Güncelleme Tarihi:
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, uluslararası PISA raporunda Türkiye’nin OECD ortalamasının altında olmasını değerlendirdi. Bakan Avcı, çalışmaya yönelik “Yeteri kadar yükselmiş değiliz ama 2006'dan bu yana üç alanda ciddi bir yükseliş eğilimine girdiğimiz görünüyor. Fakat bu bir avuntu olmamalı, başka gerekleri var. Onları da yerine getirmeye çalışıyoruz” açıklamasında bulundu.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı'nın (PISA) araştırma sonuçlarına yönelik "Henüz yeteri kadar yükselmiş değiliz ama apaçık görünen 2006'dan bu yana üç alanda da ciddi bir yükseliş eğilimine girdiğimiz. Ama bu bir avuntu olmamalı. Bunun başka gerekleri var. Onları da şüphesiz yerine getirmek için çalışıyoruz” dedi.
OECD'nin “PISA 2012 Öğrenci Performansı Raporu”, Milli Eğitim Bakanı Avcı başkanlığında, Bakanlık bürokratlarının da katıldığı toplantıda değerlendirildi.
Toplantının ardından Bakan Avcı, bu toplantının bir öncesi olduğunu belirtti. Avcı, Ekim ayının ilk haftasında İstanbul'da OECD Eğitim Bakanları Toplantısı yapıldığını anımsattı. O dönem henüz PISA sonuçlarının açıklanmadığını belirten Avcı, şöyle konuştu:
"OECD Genel Sekreteri, basın toplantısında arkadaşlarımızın sorusu üzerine, 'Şimdi sonuçları açıklayamam ama şimdiden şunu söyleyebilirim, Türkiye bu PISA sonuçlarının yükselen yıldızı' demişti. Bunu neye dayanarak söylediğini resmi sonuçlar açıklandıktan sonra görüyoruz. Biz, OECD ortalamalarının altındayız, daha yapacak çok işimiz var.”
PISA 2012 uygulamasına 65 ülkenin katıldığını, okuma, fen ve matematik alanlarında performansların değerlendirildiğini anlatan Avcı, Türkiye'nin bu performans sıralamalarında 40'lı sıralarda yer aldığını hatırlattı. Avcı, şöyle devam etti:
"Fakat burada önemli olan ve Genel Sekreter'in bir başarı olarak önceden haber verdiği konu, Türkiye'nin bu alanlardaki yükseliş hızı. Evet, henüz yeteri kadar yükselmiş değiliz ama apaçık görünen 2006'dan bu yana bu üç alanda da ciddi bir yükseliş eğilimine girdiğimiz. Ama bu bir avuntu olmamalı. Bunun başka gerekleri var. Onları da şüphesiz yerine getirmek için çalışıyoruz. Sabahtan beri arkadaşlarımızla bunu sadece genel bir değerlendirme olarak değil aynı zamanda eksikliklerimizi de gördüğümüz özeleştiri fırsatı olarak görüyoruz. Öyle de görmemiz lazım. Kendimize okullarımıza, öğretmenlerimize haksızlık etmeyelim. Ben bütün öğretmenlerimize 2006 yılından bu yana gösterdikleri bu yükseliş trendi için çok teşekkür ediyorum. İyi gidiyoruz. Daha da hızlanmamız lazım. Özellikle sevindirici olan, dilimlere baktığımız zaman, bu yükseliş trendi yani çocuklarımızın başarı grafiğindeki yükseliş üst gruplarda daha az. Orada daha az hızla yükseliyoruz ama alt gruplarda, dezavantajlı gruplarda, sosyo ekonomik bakımdan daha dar gelirli kesimlere yönelik eğitim programlarında ve çocuklarımızda daha hızlı bir yükseliş görülüyor. En dezavantajlı gruplarla avantajlı gruplar arasındaki farkı OECD ölçülerine göre en hızlı kapatan ülke biziz. Bu çok önemli bir başarı."
2006'da programlar revize edilmeye başlandı
Araştırmada daha iyi bir göstergenin olduğuna da değinen Bakan Avcı, bunun da kız çocuklarının başarısındaki hız artışı olduğunu bildirdi. Avcı, "Hem eğitimde yer alma oranları itibarıyla hem de başarıları itibarıyla kız çocuklarımızın başarılarında geçmişe göre çok önemli bir yükseliş trendi görülüyor. Bunlar sevindirici” dedi.
Dezavantajlı çocuklarla avantajlı çocuklar arasındaki açığın en kısa sürede kapatılması gerektiğini anlatan yapan Avcı, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bunda çok önemli etkenlerden birisi, okullar arasındaki nitelik farkı, okul türlerindeki fark. Onu da düzenliyoruz zaten. 2006 yılından itibaren çok ciddi bir yükseliş görülüyor. Niye 2006 yılından itibaren? Çünkü 2006'da biz eğitim programlarımızı ciddi manada revize etmeye başlamıştık. Revizyon çalışmaları bugün de daha da hızlanmış olarak sürüyor. İnşallah önümüzdeki PISA açıklamalarında, 2015 yılında çok daha iyi göstergelerle karşılaşacağımızı ümit ediyorum. Öğretmenlerimize, çocuklarımıza güveniyorum. Bu göstergeler, bizim için hem bir uyarı, olumsuz özelliklerimiz itibarıyla bir uyarı hem de olumlu özelliklerimiz itibarıyla da bir teşvik yerine geçiyor."