Güncelleme Tarihi:
Okul yöneticilerinin ‘idare’ değil ‘yönetişim’ yapması gerektiğine dikkat çeken Bakan Selçuk, lider algısının önemine işaret etti. “Okul liderliğine, okulun orkestra şefi diye bakıyoruz” diyen Milli Eğitim Bakanı, sözlerine şöyle devam etti:
“Dünya çapında isim yapmış orkestra şeflerininin ortak özelliği ‘kontrol’ kelimesinde yatıyor. Çok büyük ustalar orkestrayı yönetirken elinde batonu bile tutmaz, yani kontrol etmezler. Eğer biz okulu yaşayan bir yere dönüştürürsek ve çocukları sanki bir pazarın ortasındaymış, lunaparktaymış, sokakta oynuyormuş, arkadaşlarıyla bir kar öbeğinin üstünde kayıyormuş gibi hissettirirsek, okul canlanır.
nesilleri kaybediyoruz
Okul denildiğinde ilk dersler akla geliyor ancak, okulun bir hayat sahnesi olarak görülmesi gerekiyor. Ders dışındaki saatler hayati önem taşıyor. Bir ortaöğretim kademesindeki okulda seçmeli derslerle beraber yaklaşık 15 ders var. Bu durumda yapılan: Bir çocuk nasıl felç edilir, hobilerinden nasıl uzaklaştırılır? Bir çocuk nasıl sosyalleştirilmez? Bunları düşündüğümüzde biz neye izin veriyoruz? Yüzeysel olarak daha çok ders olmasına izin veriyoruz. Bunun önüne geçmeliyiz. Gerçekten nesilleri kaybediyoruz. Bizim bu anlamda sınıfın içinde ne yapıldığına olan dikkatimizi azaltmamızda yarar var. Çocuğun sınıfın dışında ne yaptığına daha çok odaklanmak zorundayız. Öğretmenin de sınıfın dışında daha çok ne yaptığına odaklanmalıyız.”