Güncelleme Tarihi:
“81 ilden gelen görüşler ve sizlerin ileteceği değerli katkılarla bizim eğitimde fırsat eşitliğini arttırmak, bu bağlamda okul öncesi eğitime erişimi arttırmak, okullar arası imkan farklılıklarını azaltmak ve mesleki eğitimi güçlendirmek ve en önemlisi öğretmenlerimizin mesleki gelişimini güçlendirmekle ilgili bizim çizmiş olduğumuz yol haritasını çok daha renkli, çok daha anlamlı bir hale getirerek hepimizin katkı sunmuş olduğu eğitim politikalarını uygulama imkanı olacak. Ben bu nedenle Şura'nın gerçekten geniş katılımlı bir şekilde organize edilmesine çok büyük önem vakfediyorum.
33 BİN GÖRÜŞ ALINDI
Kamuoyunda bazı eleştiriler oldu. ‘Çok hızlı şekilde Şura düzenlendi, değerlendirmelerle ilgili geniş bir vakit olmadı’ şeklinde. Geçtiğimiz şuralarda izlenen prosedürlerin tamamı bu şurada da işlendi. Elektronik ortamda görüşler alındı, 33 bine yakın görüş geldi, onlar değerlendirildi. 26 farklı bölümde tüm il ve ilçelerin katılımlarıyla değerlendirmeler alındı. En son sizlere dağıtılan noktalarda bir uzlaşı sağlandı. İnşallah bu iki gün içerisinde de hızlı bir şekilde değerlendirmeleri yapılarak bizim yol haritamız ortaya çıkmış olacak. Onun için bu nedenle sizin burada kısa da olsa bir günlük de olsa harcayacağımız mesai, dikkatiniz, odağınız gerçekten çok önemli
GÜÇLÜ TÜRKİYE İÇİN GÜÇLÜ EĞİTİM
21’nci yüzyılda Türkiye'nin güçlü bölgesinde lider, iddia sahibi olabilmesi için eğitim sisteminin çok güçlü olması gerekiyor. Başka seçeneğimiz yok. Son 20 yılda eğitim sisteminde gerçekten çok büyük yatırımlar yapıldı. Okul öncesinden ilkokula, ortaöğretimden yüksek öğretime kadar gerçekten devasa bir kitleselleşme evresi yaşandı. Bugün külliyedeki açılışta da bahsettiğim gibi ortaöğretimdeki okullaşma oranlarımız son 20 yıl içerisinde yüzde 44’ten yüzde 88’e çıktı. Yükseköğretimdeki okullaşma oranımız yüzde 4’lerden net okullaşma oranı yüzde 44’lere çıktı. Bu yapılan devasa yatırımlar Türkiye'nin en ücra köşelerine kadar ulaştı. Eğitimin ana odak noktasını sayıcılık ve kitleselleşme oluşturdu. Burada da amacımız el ele vermek, hep birlikte kafa yormak, istişare etmek, gelen görüşleri herhangi bir noktaya çekmeden, tarafsız bir şekilde değerlendirerek 21’inci yüzyılın eğitim sisteminin genel çerçevesinde oluşturmak.
RAPORLAR ÜÇ AYDA BİR AÇIKLANACAK
Burada şunu açık bir şekilde ifade etmek isterim. Milli Eğitim Bakanlığı olarak 20’nci Milli Eğitim Şurası’nın ‘İzleme Değerlendirme Raporları’nı her üç ayda bir yayınlayacağız. Dolayısıyla şurada alınan kararlar, oy birliğiyle alınan kararlar, oy çokluğuyla alınan kararlar da Milli Eğitim Bakanlığı’nın ne kadar mesafe aldığını hem siz değerli Şura üyelerimizle hem de tüm Türkiye kamuoyuyla paylaşacağız. Bizim niyetimiz gerçekten eğitim sistemimizin kalitesini arttırmak. Onun için burada Milli Eğitim Bakanı olarak da söz veriyorum burada alınan kararların hepsinin izleme ve değerlendirme raporlarını hepinizle paylaşacağız.”
‘ŞURALARIN ŞURASI’ TEKLİFİ
Divan Toplantısı’nda söz alan Eski Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı da “Şura’nın teması olarak seçilen konuların bugün üzerinde tekrar düşünmemiz gereken ana meselelerimizi kapsadığını görmekten memnunum. Bir önerim olacak. Bundan sonraki Şura için 100’üncü yılımızda bir de ‘Şuraların Şurası’ yapalım” dedi.
20’nci Milli Eğitim Şurası’nın Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi’ndeki açılış töreninin ardından Divan Toplantısı’na başkanlık eden Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer başta olmak üzere ilgili bakanlıklardan temsilciler, Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı ve üyeleri, Milli Eğitim Bakan Yardımcıları ve Bakanlık Merkez Teşkilatı Birim Amirleri, Kamu Kurum ve Kuruluşları, yerel yönetimler, üniversiteler ile yurt içi ve yurt dışından meslek odaları, sivil toplum kuruluşları ve tabii üyeler katıldı.