Güncelleme Tarihi:
Okullarda tablet dağıtım törenine katılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, eğitimde yapılan düzenlemelerle ilgili bilgi verdi. Okullarda kaliteli eğitim sunmak için yapılan altyapı çalışmalarını anlatan Başbakan Erdoğan özetle şunları söyledi:
70 kişilik sınıflarda okuduk
Dünyada örneği olmayan son derece modern bir eğitim altyapısını Türkiye’de inşa ediyoruz. Sevgili çocuklar, sizler eski Türkiye’yi görmediniz. Şartlarını yaşamadınız, anne babalarınız gördü, yaşadı. Eski Türkiye’de şimdiki kadar çok okul yoktu. İnanın şu anda sizin kolaylıkla sahip olduğunuz silgi, kalemi elde etmek çok zordu. Bizim zamanımızda büyüklerin ne tür çileler çektiğini biliyoruz. Kitabımı alabilmek için kırtasiyeleri nasıl dolaştığımı, oralardan kitapları nasıl temin edemediğimi biliyorum. Teksir makineleri adeta okulun matbaası gibiydi. Abilerimiz, bize teksir notlarını bile satmazlardı. Hatıradır diye saklarlardı. Böyle geldik, onun için de çalakalem öğretmenler ders anlatırdı biz de notlarımızı alırdık. O dönemdeki büyükler bu imkanlarla bizi buluşturamadı.
Biz 70 kişilik sınıflarda okuduk. Ailesinden, okulundan iyi eğitim alan bir nesil varsa o ülkenin geleceği aydınlıktır. Ama bir ülkenin çocukları okula gidemiyor, gitse de iyi eğitim alamıyorsa o ülkenin geleceği karanlıktır. Biz kendi yaşadıklarımızdan ders çıkararak bütün kaynaklarımızda birinci sıraya eğitimi, ikinci sıraya sağlığı, üçüncü sıraya adaleti koyduk. Türkiye’nin çocukları her iyi şeye layıktır. Onun için bütçeden en büyük payı eğitime ayırdık. Her yıl bütçeden en fazla kaynağı artık eğitime ayırıyoruz. Sizlerin en iyi eğitim alabilmesi için kadroda en fazla eğitime ayırıyoruz. Derslik sayıları yetersiz kalıyor. 79 senede Cumhuriyet tarihinde inşa edilen derslikten fazlasını biz 11 senede inşa ettik.
Sınıflardaki mevcut sayısını azalttık. Hedef 30 öğrenci. Bununla ilgili çalışmalarımız sürüyor. Okullardaki ders kitabı sorununu hallettik. Siz okullar açıldığında sıralarınızda kitapları hazır buluyorsunuz. Bu bir lütuf değil, sadece devletin yavrularına karşı görevini yerine getirmesidir. Bu eskiden böyle değildi. Devlet öğrenciye kitap, defter vermezdi. Öğrenci günlerce kitap arardı. Bu, bundan sonraki süreçte de devam edecek. Artık özel okullarda da ders kitaplarını biz veriyoruz.
40 bin okula etkileşimli tahta
Eğitimde bir başka sorun vardı. Bazı aileler çocuklarını okula gönderme imkanına sahip değildi. Anne baba yoksul da olsa her çocuk mutlaka okula gidecek dedik. Yoksul ailelere destek veriyoruz. Her ay bu ailelere belli bir miktar katkıda bulunuyoruz. Bütün çocuklar iyi eğitim alsın diye zorunlu eğitim, 4+4+4 ile 12 yıla çıkarıldı. Meslek liselerinin önünü açtık. Sizler için yeni seçmeli dersler belirledik. 11 yıl önce okullarımızda 19 bin laboratuvar vardı şu anda 35 bin laboratuvar var. 15 bin kütüphane sayısı 22 bine çıktı. Eğitimin olmazsa olması öğretmenleri unutmadık, 11 yılda 427 bin öğretmen atadık.
Bir yandan eğitimin altyapısını değiştirirken, bir yandan da ileri teknolojiyi sınıflarımıza taşıdık. Okullarımıza 1 milyon bilgisayar dağıttık. Şu anda meslek hariç tüm liselerde özellikle etkileşimli tahta dediğimiz 85 bin tahta yerleştirdik. 40 bin okulumuza daha etkileşimli tahta kazandıracağız. 18 ay içinde 350 bin etkileşimli tahta sınıflarda olacak. Tahta ve tabletlerdeki kaynaklar hazırlanıyor.
Çocuklarımızı, gençlerimizi art niyetlilerden korumaya çalışıyoruz. Çocuğu olanlar bizi anlıyor ve destekliyordur. Biz gençlerimizi korumak için gereken her adımı atacağız. Özgürlükleri sınırlamadan, tehditlere boyun eğmeden düzenlemelerimizi yapacağız. Teknolojinin kölesi olan değil, hükmeden ve yön veren nesillere Türkiye’yi emanet edeceğiz.
54 bin adet ses kaydı hazırlandı. 10 milyon tablet bilgisayar için ihale süreci belli bir aşamaya geldi. Büyük firmalar yarışıyor. Ülkemizde ortak üretim yapılması da süreç içinde yer alıyor. Sevgili çocuklar ve gençler herşeyi sizin için yapıyoruz. Bizim yaşadığımız zorluğu sizin yaşamanızı istemiyoruz. Daha büyük Türkiye’yi size vermek için bunları yapıyoruz. Okul öncesi eğitime de daha fazla önem veriyoruz. Çünkü herşey orada başlıyor. İleride mühendis, avukat meslek sahibi en önemlisi de öğretmen olduğunuzda en iyi eğitim ve donanımla hayata atıldığınızda sizlerde ülkenize katkı yapacaksınız. Türkiye’yi atalarımızdan, dedelerimizden aziz şehitlerimizden miras aldık. Hayatını yurdu için feda eden şehitlere borcumuzu ödeyerek ülkenin çocuklarına en iyi eğitimi verme gayreti içindeyiz. Devletimize karşı, bağımsızlığımızı kazananlara karşı vefa borcumuz var. Sizin için yapılan bu fedakarlıklara enimim karşılık vereceksiniz.
Parkları, oyun alanlarını boş bırakmayın
Her zaman söylüyorum sizler kendinize inanacak, güveneceksiniz. Özgüvenli olacaksınız. Hiçbir medeniyet karşısında boynunuzu yere eğmeyecek, kendinizi ikinci sınıf hissetmeyeceksiniz. Hayatınız boyunca birbirinize hoşgörüyle davranmanızı sizlerden özellikle rica ediyorum. El ele, omuz omuza olacaksınız. Diri olacaksınız, kardeş olacasınız, hep birlikte Türkiye olacakısınız. 77 milyon bizler tek bir milletin mensuplarıyız, bu ülkeyi hep birlikte kurduk. Birbirimize hor gözle bakmadan, birbirimizi asla incitmeden geleceği de birlikte imar edeceğiz. Bizim tarihimizde, insanlığı doğuştan gelen özelliklerine göre ayırmak asla yoktur. Bu toprağın üzerinde yaşayan herkes birdir.
Size inanıyor, güveniyoruz. Bizleri hayal kırıklığına uğratmayacağınızı biliyoruz. Bugün 100 bin tablet bilgisayarı daha dağıtırken, şu önemli uyarıları da hatırlatmak istiyorum. Siz bilgisayara esir olmayın, bilgisayar sizin esiriniz olsun. Bilgisayar sizin eğitim için kullandığınız bir araç olarak kalsın. Şu anda gerek dünyada, gerek ülkemizde bilgisayarın esiri olan çok kötü tecrübeler yaşayan örnekler duyuyoruz. Kimi dolandırılıyor, kimi çirkin işlere itiliyor, kimi bilgisayar üzerinden sanal saldırıya uğruyor, bunlara karşı dikkatli olun. Bu tabletler, sizi kitap okumaktan, kağıttan kalemden ve silgiden asla uzak tutmasın. Hiç ihmal etmeyin. Bilgisayar sizi öğretmenlerinizden, arkadaşlarınızdan, ailenizden, hayattan koparmasın. Özellikle sokakları, parkları, oyun alanlarını boş bırakmayın. Ailelerimize , öğretmenlerimize bu noktada hassas olmalarını hatırlatmak istiyorum.
Tableti çocuğa teslim etmekle iş bitmiyor. Tablet anne ve babalara, öğretmenlerimize yüz yüze kalp kalbe eğitimi asla unutturmasın. Çünkü annenin evlada, evladın anneye olan sevgisi asla unutulmamalı. İnternet çağımıznı çok önemli imkanı olduğu kadar, kötü niyetlilerin elinde çağımızın en büyük tehlikesi haline gelebiliyor. 100 bin tablet bilgisayardan bahsediyoruz.