. DR. TÜLİN GÜLER YILDIZ KİMDİR?
Lisans öğrenimini 1994 yılında Gazi Üniversitesi Mesleki Eğitim Fakültesi Çocuk Gelişimi ve Okul Öncesi Eğitimi Bölümü’nde; bilim uzmanlığını 1997’de Abant İzzet Baysal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Eğitimde Program Geliştirme Programı’nda; doktorasını ise 2004’te Hacettepe Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Programı’nda tamamladı. Doktora sonrası çalışmalarının ilkini 2005 yılında Wisconsin-Platteville Üniversitesi’nde çevre ve bilim eğitimi konularında yaptı. 2011-2012 yılları arasında, New York Üniversitesi İnsan Gelişimi ve Sosyal Değişim Enstitüsü’nde erken çocukluk döneminde öz düzenlemenin gelişimi ile ilgili araştırmalar yürüttü. 2014 yılında ise Kaliforniya-Berkeley Üniversitesi’nde konuk araştırmacı olarak bir yıl süre ile çalıştı. 2000 yılında Dünya Erken Çocukluk Eğitimi Organizasyonu’nun Milli Komitesi olan “Türkiye Okul Öncesi Eğitimini Geliştirme Derneği’nin” yönetim kuruluna seçildi. 2002 yılından 2016 yılına kadar dernek başkan yardımcılığını sürdürdü. 2017 yılında profesörlüğe atanan Tülin Güler Yıldız halen Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Temel Eğitim Bölümü Okul Öncesi Eğitimi Anabilim Dalı’nda öğretim üyesi olarak çalışıyor. Erken çocukluk eğitimi programları, sürdürülebilirlik için eğitim, öz düzenleme ve erken çocukluk döneminde bilim eğitimi alanlarında çalışmaları ve uluslararası projeleri devam ediyor.