Güncelleme Tarihi:
"TIMSS katılımcı ülke öğrencilerin fotoğrafını ortaya çıkartıyor. Son derece yararlı işlevsel bilgiler sunarak ülkelerin kendi eğitim sistemlerini daha iyi analiz etme imkânı sağlıyor” diyen Bakan Selçuk konuşmasını şöyle sürdürdü:
'TÜRKİYE EN YÜKSEK PERFORMANS GÖSTEREN ÜLKELER ARASINDA'
“Türkiye TIMSS 2019’da malumunuz olduğu üzere tüm alanlarda puanını arttırdı ve ülke sırlamasını yükseltti. Yapılan analizlerde gösteriyor ki bu bağlamda Türkiye’nin yüksek etkili ve beklenenin üzerinde bir performans gösterdiği açık. Türkiye dünyada en yüksek performans gösteren ülkeler arsında yer alıyor denebilir.”
TIMSS SONUÇLARINDA OKULLARIN AKADEMİK BAŞARISI VE DİSİPLİN ETKİSİ
Yapılan analizlerde evde bulunan eğitim kaynaklarının özellikle matematik performanslarını artırdığı yani sosyoekonomik düzeyin son derece önemi olduğunu gösteriyor. Başarıyı etkileyen ilk konu okul iklimiyle ilgili değişkenlerden oluşuyor. Görüyoruz ki okulun akademik başarıya verdiği önem arttıkça o okulun öğrencilerin matematik ve fen bilimlerindeki başarısı artıyor. Akademik başarıyı yüksek düzeyde önemsemeyen okullarla diğer okullar arasında yaklaşık 60 puan fark var. Buna karşın öğrencilerin okula olan aidiyet duygusunun da ciddi bir farklılık oluşturmadığını da görüyoruz. Okul disiplini geçmiş uygulamalarda olduğu gibi TIMSS 2019 fark yaratan bir değişken. Disiplin sorunu yaşamayan okullarla disiplin sorunu yaşayan okullar arasında fen bilimlerinde de 30 puan, matematikte 40 puan yakın fark var.
ÖĞRETMEN KALİTESİ DE SONUÇLARI ETKİLEDİ
Öğretmen ve sınıf ortamıyla ilgili değişkenlere baktığımızda mesleki deneyimleri ve iş memnuniyeti fazla olan öğretmenlerin öğrencilerinin başarı oranı daha yüksek. Ayrıca öğrencilerin derse devamsızlıklarının başarının düşmesinde etkili olduğunu görüyoruz.
DENEY FEN BİLİMLERİNDE BAŞARIYI DÜŞÜRDÜ
Fen derslerinde deney yapma sıklığıyla ilgili ilginç bir bulgu söz konusu. Deney yapma sıklığının fen bilimleri dersinde başarıyı düşürdüğünü görüyoruz. Şöyle ki haftada en az bir deney yaparız diyen öğrencilerin ortalaması 475 iken ayda 1 veya 2 deney yaparız diyenlerin ortalaması 523, yılda birkaç deney yaparız diyenlerin ortalaması 541.
HEDEF İLK 10 ÜLKE ARASINDA OLMAK
Türkiye TIMSS uygulamalarında sabit başarı ölçüsü olarak kabul edilen ölçek orta noktasının yani 500 puanın her iki alanda da ilk kez üzerine çıktı. Ayrıca performans iyileşmesi Türkiye’nin tüm bölgelerine yayıldı. Bu bizim olmak istediğimiz yer mi? Tabii ki değil. Bizim daha büyük hedeflerimiz var. Hem PISA da hem TIMSS’te yakaladığımız bu yükselişi sonuçlardan elde ettiğimiz verilerden faydalanarak yeni politikalara dönüştürüp, yeni uygulamalara dönüştürüp gereken tedbirlerimi alacağız ve hedefimiz daha yüksek bir hale dönüştüreceğiz. Hedeflerimiz var, hayallerimiz var. İlk 10 ülke arasında olmak için gereken her türlü çalışmayı yapmaya devam edeceğiz. Türkiye bunu yapabilecek kabiliyet ve yeterliliğe sahiptir.
BU ARAŞTIRMALARI CİDDİYE ALIYORUZ
Uluslararası ve ulusal verilerde yükselişe geçmek elbette bilimsel yöntemler kullanıldığında çok güç değil. Sadece bunun için çalışmak ve gereken politikaları ısrarla uygulamak gerekiyor. Bu açıdan da umudumuzun arttığını söyleyebilirim. Biz bu sınavları, araştırmaları çok ciddiye alıyoruz. Türk eğitim sisteminin politikalarını belirlerken de buralardan elde ettiğimiz verileri sıklıkla uyguluyoruz.
Eğitimde büyük bir başarı hikayesinin rahatlıkla ulaşılabileceğini düşünüyorum.
OKULÖNCESİ EĞİTİM ZORUNLULUĞU KAÇINILMAZ
Okulöncesi eğitim alma süresinin artması okulöncesi eğitimin zorunlu olması okulöncesi eğitimde çocuklarımızın daha fazla bulunması uluslararası literatür açısından ve ortaya konulan veriler açısından kaçınılmaz görünüyor. Çocuklarımızın erişiminin artması noktasında biz uzaktan eğitim döneminde de okulöncesi eğitimin ihmal edilmemesi, onlar için özel kuşaklar hazırlanması, okulöncesi eğitimde velilerimize yönelik öğretmenlerimize yönelik eğitim çalışmaları yapılmasını büyük bir titizlikle sürdürdük ve devam ediyoruz.
HASTEDT: ERKEKLER KIZLARA GÖRE DAHA İYİ
Uluslararası Eğitim Başarılarını Değerlendirme Kuruluşu İcra Direktörü (IEA) İcra Direktörü Dirk Hastedt ise "Türkiye'den öğrencileri, matematik ve fen alanında elde ettiği mükemmel sonuçlar için tebrik ediyoruz. Türkiye bu sonuçlarla, üst orta konuma yerleşti" dedi.
Hastedt, araştırma sonuçlarında kız ve erkek çocukları arasındaki başarı farklılıklarının her zaman dikkat çekici sonuçlar doğurduğunu söyledi. TIMSS'de genel olarak 4'üncü sınıf matematiğinde ülkelerin neredeyse yarısında erkek çocukların kızlardan daha iyi puan elde ettiğini aktaran Hastedt, şöyle konuştu:
"Dünya genelinde 2015 ve 2019'da erkek çocukların lehine büyük bir farklılaşma olduğunu görüyoruz. Sadece 4 ülkede, matematik alanında kız çocukları erkek çocuklarından daha iyi puan aldı. O nedenle dünya genelinde uluslararası sonuçlara baktığımızda özellikle 4. sınıf matematiğinde toplumsal cinsiyet eşitliği kavramının gerilediğini görüyoruz. Türkiye'deki sonuçlara bakıldığında ise matematik ve fen alanında kız çocukların erkeklerden daha iyi puan alırken artık erkeklerin kız çocuklarını yakaladıklarını gördük. Son araştırmaya bakıldığında, Türkiye'de erkek ve kız çocukların hem matematik hem fen alanında benzer sonuçlar elde ettiğini görüyoruz ve bu kapsamda erkek ve kız çocukları arasındaki fark istatiksel olarak anlamsız."
ÖĞRETMENLERİN MESLEKİ GELİŞİME OLAN İHTİYACI ORTAYA ÇIKTI
TIMSS 2019 sonuçlarına göre, Türkiye'den iyi orandaki öğrencinin ileri düzey eşiği geçtiğini aktaran Hastedt, ancak nispi olarak yüksek orandaki öğrencinin minimum eşiği aşamadığını belirtti. Hastedt, araştırma sonuçlarının dünya genelinde öğretmenlerin dijital yeterliliklerinin arttırılması için mesleki gelişim alanına olan ihtiyacı ortaya çıkardığını sözlerine ekledi.