Güncelleme Tarihi:
BALZAC FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYIN
Balzac’ın gerçekçiliği (bazıları buna Balzac’ın "bayağılığı" demiştir) önce bir kanıdan oluşur: Gerçeklik yazıyla kavranabilir. Çünkü Balzac’a göre gerçekçi olmak, gerçekliği yeniden üretmek değildir. Hem hangi gerçeklik? Ilk iş, dünyanın değiştirildiğini, yeni özneler, yeni güçler olduğunu, tarihin, koşulları ve zihniyetleri altüst ettiğini, şehirlerin başkalaştığını, burjuvazinin soylulukla aynı değerlere sahip olmadığını anlamak, modern yaşamı, karanlık ve aydınlık yüzleriyle resmetmektir. Öyleyse dünyayı, yıkıcı şiddetine ve yaratıcı gücüne hiçbir şeyin erişemediği bir canavar, arzunun ve başarının eğretilemesi olan para yönettiğine göre, paradan söz etmek, modern dünyada başarılı olmak, gerçekten de "servet yapmak"tan başka bir şey midir?
Öyleyse betimlemek, anlam kazandırıcı ayrıntılara girmek; Balzac giysilerin gücünü, mobilyaların işlevini, nesnelerin rolünü bilir. Modern dünyanın meta fetişizmi dünyası olacağını öngörür. Var olmanın sahip olmakla ilişkili olduğunu bilir.
Ama her şeyden önce yorumlamak, anlamak, dolayısıyla da keşfetmek; doğanın doğrusuyla sanatınki aynı değildir. Gerçekçi olmak için, gerçeküstücü olmak gerekir; gerçekçi bir romancı olmak için destansı ve efsanevi olmak gerekir. Balzac "gerçekçiliği"nin en iyi aracı, üsluplaştıran, tipleştiren, telafi
SANAT
Balzac’ın bütün eserlerinin merkezinde, sanat ve sanatçıya ilişkin düşünceler bulunur. Son derece "romantik" bir kişi olan sanatçı, Balzac’ın kafasından hiç çıkmaz. Kendini mutlağın peşinde koşmaya adamış, doğanın, yaşamın, toplumun gizlerini çözen ikili bir bakışla donanmış, hiçlik içinde uyuşmuş biçimleri uyandırma yeteneğine sahip ve umutsuz, nihayet her şeyin gelip yansıdığı bir ayna olan arzu adamı.
Edebiyatın görevi doğayı düşünceyle yeniden üretmektir. Eyleme ve insana inanan yaratıcı, gözlemler, dile getirir, hatırlar ve icat eder. Balzac’ın romanı, gerçek olanın efsaneye ve simgeye dönüştüğü, o zamana kadar bilinmeyenin ortaya çıktığı, imge ve yoğunlaşmanın, "gerçekliğin" her tür anlamdan yoksun birer parçasından, tozundan ve kırıntısından başka bir şey olmayanı, görünür ve okunur kıldığı o simya ortamıdır. Balzac tam da Şehrazad’dır; onunla, modern dünyanın kaba gerçekleri, küçük burjuvazinin işleri, aşağılık ve kıyıcı spekülasyonlar, karanlığın ihtirasları, efsanenin kalıcı şiirselliğine kavuşur.
BAŞLICA YAPITLARI
Çözümleyici incelemeler
"Evliliğin Fizyolojisi" (La Physiologie du Mariage, 1829)
"Evlilik Yaşamının Küçük Sıkıntıları" (Petites Misres de la Vie Conjugale, 1845)
Felsefi incelemeler
Tılsımlı Deri (La Peau de Chagrin, 1830)
Bilinmeyen Şaheser (Le Chef-d’Ïuvre Inconnu, 1832)
Louis Lambert (1832)
Mutlak Peşinde (La Recherche de L’Absolu, 1834)
"Barışan Melmoth" (Melmoth RZconciliZ, 1835)
Töre incelemeleri
Özel yaşamdan sahneler
Tefeci Gobseck (Gobseck l’Usurier, 1830)
Otuz Yaşındaki Kadın (Femme de Trente Ans, 1831-1833)
Albay Chabert (Le Colonel Chabert, 1832)
Goriot Baba (Le Pre Goriot, 1834-1835)
"Beatrix" (1839-1844)
"Albert Savarus" (1842)
"Honorine" (1843)
Modeste Mignon (844)
Taşra yaşamından sahneler
Tours Papazı (Le CurZ de Tours, 1832)
EuqZnie Grandet (1833)
"Ünlü Gaudissart" (l’Illustre Gaudissart, 1833)
Vadideki Zambak (Le Lys dans la VallZe, 1835)
Antikalar Odası (Le Cabinet des Antiques, 1836-1838)
Sönmüş Hayaller (Les Illusions Perdues, 1835-1843)
Ursule Mirouet (1841)
Bulanık Suda Avlanan Kız (La Rabouilleuse, 1841-1843)
"Ilin Ilham Perisi" (La Muse du DZpartement, 1842)
"Sarrasine" (1831)
Onüçlerin Romanı (Ferragus, 1834)
Altın Gözlü Kız (La Fille aux Yeux d’or, 1834)
Langeais Düşesi (La Duchesse de Langeais, 1834-1835)
"Facino Cane" (1836)
CZsar Birotteau (1837)
Nucingen Bankası (La Maison Nucingen, 1838)
Kibar Fahişeler (Les Splendeurs et Misres des Courtisanes, 1838-1847)
"Bohem Hayatın Prensi"
(Un Prince de la Bohme)
"Çağdaş Tarihin Içyüzü" (L’Envers de l’Histoire Contemporaine, 1843)
Bette Abla (La Cousine Bette, 1846)
Cousin Pons (Le Cousin Pons, 1847)
Politik yaşamdan sahneler
Terör Devrinde (Un ƒpisode sous la Terreur, 1830)
"Z. Marcas" (1840)
Esrarlı Bir Vaka (Une TZnZbreuse Affaire, 1841)
"Arcis Milletvekil" (Le DZputZ d’Arcis, 1847)
Askeri yaşamdan sahneler
Şuanlar (Les Chouans, 1829)
"Çölde Bir Tutku" (Une Passion Dans le DZsert, 1830)
Kır yaşamından sahneler
Köy Hekimi (Le MZdecin de Campagne, 1832)
Köy Papazı (Le CurZ de Village, 1839)
Köylüler (Les Paysans, 1845)
Balzac’ın yüce kişiliği bütün XIX. yy’a damgasını vurmuştur. Gazeteci, başarısız bir iş adamı, 20 yılda yüze yakın roman yazan, sonunda kendisini kabul ettirdiği bir toplumun parlak ve önemli bir kişisi olan, ama sürekli borç içinde yaşayan Balzac, efsanesinin oluşmasına katkıda bulunduğu "yüzyılın çocuğu"yla birbirine karışır: Modern dünyanın çelişkileriyle yaralanmış bir hayalperest olan eylem ve arzu adamı.