Güncelleme Tarihi:
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, başta Birleşik Haziran Hareketi olmak üzere Alevi derneklerinin çağrısıyla 13 Şubat Cuma günü, ‘laik ve bilimsel eğitim’ başlığında yapılan okul boykotuyla ilgili açıklama yaptı. İstanbul Üsküdar’daki Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlenen ‘Üsküdar 1. Kitap Fuarı Açılış Töreni’ne katılan Avcı, okul boykotuna Tunceli ve Diyarbakır gibi 1-2 ilde dikkate değer katılım olduğunu söyledi. Bunun da ‘laik ve bilimsel eğitim’ olmadığı için değil, başka nedenleri olduğunu savunan Avcı, şu açıklamalarda bulundu:
1-2 ilde katılım oldu
İki yıldır Milli Eğitim Bakanlığı yapan ve 13 yıldır Milli Eğitim Bakanlığı’nın sorumluluğunu üstlenen bir kadronun da üyesi olarak okullarımızda laik ve bilimsel eğitim olmadığı iddiasanı kabullenmemiz mümkün değil. Zaten vatandaşlarımız da, velilerimiz de bu iddiayı paylaşmıyor olacaklar ki bu boykot girişimine gereken cevabı çocuklarını okullarımıza göndererek verdiler. 1-2 ilde zannediyorum dikkate alınabilir bir katılım oldu. Tunceli ve Diyarbakır’da ama orada da, laik ve bilimsel eğitim olmadığı için değil, başka nedenleri de işin içine katarak böyle bir oganizasyon yapıldığı anlaşılıyor.
Çocuklarımızı bu işe karıştırmasınlar
Tabii her şeyden önce çocuklarımızın ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerimizin, gerekçesi ne olursa olsun, haklı veya haksız gerekçelerle, haklı veya haksız iddialarla, siyasetin nesnesi haline getirilmesini doğru bulmuyorum. Çocuklarımızın bu işlere karıştırılmaması gerektiğini düşünüyorum. Bütün öğretmen sendikalarımıza da bunu defalarca hatırlattım. Sendikal faaliyetlerini yürütmeleri en doğal haklarıdır ama ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerimizi çok haklı gerekçelerle düzenledikleri sendikal faaliyetlere dahi karıştırmamalarını, onların güvenliğini tehlikeye atacak eylemlerden ve söylemlerden kaçınmaları gerektiğini söyledim. Bir kere daha söylüyorum.
Öğretmenlere nöbet ücreti için çalışmalar yapıyoruz
Bu son dönemde hemen hemen bütün sendikaların dile getirdikleri nöbet konusuyla ilgili bir çalışma yapıyoruz. Öğretmenlerimizin tuttuğu nöbetin karşılığını bir şekilde almaları konusunda bizim çalışmalarımız var. Bu taleplere duyarlıyız. Ama onun dışında ayrıntılarını Maliye Bakanlığı ile görüşüyoruz. Ayrıca Türkiye’nin hangi yöresinde, hangi koşullarda, ne tür imkanlar sağlanabilir ona bakıyoruz. Taleplere duyarlıyız ama henüz ayrıntılı bir cevap verebilecek durumda değiliz.
Özgecan Aslan açıklaması
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Tarsus’ta cesedi bulunan üniversiteli genç kız Özgecan Aslan ile ilgili de, “Her ölüm acıdır, genç ölümler daha da acıdır. Kadınlarımıza, gençlerimize, çocuklarımıza yönelik şiddetin kaynağında eğitimsizliğin de yattığı söylenebilir ama pek çok başka nedenler de var. Biz zaten eğitim müfredatımızda yaptığımız düzenlemelerle, özellikle şiddet ve cinsiyet eşitsizliği konusunda, demokratik eğitim, farklı görüş, davranış, inanış ve tutumlara yaklaşımlarda hoşgörü konusunda yapmamız gerekenleri yapıyoruz. Daha da yapmamız gerekenler var. Ama ne kadar tedbir alırsanız alın, zaman zaman bu tür olaylarla karşılaşıyoruz” dedi.
Bejan Matur’dan özür diledi
Bejan Matur’un öğrencilere dağıtılan ‘Dağın Arkasına Bakmak’ kitabının kapağına bakılarak toplatılmasından dolayı özür dileyen Bakan Avcı şöyle konuştu:
“Bir okulumuzda öğrencilere ‘Dağın Arkasına Bakmak’ kitabını öğretmenlerimiz tavsiye etmiş. Sadece kitabın kapağına bakarak sakıncalı bir kitap olduğu izlenimine kapılmışlar ve öğrencilere verdikleri kitapları toplamışlar. Bu doğru bir davranış değil. O zaman ben kendisiyle konuştuğumda da bu düşüncelerimi ilettim. Ama kitap fuarı vesilesiyle bir kere daha, Milli Eğitim Bakanlığı’nda ki bu uygulama nedeniyle özür diliyoruz. Yanlışlık yapılmış yanlışlığı düzeltiyoruz.”